Fuhuşa çete soruşturması

Güncelleme Tarihi:

Fuhuşa çete soruşturması
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 12, 2001 11:22

Emniyet Genel Müdürlüğü İl Emniyet Müdürlüklükleri'ne bir genelge göndererek fuhuş olaylarının çıkar amaçlı suç örgütleriyle mücadeleyi öngören 4422 ve cürüm işleme amacıyla teşekkül oluşturanları kapsayan TCK'nın 313. maddesi gereğince soruşturulmasını istedi.

Haberin Devamı

Fuhuş sektöründe organize suç gruplarının yeraldığını, bu grupların cürüm işlemek amacıyla teşekkül oluşturduğuna dikkat çeken Emniyet Genel Müdürlüğü, fuhuşa aracılık ve teşvik edenleri tespit ederek Devlet Güvenlik Mahkemelerine sevk edecek. Polis bu gibi kişilerin telefonlarını dinleyebilecek, yurt dışına çıkışlarına tahdit koyabilecek ve bu olayların aydınlatılmasını sağlayan tanıklar ve görevliler korumaya alınabilecek.

Emniyet Genel Müdür Yardımcılığı'na atanan Emin Arslan, Genel Müdür adına il emniyet müdürlüklerine bir genelge gönderdi. Genelgede, kanunların fuhuş yapanları değil, fuhuşa teşvik, aracılık, tahrik ve ticaretini yapanları cezalandırdığı hatırlatıldı.

GİZLİ FUHUŞ ARTTI

Fuhuş yapanlara ise sadece idari tedbir uygulandığı belirtilen genelgede, 2000 yılında hayat kadını sayısının 2 bin 252 iken, 2001 yılında bu sayının 2 bin 170'e düştüğü hatırlatılarak ''gizli fuhuş''un arttığı vurgulandı. Geçen yıl 2 bin 59, bu yılın ilk 5 ayında bin 280 gizli fuhuş olayının meydana geldiği, 17 ayda 10 bin 369 hayat kadınına işlem yapıldığı belirtilerek, aynı artışın adli suç teşkil eden fuhşa teşfik ve aracılık, kadın ticaretine de yansıdığı kaydedildi. Geçen yıl fuhuşa teşvik eden bin 834, bu yılın ilk 6 ayında ise bin 370 kişi hakkında fuhuşa teşvik iddiasıyla haklarında soruşturma yapıldığı ifade edildi.

Yasadışı faaliyetlerin görüldüğü her alanda çıkar amaçlı suç örgütlerinin faaliyet gösterdiği kaydedilen genelgede, ''Organize suç örgütlerinin kuruluşlarındaki temel ilke kolay kazanç elde etmektir. Buna uygun olarak da organize suç örgütlerinin kazancın çok yüksek olduğu bu alanda faaliyet göstermemesi düşünülemez'' denildi.

İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nün yaptığı bir operasyonda genelevde çalışan kadınların nasıl kullanıldığı ve sömürüldüğünün ortaya çıktığını, fuhuştan geçimini sağlayan genel kadınların zor ve baskıyla çalıştırıldığı, zorla senet imzalatıldığı, borçlandırıldığı ve tüm bunlarla haksız kazançlar elde edildiği hatırlatılan Emniyet Genel Müdürlüğü'nün genelgesinde, ''Devletin izni ve kontrolü altında fuhuş yapılan bir genelevde ortaya çıkan bu durumun, gizli fuhuş yapıldığı ortamlarda daha etkili olduğu değerlendirilmektedir'' ifadelerine yer verildi. 

Asayiş Daire Başkanlığı'nın ABD'li uzmanlarla geçen Nisan'da yapılan toplantıda, ABD'li uzmanların Türkiye'de fahişenin ''varış merkezi olmaktan çıktığı, batı ülkelerine geçiş noktası olarak'' kullanıldığı'' şeklinde değerlendirdikleri ifade edilen genelgede, ABD'lilerin fuhuş olaylarını narko-terörizmde olduğu gibi diğer olaylarla birlikte düşünülmesi için tavsiyelerde bulundukları bildirildi.

Romanya İçişleri Bakanlığı'ndan gelen bir yazıda, Romenlerin iş bulma vaadiyle fuhuş maksatlı insan ticaretinde kullanıldığı tespit edildiğini, ayrıca Dışişleri Bakanlığı'nın Emniyet Genel Müdürlüğü'ne gönderdiği bir başka yazıda da Belarus vatandaşlarına baskı ve zorla fuhuş yaptırıldığının iletildiği kaydedilerek, bazı ihbar başvurularıyla organize suç örgütlerinin fuhuşla beraber başka alanlarda faaliyet gösterdiğinin emniyet ve jandarmanın çalışmaları sonucu ortaya çıkarıldığı kaydedildi.

DİNLEME, İZLEME VE KAYIT YAPILABİLECEK

Emniyet Genel Müdürlüğü'nün genelgesinde 4422 Sayılı Çıkar Amaçlı Suç Örgütleriyle Mücadele Kanunu'nun 1. maddesinin Suç örgütünü ''kendilerine veya başkalarına haksız çıkar sağlamak... kişileri kendilerine tabi kılmaya zorlamak veya mensupları arasında her ne suretle olursa olsun açık veya gizli işbirliği yapmak suretiyle yıldırma veya korkutma veya sindirme gücünü kullanarak suç işlemek'' ifadelerinin kullanıldığı hatırltılarak, bu suçların takibinde iletişimin dinlenmesi, gizli izleme ve kayıt, verilerin incelenmesi vegizli görevli kullanılabileceği belirtildi.

Bu kişiler hakkında yurt dışına çıkış yasağı, tanıklarının ve görevlilerin korunması uygulamasının yerine getirilebileceği belirtilerek organize fuhuş olaylarına karışanların Devlet Güvenlik Mahkemelerine sevk edilebileceği ifade edildi.

Türk Ceza Kanunu'nun 313. maddesine göre, ''Her ne suretle olursa olsun cürüm işlemek için teşekkül oluşturanlara veya bu teşekküllere katılanlara...'' verilecek cezaların düzenlendiği vurgulanılarak, fuhuşa aracılık eden, teşvik, tahrik ve kadın ticareti yapanların fiillerinin cürüm niteliğinde olması nedeniyle TCK'nın 313. maddesine göre de işlem yapılabileceği bildirildi.

Genelgenin son bölümünde, polisin gizli fuhuş olaylarını 4422 Sayılı Kanun ve TCK'nın 313. maddesini göz önünde bulundurularak soruşturma yapması istendi.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!