Flash’a baskın planlı

Refahyol döneminde Flash TV'ye yapılan saldırı ve kapatma olaylarıyla ilgili iddiaları araştırmak amacıyla kurulan Meclis Araştırma Komisyonu'nun raporu, TBMM Genel Kurulu'nda bugün görüşülüyor. 1 Mayıs 1997 tarihinde Flash TV'de yayınlanan 23. saat programına telefonla katılan Interpol'ün kırmızı bülteniyle aranan ülkücü baba Alaattin Çakıcı'nın, ‘Adil Öngen adlı şahsın Türk Ticaret Bankası’nın satılması ile ilgili Özer Çiller'e verilmek üzere, 20 milyon dolar rüşvet istediği' iddiasına yer verilen komisyon raporunda, Türk Ticaret Bankası'nın ekonomik kriz içinde bulunduğunun anlaşıldığı, bu nedenle satışı gündeme gelebilecekken, olasıldır ki, Alaattin Çakıcı'nın bu açıklamaları sonucu satıştan vazgeçildiği bildirildi. Raporda, Flash TV'nin İstanbul stüdyolarına yapılan baskının, yakalanan şahısların dediği gibi kendiliğinden gelişen bir olay olduğunun akla mantığa pek uygun gelmediği belirtilerek, şöyle denildi: ‘‘Saldırının planlı olduğu daha akla yatkındır. Çünkü aynı anda 60-70 kişinin İstanbul'un çeşitli semtlerinden gelerek, kendiliğinden plansız bir şekilde davrandıklarını varsaymak mümkün değildir. Ancak, olayın üzerine yeterince gidilmediği ve olayın sansasyonel bir nitelik kazanması üzerine olaya karıştığı iddia edilen bir kaç kişinin adliyeye teslim edilmesi ile yetinildiği ve olayın örtbas edilmesinde ipuçlarını yeterince değerlendirmeyen güvenlik güçlerinin bu olayda ihmali olduğu anlaşılmaktadır.’’ Raporda ayrıca, Telsiz Genel Müdürlüğü ile Türk Telekom'un, Flash TV'nin yayınını kesmelerinin de yasadışı olduğu vurgulanarak, ‘‘Telsiz Genel Müdürlüğü'nün yetkisi olmadığı halde apar topar cihazları mühürletip, yayını durdurması kötü niyetin bir ifadesidir. Diğer taraftan aynı durumda bulunan başka yayın kuruluşları ile ilgili olarak bugüne kadar hiç bir işlem yapılmaması, Flash TV'ye uygulanmasının, baskınla ve baskına konu yayınla ilgili olduğu kuşkularını daha da artırmaktadır’’ denildi. Gerek Telsiz Genel Müdürlüğü, gerekse Türk Telekom Genel Müdürü'nün, yaptıkları işlemleri uygulamadan önce dönemin DYP'li Ulaştırma Bakanı Ömer Barutçu'ya bilgi verdikleri kaydedilen raporda, ‘‘Bu da Bakan'ın olayların içinde başından beri olduğu kuşkularını artırmaktadır’’ ifadesi yeraldı. Rapora, FP ve DYP'liler muhalefet şerhi koydular.