Eşber'i affederim

Güncelleme Tarihi:

Eşberi affederim
Oluşturulma Tarihi: Ekim 23, 1997 00:00

Haberin Devamı

Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, ''düşünce suçlusu'' Eşber Yağmurdereli'yi affetmeye hazır. Cumhurbaşkanı ile Denizli'ye gitmek üzere helikopterle Etimesgut'a uçarken, Köşk'ün üzerinde iki tur atıyoruz:

''Muhafız Alayı'nın bu modern yapısının bir bölümünü yarın (bugün) açacağım. Törene davetlisin.'' Helikopterin önünde sadece ikimiz varız. Demirel, devam ediyor:

İŞLEYEN DEMOKRASİ

''Yağmurdereli'nin durumuna tepki içerde de var, dışarda da. Önüme tekamül etmiş bir af dosyası gelirse derhal imzalarım. Yani doktordan rapor alacak, Adli Tıp onay verecek ve imza yetkisi bana gelecek. Onu yaparım. Hep söylüyorum. Birtakım insanları hapishanelerde tutmaktan bu devlet zevk almıyor ki. Bu işlerden çok sıkılıyorum. Bunları aşmak zorundayız. Bunalımları da aşmak zorundayız. Büyük devletlerde bunalım yerine çare aranır.''

Cumhurbaşkanı, istikrar arıyor:

''Rejimin düzgün hale gelmesini savunmak sadece bana yetmez. Demokrasiyi intihar etmiş hale getirmeyeceksiniz. İşleyen bir demokrasi lazım.''

Demirel'e, ''Herhalde bir tedirginliğiniz var'' diye soruyorum.

''Tedirginlik değil. Toplumlar yaşayan varlıklardır. Bozulunca düzeltmek lazım. Üstelik toplumlar müsbeti arar ve menfiye talip değildir. Sen birşey söyledin, demek ki şunu istiyorsun. Bu gözle bakılırsa işin içinden çıkılmaz. Ben 'Düşünün, çare bulun' diyorum. Adam 'Senin çıkarın ne?' diye soruyor. 2000 Yılı'na Türkiye rejim tartışmasını bitirerek, demokratik rejimle ilgili endişelerden arınarak girmelidir. Kafaların ardında rejimi durdurmak yatıyorsa, bu rejim durur. Ben kafaların bundan arındırılmasında kararlıyım. Senelerce Avrupa'nın hasta adam demesinden yıldık, kurtulmak istiyoruz. Rejimi sağlıklı yere oturtmanın yollarından biri seçim ittifakıdır. Ben 'Başkanlık sistemini tartışın' diyorum. Bu da bir yoldur. Parçalı parlamentonun neticesinde istikrarsız hükümet geliyor. İşte 4 yılda 6 hükümet. Çare bulun diyorum.''

PİYASA EKONOMİSİ

Çarenin ne olduğunu sorunca Cumhurbaşkanı, mevcut tabloyu işaret ederek ders alınmasını vurguluyor:

''Bir parlamento düşünün ki, en yüksek oy alan partinin oranı yüzde 21. Ve diğerleri aşağı doğru gidiyor. Baraj yüzde 10. Bakın 1950'den bu yana böyle bir durum yok. Bu rakamlarla parlamento hükümet çıkarmakta güçlük çekiyor. Koalisyonlar zorunlu hale geliyor. Koalisyon kolay kurulmuyor ama çabuk bozuluyor. Ülkeyi sorunlardan çekip istikrara çıkarmanın çaresini bulun istiyorum. İstikrarın bir yolu da piyasa ekonomisidir. Şu anda tam yürümüyor. Neden? Çünkü devlet hâlâ ticaretin ve sanayinin içinde. Banka kime kredi verecek? Verilmesi gerekene verecek. Bu kredi de siyasetin meselesi olmamalı. Karma ekonomiden hemen piyasa ekonomisine geçeceksiniz. Çare bu.''

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!