Eş katili 'Kadınlar Günü'nde hakim karşısına çıktı: 'Beni defalarca aldattı'

Bakırköy 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada Kenan Demirdağ, avukatı ve Alime Demirdağ’ın ailesinin avukatları ile Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı avukatı hazır bulundu. Dava dosyasına giren Adli Tıp Kurumu otopsi raporuna göre Alime Demirdağ’ın vücudunda14 kesici delici alet yarası olduğu ve bunlardan 9’unun öldürücü nitelik taşıdığı kaydedildi.

Cinayetin ardından ilk kez konuşan Kenan Demirdağ şunları söyledi:
“Alime ile 12 yıllık evliydik. Bir şirkette güvenlik görevlisi olarak çalışıyordu. 2 kez mesajını yakaladım. Yemin etti ‘Bir daha yapmayacağım’ dedi. Eşimi seviyordum çocuğumuz vardı. Bu nedenle affettim. Bir süre sonra bir uzman çavuşla yazışmalarını yakaladım. Mesajlarda ‘Karım, kocam’ diye hitap ediyorlardı. ‘Yeni bir şey, sadece iki haftadır yazışıyoruz’ dedi. Ben de ‘İki haftada birbirinize nasıl karım, kocam diye yazışırsınız’ dedim. Boşanmak için adliyeye kadar geldik. Ağlamaya başladı, ‘Affet’ dedi. Ben de affettim. Dava açmadık.

KARIM BENİ BIÇAKLADI

İş yerinden bir kadın arkadaşıyla yazışmaları yüzünden de tartıştık. O kadın eşime, üst kısmı çıplak resim göndermiş. Bu resimle ilgili yazışmalarını yakaladım. Eşim bana yemin etti bir daha telefon kullanmayacağına dair. Ben de ‘Artık affetmiyorum, seni istemiyorum, boşanmak istiyorum!’ dedim. Kızıma bakmamaya başlamıştı. Kapıcı dairesinde oturuyorduk. Binanın işlerini ben yapıyordum. İyice kendisini salmıştı. Hiçbir şey yapmıyordu. Tartıştık evden çıktım. Arkamdan geldi, ‘Ben istemiyorum artık yeter!’ dedim. Bacağıma bıçak sapladı. Kalbime de saplamak istedi, bıçağı tuttum, ellerim kesildi. Beni daireye doğru sürükledi. İki kişiyi gördüm, yardım istedim. Sivil polislermiş, bacağımı sardılar eşimi de yakalayıp getirdiler.

AİLE VE SOSYAL POLİTİKALAR BAKANLIĞI İTİRAZ ETTİ

Kurban Bayramı arefesinde Alime’yi otogara bıraktım. Bir günlüğüne ailesinin yanına gitti. Hatta bana ‘Otogarda beni karşılarsın’ dedi. Otogara bırakırken telefonu çaldı, benim bilgim olmayan ikinci bir telefon çıkardı. ‘Gelince bakarsın’ dedi ve gitti. Bir gün sonra memleketten döndü. Yine otogarda ben karşıladım. Eve geldik, telefonu çaldı. Ancak açmadı, ‘Niye açmıyorsun?’ dedim, ‘Önemli değil, sonra bakarım’ dedi. Ben de şüphelendim, telefonu verdi şifreliydi. Şifresini istedim ancak vermedi. Israr ettim, ‘Kendine güveniyorsan niye söylemiyorsun?’ dedim ve tartışmaya başladık. Ben koltukta otururken kolonyalı pamuğu ağzıma sokmaya çalıştı. Ben ‘Yine aynı şeyleri yapmaya devam ediyorsun, benden neden boşanmıyorsun? Beni niye yıpratıyorsun?’ dedim, ‘Ben köyde dedikodu çıkmasın diye seni çekiyorum, senden iğreniyorum!’ dedi. Boğuşmaya başladık, ekmek bıçağını kaptı. Elinden bıçağı almayı başardım, bir anda kendimi kaybettim. Bıçağı salladım gerisini hatırlamıyorum. Sonra da teslim oldum.”

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı avukatı Büşra Öztürk ise “Sanığın savunmalarını kabul etmiyoruz. Haksız tahrik ve meşru savunma söz konusu değildir. Sanığın cezalandırılmasını talep ediyoruz” dedi.

Kenan Demirdağ’ın tutukluluk halinin devamına karar veren mahkeme duruşmayı erteledi.