Ergenekon davası Kürtleri de böldü

Güncelleme Tarihi:

Ergenekon davası Kürtleri de böldü
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 25, 2008 00:00

Ergenekon iddianamesi, başta DTP, Kürt siyasetçiler üzerinde de turnusol kağıdı fonksiyonu görüyor.

DTP Genel Başkanı Türk, "Soruşturma Fırat’ın doğusuna geçmezse Kürt sorunu çözülemez" diye net bir tavır sergilerken, Mardin Milletvekili Ayna, "Genelkurmay AKP’ye mıntıka temizliği yaptırıyor" sözleriyle Ergenekon’a karşı cephe alıyor. Ancak, asıl kırılma noktası, PKK’nın ve Abdullah Öcalan’ın da Ergenekon tarafından kullanıldığı iddiası.

SADECE Demokratik Toplum Partisi’nin değil, bu partinin dışında kalan Kürtlerin de kafasını karıştıran İmralı’dan gelen ve her zaman olduğui gibi birbiriyle çelişen açıklamalardı. Ergenekon iddianamesinde hem kendisinin hem de örgütünün adı sık sık geçen Abdullah Öcalan, önce, "Bu Amerika’nın doğrudan operasyonudur" gibi ilginç bir açıklama yapacak, hemen arkasından da, "Bu Ergenekoncular, otuz yıldır Amerikan karşıtlığı yaptıklarını belirtiyorlar. Aslında otuz yıldır Amerika’ya hizmet ediyorlar" diyecekti. Yörüngesini önemli ölçüde İmralı’ya göre ayarlayan DTP’nin de, Ergenekon süreci boyunca birbirinden farklı tavırlar sergilemesi anlaşılabilir bir şeydi bu nedenle. Anlaşılmayan, Ergenekoncuların Kürtlere yönelik eylemleri birer birer ortaya çıktıkça içine düşülen şaşkınlıktı. Şaşkınlık biraz geçip de bulutlar dağılınca, Güneydoğu’daki pek çok faili meçhul cinayetin gerisinde Ergenekoncular’ın yer aldığına dair iddianame damgasını vuracaktı gündeme.

Birdal Ergenekon kurbanı

Bunun üzerine, "Bugüne kadar 170 arkadaşım faili meçhul cinayetlere kurban gitti" diyen DTP Genel Başkanı Ahmet Türk, "Ergenekon soruşturması Fırat’ın doğusuna geçmezse Kürt sorunu çözülemez" noktasına gelecekti. Türk, "Ergenekon davasını Türkiye’nin geleceği ve şeffaflaşması adına çok önemli buluyoruz" dedikten sonra, "Ergenekon’un bütün yönleriyle ortaya çıkarılması durumda Türk ve Kürt halklarının birbirlerini daha iyi anlayacağına inanıyorum. Kürt ve Türk halkını birbirine düşürmek isteyen anlayışın ortaya çıkarılması adına önemlidir" diye sürdürecekti sözlerini.

Detaylar tavrı değiştirdi

DTP lideri Türk’ün böyle konuşması son derece doğaldı aslında. Çünkü, partisinin milletvekillerinden Akın Birdal’ı, Ergenekon soruşturması kapsamında gözaltına alınan Semih Tufan Gülaltay vurmuştu. Bir başka milletvekili Hasip Kaplan ise düzenlenen bombalı saldırıdan tesadüfen kurtulmuştu. Yine Ergenekoncular’ın öldürüldüğü iddiaları bulunan Savaş Buldan’ın eşi Pervin Buldan da DTP milletvekiliydi.

Bu açıdan bakıldığında, DTP Mardin milletvekili Emine Ayna’nın, İmralı’yla neredeyse birebir örtüşen tavrı dikkat çekiciydi. Ayna’ya göre, AKP Ergenekon operasyonunu ne kadar kendine yontmaya kalkışırsa kalkışsın, "Bu operasyon Genelkurmay’ın bilgisi, izni, onayı ve desteğiyle gerçekleşmişti. Siyasal iktidara burada yaptırılan bir mıntıka temizliği"nde başka bir şey değildi. Ayna’nın, "Bizim durduğumuz nokta gayet açıktır. Ne Ergenekon, ne AKP, ne darbe" sözleri, yaşanan kafa karışıklığının da göstergesiydi aslında. Ne var ki, Ergenekon iddianamesinin ayrıntıları ortaya çıktıkça, gerek Kürt aydınları, gerekse kürt siyasetçileri meselenin hiç de göründüğü gibi olmadığını farkedecek ve hatta Ergenekon davasına müdahil olmak için harekete geçeceklerdi. İşin başında, "Bu bir Amerikan operasyonudur" diyen Abdullah Öcalan ise bu kez Ergenekon Savcısı Zekeriya Öz ile görüşmenin yollarını arayacaktı.

ERGENEKON’A  KARŞI ÇIKANLAR

EMİNE AYNA

Kürtler üzerinden pazarlık yapılıyor

"AYAK bağı olan unsurları kontrol altına alan güçlerin, asıl enerjisini Kürt sorununu ezme ve demokratik Kürt muhalefetini bastırma yolunda kullanmaya hazırlandığı anlaşılıyor. Ergenekon operasyonunun arkasında Türkiye’nin İran ve Ortadoğu’da daha etkili kullanılır hale getirilmesi rolü de yatıyor. Yakın bir süreçte İran’a olası bir İsrail ya da ABD müdahalesi durumunda Türkiye’ye daha etkin bir rol verilmesi gündeme gelecek. Dolayısıyla burada Kürtler üzerinden yine bir pazarlığın yürütüldüğü, yeni konsept ve ittifak oluşturulmaya çalışıldığı ortaya çıkıyor."

ABDULLAH ÖCALAN

Ergenekon ABD’nin doğrudan operasyonu

"ERGENEKON’da Tolon, Eruygur, onlar tutuklandı, Levent Ersöz Rusya’ya kaçtı. Demek ki durum çok ciddi. Bu Amerika’nın doğrudan operasyonudur. Bunlar Rusya’ya, Çin’e, Hindistan’a dayanıyorlar. Rusya’yla bağlantıları ortaya çıktı değil mi, bu yönleriyle tartışılmalıdır. Buraya gelenlerden biri de tutuklanmış. Ben onlarla defalarca görüşmüştüm. Çok katıydılar. Bunlar radikal bir gruptu. Aslında bana bir şeyler söylemek istiyordu, biraz farklıydılar. 2002’den sonra buraya gelmediler. Bu Ergenekon meselesi, bunların arasında hegemonik bir savaş var; Amerika’nın direk yaptığı bir operasyondur. Avrupa ülkeleri de destekliyor. Ergenekon’un durumu, Madanoğlu’nun 12 Mart’taki durumuna benziyor."

ERGENEKON’U DESTEKLEYENLER

AHMETTÜRK

Kaynağı Kürt sorunu

"ERGENEKON’un kaynağı Kürt sorunudur. Ergenekon örgütünün geliştiği, beslendiği, büyüdüğü yer Kürt coğrafyasıdır. Onları, bölgede yaptıkları eylemler bir araya getirdi ve daha güçlü bir organizasyon kurmalarını sağladı. Bölgede çok rahat bir ortamda güçlendiler ve sonunda da iktidarı ele geçirmeyi hedeflediler. Kürtlerin yaşadığı alandaki cinayetler, eylemler ortaya çıkarılırsa Ergenekon’da kurtuluş olmaz. Ergenekon bütün kanıtlarıyla ortaya çıkar. Biz iki HADEP’liyi, Mehmet Sincar’ı, Musa Anter’i, Kürt işadamlarını öldürenlerin ortaya çıkarılmasını, faili meçhullerin çözülmesini istiyoruz. 1990’lı yıllarda Muş’ta beş kişi gözaltına alındı. Gözaltına alındıklarını vali ve alay komutanı kabul etti. Bu beş kişi aynı gece gözaltından alınıp, Murat Nehri’nin kenarında infaz edildi. Bunlar ortaya çıkarılmazsa, Ergenekon davası sonuçsuz kalır."

BEJANMATUR

Küçük’ün anlamını asıl Kürtlere sorun

"HALK dediğimiz sıradan insanlar, Ergenekon’da ortaya çıkan iddiaların derin anlamını bazı aydın ve siyasetçilerden daha iyi kavrıyor. Çeyrek yüzyıldır ısrarla dile getirdikleri "buraya bakın" çığlığının gündeme gelmiş olmasının farkındalar. Oyunu belirleyecek olan da AKP’den aldığı bir torba makarna ya da kömür değil, bu derin sezgiden edindiği kanaat olacak! Böyle olmalı ki Kandil’e yönelik operasyonlarla Kürtler arasında sempati kaybeden AKP, Ergenekon soruşturmasındaki kararlı tavrıyla yükselişe geçiyor. Şehri bu düşüncelerle dolaştığınızda gördükleriniz hep bir milada işaret ediyor. Artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak duygusu hakim. Veli Küçük ismini hiç ama hiç kimse onlar kadar iyi bilemez çünkü. Emin olun firarda olduğu söylenen Tuğgeneral Levent Ersöz ismini de yıllardır biliyor bölge halkı. JİTEM bu ülkenin başka yerlerinde İngiliz istihbaratı kadar uzak bir gerçeklik olabilir. Ama buralarda kábus, karabasan demek, faili meçhul demek JİTEM."

DTP’nin tavrı önemli

ENVERSEZGİN

"TÜRKİYE’de demokratik kazanımların güvencede olduğuna dair bir iyimserlik taşıyamıyoruz. Ergenekon denilen kriminal öyküde olan bitenler bize şunu göstermiştir: Türkiye’de demokrasi süreci derinleştirilmeden, tam demokrasi yolunda kalıcı adımlar atılmadıkça öteki konularda olduğu gibi Kürt meselesinde de elde edilen hiçbir kazanç garanti altında değildir. Buradan çıkaracağımız bir başka ders ise Ergenekon gibi çetelerin Kürt meselesi gibi demokrasi sürecini doğrudan etkileyebilecek sorunlardan her zaman beslenebileceği gerçeğidir. DTP’nin Ergenekon konusunda alacağı tutum önemlidir."
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!