Dışişleri Bakanlığı'ndan BMGK kararına tepki: Adaletsiz ve haksız bir karar

Güncelleme Tarihi:

Dışişleri Bakanlığından BMGK kararına tepki: Adaletsiz ve haksız bir karar
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 28, 2022 22:12

Dışişleri Bakanlığı, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin (BMGK) Kıbrıs Adası’nda konuşlu BM Barış Gücü’nün (BMBG) görev süresini altı ay daha uzatması hakkında açıklama yaptı. Bakanlık açıklamasında, "BMBG’nin görev süresi uzatılırken KKTC’nin rızasının alınmaması, BM’nin yerleşik uygulamalarına aykırıdır. Kıbrıs Türk halkının müktesep haklarının da ihlalidir. KKTC makamlarının bu adaletsizliği gidermek üzere atacağını duyurduğu adımlara ülkemiz tam destek verecektir" denildi.

Haberin Devamı

Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklama şöyle:

Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi Kıbrıs Adası’nda konuşlu BM Barış Gücü’nün (BMBG) görev süresini 28 Temmuz 2022 tarihinde aldığı 2646 (2022) sayılı kararla altı ay daha uzatmıştır.

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Dışişleri Bakanlığı’nın sözkonusu kararla ilgili olarak yaptığı açıklamayı tümüyle destekliyoruz.

BMBG’nin görev süresi uzatılırken KKTC’nin rızasının alınmaması, BM’nin yerleşik uygulamalarına aykırıdır. Kıbrıs Türk halkının müktesep haklarının da ihlalidir. KKTC makamlarının bu adaletsizliği gidermek üzere atacağını duyurduğu adımlara ülkemiz tam destek verecektir.

Konsey kararı, her zaman olduğu gibi yine gerçeklikten kopuk, adaletsiz ve haksız bir karardır. Kıbrıs Türk halkını ve bu halkın müktesep haklarını yok saymakta ve bu halka yönelik insanlık ve hukuk dışı izolasyonları görmezden gelmektedir.

Haberin Devamı

Konsey’in, çözüm için Kıbrıs Türk halkının iradesini artık yansıtmayan, neredeyse yarım asırdır denenmiş ve sonuç vermemiş bir çözüm modelini dayatmaya çalışması da tutarsız ve çelişkili bir yaklaşımdır. Bu yaklaşım çözüme değil, statükonun devamına hizmet etmektedir.

Kararda Maraş konusundaki yazımlar da gerçeklerden kopuktur. KKTC makamlarının Maraş’ta mülkiyet haklarına riayet ederek attığı adımlara Türkiye tam destek vermeye devam edecektir.

Güvenlik Konseyi ve uluslararası topluma, Ada’daki gerçeklere odaklanmaları ve Kıbrıs Türk halkının müktesep haklarını, yani egemen eşitliğini ve eşit uluslararası statüsünü tescil etmeleri çağrımızı yineliyoruz.

BAKMADAN GEÇME!