'Deprem Bilgi Merkezi' teklifine tepki

Güncelleme Tarihi:

Deprem Bilgi Merkezi teklifine tepki
Oluşturulma Tarihi: Nisan 07, 2002 16:20

Boğaziçi Üniversitesi (BÜ) Rektörü Prof. Dr. Sabih Tansal ve Prof. Dr. Işıkara Kandilli Rasathanesi Deprem Araştırma Enstitüsü'nün üniversiteden ayrılarak Başbakanlık'ta oluşturulacak bir birime bağlanmasını öngören yasa teklifine tepki gösterdi.

MHP Erzurum Milletvekili İsmail Köse ile aynı partiden 26 milletvekilinin, TBMM Başkanlığı'na verdiği kanun teklifine karşı açıklamalarda bulunan Prof. Dr. Tansal, teklifin üzücü olduğunu ifade etti.

Prof. Dr. Tansal, Kandilli Rasathanesi'nin 1982 yılında Boğaziçi Üniversitesi'ne bağlandığını, 20 yıl süresince de rasathanenin ''Deprem Araştırma Enstitüsü'' hüviyeti altında, uluslararası düzeyde çok önemli çalışmalar ve araştırmalar yaptığını anlattı.

Kurumda lisansüstü eğitim ve araştırma yapıldığını, yükseklisans ve doktora dereceleri verildiğini kaydeden Prof. Dr. Tansal, ayrıca 20'nin üzerinde öğretim üyesi ve 25'i aşkın araştırma görevlisi bulunduğunu belirtti. Prof. Dr. Tansal, BÜ Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü'nün hakiki anlamda bir eğitim ve araştırma kurumu olduğunu ifade ederek, ''Yurtdışındaki örneklerine baktığımız zaman bu tarz kurumların, üniversitelerin akademik ortamı içinde kurulmuş olduğunu görürüz. Kandilli'nin de bu şekilde gelişmesi, BÜ'nün sağladığı akademik ortam sayesinde olmuştur'' dedi.

ENSTİTÜ ÜNİVERSİTEDEN AYRILMAMALI

Söz konusu kanun teklifinde, Enstitü'nün BÜ'den ayrılarak, Türkiye Jeoloji Araştırmaları ve Deprem Bilgi Merkezi'ne bağlanmasının öngörüldüğünü, bunun da eğitim ve araştırma faaliyetleri açısından çok önemli sakıncalar yaratacağını savunan Prof. Dr. Tansal, bu konudaki düşüncelerini, hükümetin ileri gelen kişilerine ve bakanlara aktardıklarını kaydetti.

IŞIKARA: BENİ KİMSE SUSTURAMAZ

Prof. Dr. Işıkara, Kandilli Rasathanesi'nin 1982 yılında BoğaziçiÜniversitesi'ne bağlanmasının önemli bir süreç olduğunu dile getirerek, ''Ben, bugün özerk bir üniversitenin, özerk bir öğretim üyesiyim. Benim rektörüm, benim beyanatlarıma hiçbir kısıtlama getirmez. Ama öyle bir kurumun olduğunu düşünün, işte Işıkara hocayı susturmanın yolu belki de odur...Bunu da üzülerek ifade ediyorum. Beni kimse susturamaz'' diye konuştu.

'YASAYLA DEPREM ZARARLARI AZALMAZ'

Prof. Dr. Ahmet Mete Işıkara da ''Türkiye Jeoloji Araştırmaları ve Deprem Bilgi Merkezi Kanun Teklifi'' ile Enstitü'yü ''Başbakanlık bünyesinde çalışan bir kurum haline getirmeye çalıştıklarını'' söyledi. Bunun kurucu başkanının da Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü Müdürü olacağının söylendiğini belirten Prof. Dr. Işıkara, şöyle devam etti:

''Ben, gayet net ifade edeyim, bu kanun teklifinin verilmemesi için elimizden gelen mücadeleyi yaptık. Ama maalesef TBMM'ye verildi. Tek tesellimiz, bunun bir hükümet tasarısı olmamasıdır. Bu kurumun kurucu başkanı olarak benim ismimin verilmesine çok üzüldüm. Ben, böyle bir kurumun başkanı olmam. Onu da gayet net şekilde ifade ediyorum.''

Prof. Dr. Işıkara, bu şekilde kurumun ortadan kaldırılmaya çalışıldığını savunarak, Enstitü'nün lisans düzeyinde eğitim, öğretim,araştırma yapan ve deprem mühendisliği alanında da diploma veren Türkiye'nin yegane kurumu olduğunu bildirdi.

Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Prof. Dr. Işıkara, ''Kanun teklifi kabul görürse neler olacağı'' yolundaki soruya, şu karşılığı verdi:

''Neler olacağını bilemiyorum, ama sunulan kanun teklifi yanlıştır. Marmara'daki fayı istediğiniz kadar aletle izleyin, tomografisini çıkarın, defalarca söyledim onun topluma faydası yok. Bunlar bilimsel olarak çok değerli çalışmalar, ama toplumu ilgilendiren yönü, o fayın üreteceği depremin zararını en aza indirmek. Dolayısıyla da bu kurum bunu yapıyor.''

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!