Türkiye'nin 9'uncu Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, bir ülkede eğer çok parti varsa, onu azaltmanın halkın işi olduğunu belirterek, ''Bizim ülkemizde, halkımız kendi başına bırakıldığı takdirde, herşeyi nizama koyacaktır. Bu duruma Türkiye'yi halk getirmedi. Türkiye'de rejimle çok oynandı, bu duruma geldi'' diye konuştu.Demirel, Kadir Has Üniversitesi'nin Cibali'deki yeni kampusünde sürdürülen restorasyon çalışmalarını inceledi. Gazetecilerin çeşitli konulardaki sorularını yanıtlayan Demirel, ''Yargıtay Başsavcısı Sabih Kanadoğlu'nun, Recep Tayyip Erdoğan ile ilgili kararı''yla ilgili olarak ''Benim dışımda'' dedi.Demirel, ''Siyasete girmeyeceğim ama, memleketimin hizmetinde olmaya devam edeceğim'' diyorsunuz bunu nasıl gerçekleştireceksiniz? şeklindeki soruyu, şöyle yanıtladı:''Böyle... Türkiye'nin üniversite sorununu anlatıyorum. 'Türkiye, bu üniversitesine sahip çıkmalıdır' diyorum. 'Yeni kurumlar yapmalıdır' diyorum. 'Türk vatandaşı da sahip çıkmalıdır' diyorum. Benim buraya gelişimin sebebi bunları söylemektir. Yeni Kadir Has'lar arıyorum ülkem için.''ÇOK PARTİ VARSA AZALTMAK HALKIN İŞİDİRDemirel, ''Bugünlerde birçok isim yeni partiler kuruyor, bu bölünmüşlüğü nasıl yorumluyorsunuz'' şeklindeki bir soru üzerine de, şunları söyledi:''Macaristan'da 66 partiyle seçime girdiler. 3 sene öyle gitti. Şimdi birkaç partiye indi. İsrail'de 31 partiyle seçime girerler. Herkes nasibini alır. Eğer çok parti varsa, onu azaltmak halkın işidir. Partilerin çok olması bölünmüşlüğe, oyların bölünmüşlüğüne, istikrarsızlığa, istikrarsızlık da, memleketin iyi idare edilmemesine sebep oluyorsa, bunu anlayacak olan halktır. Hayatı yaşayan o. Eğer bir ülkenin halkı, o ülkede istikrarın değerini, hürriyetin değerini, birliğin, beraberliğin değerini anlamazsa işiniz zordur. Bizim ülkemizde, bizim halkımız kendi başına bırakıldığı takdirde, herşeyi nizama koyacaktır. Bu duruma Türkiye'yi halk getirmedi. Türkiye'de rejimle çok oynandı, bu duruma geldi. '' HALK MÜDAHALE ETMEZSE SİSTEMİN NE SUÇU VAR?''Türkiye'nin, yeni bir
seçim ve yeni bir hükümete ihtiyaç duyup duymadığına'' iliÅŸkin bir soru üzerine de Demirel, bu sorunun muhatabının kendisi olmadığını belirterek, ''Herkes hayatından memnunsa mesele yok. Memnun deÄŸilse, bunun sebebini bir yerde arayacak. Hem hayatından memnun deÄŸil, hem sebebini aramıyor veya yanlış yerde arıyor, hiçbirÅŸeye çare bulamazsınız'' diye konuÅŸtu.''Türk siyasi yapısından memnun musunuz?'' ÅŸeklindeki bir soruya da Demirel, şöyle yanıt verdi:''Türk siyasi yapısı, baÅŸka ülkelerin yapısından farklı bir yapı mı? Seçimse, hür ve serbest seçim bu ülkede... Parlamentoysa, o da var. Parlamento, açık bir parlamento, kürsüsü hür bir parlamento. Anayasa devletiyse, o da var. Hür yargıysa, o da var. Hür medyaysa, evelallah hiçbirinizin 'hayır' diyecek durumunuz yok, o da var. Hür sokaksa, hür vicdansa, o da var. Bunların hepsi var bu ülkede, hadi çalıştırın bunu.Bir otomobil almışsınız. En yeni bir otomobil bu. En yeni fabrikadan çıkmış. Bir ÅŸoför gidiyor, bir duvara çarpıyorsunuz. Kusur duvarda mı, otomobilde mi, ÅŸoför de mi? EÄŸer siz derseniz ki 'kusur duvarda', Allah size selamet versin. 'Åžofördedir' deyinceye kadar bir ülkede, ülkeyi yönetenlerin iyi yönetmiÅŸ olmaları lazım. Halkının da 'iyi yönetiyorsunuz' demesi lazım. EÄŸer hem halk sıkıntılar içinde olacak. Hem 'iyi yönetiyorsunuz' demeyecek, hem 'kötü yönetiyorsunuz' demeyecek. Hem 'deÄŸiÅŸin baÅŸkaları gelsin' demeyecek. O zaman doÄŸruyu bulamazsınız. Burada sistemin ne kusuru var.''Bir gazetecinin ''Cezayir gibi sindire sindire geliyoruz' söyleminin ardından 'deÄŸiÅŸtik' söylemi sizce inandırıcı mıdır?'' ÅŸeklindeki soruya da Demirel, ''Herkes kendi attığı taşın nereye düştüğüne bakar. Ben kendi attığım taşın nereye düştüğüne bakıyorum'' dedi. KARAMSARLIK FETHEDÄ°LEMEYECEK Ä°Åž DEĞİLDemirel, kampuste yaptığı konuÅŸmada da, Türkiye'nin birçok sıkıntı içinde kıvranırken burada herkesi memnun edecek bir olaydan haberdar olması gerektiÄŸini kaydederek, günlük gailelerin ve ağır ÅŸartların vatandaşınyarına olan ümidini zaafa uÄŸrattığını söyledi.Yarına olan ümidin kaybedilmesi durumunda kime ve neye hizmet edildiÄŸinin önemli olmayacağına dikkat çeken Demirel, ''Bir ülkenin ÅŸartları ne kadar ağır olursa olsun ve ne kadar büyük sorunları bulunursa bulunsun dikkat edeceÄŸimiz en önemli konu yarına olan ümidimizin muhafazasıdır'' diye konuÅŸtu. Türkiye'nin pekçok zor ÅŸartların içinden geçtiÄŸini kaydeden Demirel, şöyle konuÅŸtu:''EÄŸer Türkiye her karşılaÅŸtığı sorun esnasında onu aÅŸamayacağına ve ondan sonrasına olan güvenini kaybetseydi bugünlere gelmezdik. İçinde bulunduÄŸumuz 2001 yılı böyle olmamalıydı. Böyle olması için sebep yoktu. Ama bir defacto durum var. Böyle olunca yapılacak iÅŸ milletçe yılmadan, bezmeden, bıkmadan kendimize, devletimize, ülkemize, demokrasimize olan inancımızı yitirmeden bunu aÅŸmaya çalışmak lazım. Böyle yapıldığı taktirde görülecektir ki, bu aşılacaktır. Karamsarlık fethedilemeyecek bir iÅŸ deÄŸil.''   Â
button