Demirel’den çevre itirafı

Güncelleme Tarihi:

Demirel’den çevre itirafı
Oluşturulma Tarihi: Şubat 03, 1998 00:00

Haberin Devamı

Cumhurbaşkanı doğayı korumak için şeref sözü verdi

Dünya Sulak Alanlar Günü'nde düzenlenen toplantıya katılan Demirel, ‘‘Sınırları olduğu gibi, başta doğa ve yaşanabilir çevre olmak üzere, ülkenin tüm değerlerini şerefimiz, namusumuz yaparak koruyacağız’’ dedi.

Çevre Bakanlığı ile Doğal Hayatı Koruma Derneği'nce dün düzenlenen ‘‘Dünya Sulak Alanlar Günü’’ toplantısına katılan Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, insanoğlunun doğayı ne denli tahrip ettiğinin çok geç farkına vardığını belirtti. Kendisinin de doğaya büyük zarar verdiğini itiraf eden Demirel, yerküre için tehlike çanları çalmaya başlayınca ‘‘Sürdürülebilir Kalkınma’’ kavramının ortaya atıldığını söyledi. Demirel, ‘‘İnsanoğlu, doğadan yararlanırken, doğanın verebildiği kadarını alma kuralına uyarsa, küreyi ‘ölü küre' haline getirmez. Aksi halde, kendi nesli de tehlikeye düşer’’ dedi. Doğru kavramın ‘‘sulak alanlar’’ değil, ‘‘ıslak alanlar’’ olduğunu anlatan Demirel, şunları söyledi:

ÇATIŞMA ÖNLENMELİ

Doğa korumacılarla geliştirmeciler arasında çatışma var. İki taraf aşırıya kaçmadan birbirlerini anlamalı. Her iki tarafın da haklı ve haklı olmadığı yanlar var.

Anadolu uygarlıklarını savaşlar, depremler, yangınlar ve sıtma çökertmiştir.

Barış, refah ve çevre birbirinden ayrılmaz. Türkiye kendisini bu kavrama ne kadar yaklaştırırsa o kadar kendi doğasını korur.

CELLAT BATAKLIĞI

Mühendisliğe başladığım 50’li yıllarda, devraldığım görev, sıtmadan kurtulmaydı. Burada şikayet edilen icraatların bir kısmını da biz yaptık. Halkın ‘‘Cellat Bataklığı’’ adını verdiği yerde, şimdi İzmir Aydın Menderes Havalanı var. Oradan geçen trenlerle Aydın ve Denizli'ye sivrisinekler giderdi. Aynı şekilde Gavur Gölü'nün kurutulması da benim DSİ Müdürlüğüm dönemine rastlar. Kahramanmaraş, bu gölün geniş bataklıkları üzerinde kuruldu. Bu faydaları sağlarken, doğal hayata zarar vermişiz.

AYNISINI YAPMAM

Amik Gölü'nün kurutulması da benim DSİ Müdürlüğüm dönemine rastlar. Gölün üzerinde bugün Antakya var. Bugün aynı şeyleri yapardım diyemem. Çünkü, yeni kavramlar var. Onlara uyar, dengesini kurardık. Seyfe Gölü, hiçbir nedenle tahrip edilmeyecek bir değer. Türkiye'nin hem içeride, hem dışarıda tanınmaya ihtiyacı var.

YENİ ALANLAR

Dünya sulak Alanlar Günü'nde Ramsar Sözleşmesi'ne taraf olan Türkiye, 4 yeni sulak alanı, Kızılırmak Deltası, Gediz Deltası, Akyatan Lagünü ve Ulubat Gölü'nü sözleşme listesine aldı.






Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!