Güncelleme Tarihi:
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, ramazanın ilk iftarında şehit yakınlarıyla Cumhurbaşkanlığı Dolmabahçe Çalışma Ofisi’ndeki iftar programında bir araya geldi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, buradaki konuşmasında özetle şunları söyledi: “Biz barış ve huzur içinde yaşamayı ne kadar seviyorsak, mukaddesatımız bildiğimiz değerlerimize, ezanımızla sembolleşen inancımıza, bayrağımızla sembolleşen vatanımıza, tarihimizin en değerli mirası devletimize, hele hele vatandaşlarımızın can ve mal güvenliğine yönelik en küçük bir saldırıya veya tacize de o derece tavizsiziz. Elbette meselelerimizin çözümünde önceliği görüşmeye, konuşmaya ve uzlaşmaya veririz, veriyoruz. Bundan sonra da nefret dili, kavga ve gerilim yerine karşılıklı saygıyı, hoşgörüyü ve diyaloğu gözetmeye devam edeceğiz. Fakat, uzattığımız elin havada bırakılması veya ısırılması halinde de demir yumruğumuzu daima hazır tutuyoruz.
‘MİLLİ DURUŞ ESASTIR’
Yarın terör örgütlerini destekleyen güçlerin çıkarları değişip bölgeden çekildikleri zaman baş başa kalacağımızı kimse unutmasın. Bölgemizde 200 yıldır oynanan oyunu bozma fırsatını heba edenler, zayi ve sabote edenler muhakkak bunun hesabını vereceklerdir. Milli meselelerde unutmayın, milli duruş esastır. Ülkenin ve milletin menfaatleri her türlü hesabın üstündedir. Sizlerin de gördüğü gibi birtakım marjinal gruplar hariç terörsüz Türkiye girişimi milletin ve siyasetin kahir ekseriyeti tarafından müspet karşılanmış, sahiplenilmiş, desteklenmiştir. Bunu ülkemiz adına kıymetli bir kazanım olarak görüyoruz.”
ŞEHİT AİLELERİNİ ÜZECEK HİÇBİR ŞEY OLMAYACAK
“Yeni süreçte sınırlarımızın ötesindeki yapılanmaları da tasfiye ederek, demokrasinin, hukukun, refahın, kalkınmanın ve hepsinden öte kardeşliğin asrı olacak Türkiye Yüzyılı’na güçlü bir başlangıç yapmayı hedefliyoruz. Sınırlarımız içinde gerçekleştiremediklerimizi, sınırlarımız dışında başararak, Türkiye’ye diz çöktürmek isteyenlerin heveslerini inşallah kursaklarında bırakacağız. Kandan, kargaşadan ve gözyaşından beslenen kaos tüccarlarına kazın ayağının hiç de öyle olmadığını göstereceğiz. Terörsüz Türkiye hedefimizi inşallah tüm unsurlarıyla kuvveden fiile çıkardığımızda, bu ülkenin önünde artık kimse duramayacak. Altını çizerek tekrar ifade etmek isterim ki, yıllardır bu milletin iliğini kemirenler kaybedecek, kazanan 85 milyon olacak, demokrasimiz olacak, ekonomimiz olacak, kardeşliğimiz olacak. Kazanan, pasaportunu taşımaktan her zaman şeref duyduğumuz Türkiye Cumhuriyeti olacak. Kazanan, aydınlık yarınlarımızın teminatı pırıl pırıl evlatlarımız olacak. Bunun için şehit yakınlarımıza diyorum ki, bu girişimin içinde şehitlerimizin aziz ruhlarını muazzep edecek, sizleri üzecek, başınızı yere eğdirecek hiçbir şey yoktur, asla olmayacaktır. ”
ARTIK KUDRETLİ BİR TÜRKİYE VAR
“Geçmişte darbecilerden FETÖ’ye ve diğer terör örgütlerine kadar emperyalistlerin ülkemiz içindeki maşalarından gelen saldırılarda gereken refleksleri gösterememiş olabiliriz. Ama artık böyle bir Türkiye yok. Tam tersine, bugün her alanda güçlü, kudretli, müessir ve kolu uzun bir Türkiye var. Sadece vatandaşlarının değil, dünyadaki tüm mazlum ve mağdurların umudu haline dönüşmüş, yıldızı parlayan bir Türkiye var. Oyuna gelen değil, bölgesinde ve ötesinde oyun kuran, kendisine yönelik sinsi ve kirli oyunları bozan çok farklı bir Türkiye var. Kendi tüfeğini dahi yapamayan bir ülkeden, bugün insansız hava araçlarıyla, uçağıyla, tankıyla, topuyla, füzesiyle, gemisiyle, helikopteriyle kendi göbeğini kendisi kesen bağımsız bir Türkiye’ye ulaştık. Hamdolsun ülkemizin diğer tüm kurumları gibi güvenlik birimlerimizi de FETÖ’nün ve gayrimeşru yapıların etkilerinden arındırdıkça, yenilendik, toparlandık, kelimenin tam anlamıyla kendimize geldik.”