Darende’nin imamı ne şeyh ne seyyid

Güncelleme Tarihi:

Darende’nin imamı ne şeyh ne seyyid
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 01, 2001 01:52

Darende, tarikat vakfı ve ilahiyat fakültesinin kapatılmasıyla gündeme geldi. Darende halkı, devletin konuyla ilgili uygulamalarını sonuna kadar destekliyor.

Ancak YÖK raporunda kendilerine atfedilen tanımlamalara üzüldüler. Raporda yer alan Nakşi vakfıyla ilgili bilgilere ‘‘az bile’’ diyorlar. Adına vakıf kurulan Hulusi Ateş'in şeyh ya da seyyid olmadığını, sadece ilçe için ömrü boyunca çalışan bir hemşehri olduğunu, ölümünden sonra oğlunun, babasının adını kullanarak yaptıklarını hayret ve utançla karşıladıklarını söylüyorlar.

YÖK raporunda yer alan bilgileri yerinde inceleyip görmek için Darende'ye gittik. Vakfı, vakfa ait binaları gezdik. İlçe esnafıyla, sokaktaki, pazardaki kadınlarla konuştuk. Gördük ki Nakşici Es-Seyyid Osman Hulusi Efendi Vakfı bir yanda, Darende halkı bir yanda. Vakfın Başkanı, Hulusi Ateş'in oğlu Hamid Hamidettin Ateş, ilçede ‘‘Mercedesli İmam’’ olarak anılıyor. Darende'de Cuma namazlarında hep aynı manzara tekrarlanıyor. İmam Hamid Hamidettin Ateş Mercedes'inde, yüzlerce müridinin eli ise Mercedesi'ne dokunmak için yarışta. Otomobile dokunamayanlar, dokunabilenlere dokunarak şeyhden feyz almaya çalışıyorlar. Diyanet'in kadrolu imamı Ateş, hem şeyhlik yapıyor hem de müridleriyle toplantılar için müftülükten izin alma gereği bile duymadan sık sık ilçe dışına çıkıyor. Darendeliler, ‘‘Ramazan'da bile dışarıdan imam getirdip namazları ona kıldırıyor. Devlet memuru bir imam Konya'dan imam görevlendirip nasıl maaş alabiliyor?’’ diyorlar. Darendeliler özellikle ‘‘Peygamber torunu, seyyid’’ mahlasına öfkeliler. ‘‘Hulusi Hoca bambaşkaydı. CHP'ye oy verirdi. Banka ve Atatürk büstünün açılışını yapmıştı.’’ Hamid Hamidettin Ateş'in hiç de devletin imamı gibi davranmadığına bir örnek daha veriyorlar. İmamlık yaptığı babasının mezarının bulunduğu devletin malı Somuncu Baba Camii'nde imamlık yaparak ziyaretçilerden bağış aldığını, söylüyorlar. ‘‘Türbe sayesinde çok büyük rant elde ediyor. 10 yıldır ilçemizde. Neden tayini çıkmıyor?’’ Oğul Ateş'le ilgili verdikleri bilgilerin ardı arkası kesilmiyor. ‘‘Her yıl 300 müridiyle Hacc'a gidiyor. Darende Haber adlı gazetesi ve Somuncu Baba Haber Ajansı var.’’

ONURUMUZ KIRILDI

Darende'de kadınlar gerçekten de YÖK raporunda belirtildiği gibi baskı altında mıydı? Darende sokaklarını, pazarını dolaştık. Mesire yeri Şelale'ye gittik. Şortlusu, son model güneş gözlüklüsü, eşarplısı, türbanlısı çok sayıda kadınla karşılaştık. Gördük ki YÖK raporunun aksine Darende herhangi bir Anadolu kasabasından farksızdı ve Müslümanlığını abartısızca yaşıyordu. Kadınlar ise başka kasabalardaki kadınlar nasılsa Darende'de de öyleydi. Rapordaki ‘‘Başı açık kadınlara kötü gözle bakılıyor, esnaf müdahale ediyor’’ iddialarına görüştüğümüz tüm Darendeli kadınlar itiraz ediyor. ‘‘Darende kadınının onurunu kırdılar’’ diyorlar. İlahiyat Fakültesi'nin gitmesini ise hiç önemsemiyorlar. Onlar için önemli olan fakülteli bir ilçe olmak. ‘‘Yerine Ziraat Fakültesi açılsa keşke,’’ diyorlar.

Darende'de, rapordaki ‘‘İlçede pastane, sinema, kitapevi ve sosyal hayat yok,’’ ibarelerinin tam tersine tanık olduk. İlçede tam beş tane kitapevi vardı. Üstelik Nazım Hikmet'ten Hasan Cemal'e, Ümit Yaşar'dan Yaşar Kemal'e kadar kitap çeşitleri de raflarda sıralıydı. Rastladığım üç pastanenin yanısıra, gece geç saatlerde Belediye Çay Bahçesi'nde kadın grupları da gördük. Türk popunun hit parçalarına da gençler ritm tutuyordu.

SİYASİLER NE DİYOR

Mehmet Baki Akalın (MHP'li Belediye Başkan Vekili)

YÖK'ün gizli raporu ilçemizi çok üzdü. Çünkü yakından uzaktan gerçekle ilgisi olmayan suçlar isnat edildi. İlahiyat Fakültesi 9 yıldır faaliyet gösteriyordu. ‘‘Şeyhin Fakültesi’’ diye YÖK raporuyla ilçemizden götürüldü. Şeyhin fakültesi olmaz. İnönü Üniversitesi'ne bağlı Darende İlahiyat Fakültesi, YÖK'ün atadığı dekanla, öğretim üyeleriyle öğretim yapıyordu. Böyle suçlamalara gerek yoktu.

Lütfi Gültekin (ANAP İlçe Başkanı)

Darende'de sinema olmadığı da raporda yer aldı. Doğuda hangi ilde sinema var? Başı açık gezenlere kötü gözle bakıldığı söyleniyor. İşyerlerimizde çok sayıda başı açık bayan var.

Necmi Kaynak (MHP İlçe Başkanı)

İlçe ekonomisini canlandırıyordu. Fakat şimdi Darende yüzüstü bırakıldı. İlçemiz yobaz değil, çağdaş hayat görüşündedir.

İzzet Kalaycık (DYP İlçe Başkanı)

Okullarımız bize gurur veriyordu. Darende gelişiyordu. Göç durmuştu, göç almaya başlamıştık. Kendi yağımızla kavruluyorduk. Akıllı, insancıl, esnaf insanlarız. Bizde partizanlık, art niyet yok.

Mehmet Erdoğan (DSP İlçe Başkanı)

Devletin ilk kuruluşunda ilk bakanını veren Darende'nin okullarının kapatılması çok incitici. İlla ilahiyat Fakültesi burada kalsın diye bir isteğimiz de yok. Bu okulla gurur da duymuyoruz. Bir başka fakülte açılsın.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!