Darbeden haberim vardı

Güncelleme Tarihi:

Darbeden haberim vardı
Oluşturulma Tarihi: Şubat 16, 1998 00:00

Haberin Devamı

Dönemin Dışişleri Bakanı Karayalçın, Aliyev'e karşı darbe girişimini üç ay öncesinden bildiğini açıkladı. Bakü Büyükelçisi Altan Karamanoğlu'nun, MİT ve Ferman Demirkol'un darbedeki rolü nedeniyle kafasının karıştığını ve kendisini arayarak, ‘‘Ne yapalım?’’ diye sorduğunu belirten Karayalçın, ‘‘Biz Aliyev'i destekliyoruz’’ dediğini anlattı.

MİT'in 1997 başında Çankaya Köşkü'nde yapılan liderler zirvesine, ‘Azerbaycan’daki darbe girişiminin Başbakan Tansu Çiller tarafından hazırlandığı' yolunda bir rapor sunduğu haberi ortalığı karıştırırken, dönemin Dışişleri Bakanı Murat Karayalçın, dün Hürriyet'e yaptığı ilginç açıklamalarla tartışmaya yeni bir boyut getirdi. Karayalçın, 1995'te Azerbaycan Devlet Başkanı Haydar Aliyev'e yönelik darbe girişimini, bir kaç ay öncesinden hükümetle birlikte Cumhurbaşkanı Demirel'in de bildiğini açıkladı.

Karayalçın, ‘‘Darbenin önlenmesi konusunda benim, Başbakan'ın ve Cumhurbaşkanı'nın arasında görüş ayrılığı yoktu. Bu konuda üçümüz de suçlanamayız’’ dedi. Karayalçın, şunları söyledi:

‘‘Mart 1995'de ortaya çıkan darbeden bir kaç ay öncesine kadar Bakü Büyükelçiliğimiz aldığı bilgileri kripto ile bize rapor ediyordu. Bu raporlar bana, Başbakan ve Cumhurbaşkanı'na veriliyordu.’’

Karayalçın, darbe girişiminde MİT ve Ferman Demirkol'un da görülmesi üzerine, gelişmeleri Türkiye'ye rapor eden dönemin Bakü Büyükelçisi Altan Karamanoğlu'nun kafasının karıştığını belirtti. Karayalçın, ‘‘Karamanoğlu beni arayarak ‘Bizim rolümüz rolü var mı? Ne yapalım?' diye sordu. Ben de ‘Biz Aliyev'i destekliyoruz. Bu yönde çalışın' talimatını verdim’’ dedi. Karayalçın'ın Hürriyet'in sorularına verdiği yanıtlar şöyle:

Darbeden nasıl haberdar oldunuz?

- Darbe hazırlıklarını bir kaç ay öncesinden Azerbaycan'daki büyükelçiliğimizden gelen kriptolu raporlardan biliyor ve izliyordum. Gelen raporlarda İçişleri Bakan Yardımcısı Ruşen Cevadov ve Hüseyinov'un da içinde olduğu bir şebekeye ilişkin bilgi veriliyordu. Sonradan Ferman Demirkol'un da adı anılmaya başlandı bu raporlarda.

Bu bilgiler Cumhurbaşkanı Demirel'e de gitti mi?

-Azerbaycan'daki darbe hazırlığı hükümete bildirmeden önce mutlaka Cumhurbaşkanı'na bildirilmiştir.

ALİYEV'E BİLDİRDİK

Darbeyi Aliyev'e bildirme kararını nasıl aldınız?

- İçişleri Bakan Yardımcısı Cevadov'a bağlı OMON birliklerinin Aliyev'e karşı ayaklanmaya başlayacağını belirten kripto gelmişti. Darbe girişiminin ciddileşmesi olarak onu görmüştüm. Darbenin ciddiyet kazanması üzerine Başbakan Çiller ile görüştük ve Aliyev'in bu gelişmeden haberdar edilmesini kararlaştırdık. Demirel'e de Çiller tarafından aktarıldı. Üçümüz darbenin önlenmesi için Aliyev'e bilgi verilmesinde mutabıktık. Devletin zirvesinde bu konuda bir görüş ayrılığı olduğuna ilişkin bir izlenim almadım. Bakanlar Kurulu'na bu konu hiç gelmedi, Dışişleri Bakanı, Başbakan ve Cumhurbaşkanı arasında değerlendirildi.

ALDATILMA DUYGUSU

Darbe konusunda hükümet ortağı olarak bilmediğinizi düşündüğünüz şeyler oldu mu? Bir aldatılma duygusu yaşadınız mı?

- Ben o günlerde 6 Mart 1995'de yapılacak Gümrük Birliği Ortaklık Konseyi toplantısı öncesinde çok yoğun olarak yurtdışı geziler yapıyordum. Ama nereye gidersem gideyim gelen raporlar bana aktarılıyordu. Benden gizlenen şeyler olduğu yolunda bir izlenimim yok. Benim dışımda birtakım görüşmeler var mıydı bilemem. Burada önem taşıyan darbenin önlenmesi konusunda devletin zirvesinde hiçbir görüş ayrılığı olmamasıdır.

Sizce darbede Türkiye'nin rolü nedir?

- Ferman Demirkol adlı kamu kuruluşu TİKA görevlisi şahıs bu işin içine girmiş. MİT ve Ferman Demirkol kendi inisiyatifleriyle mi içine girmişler bunu bilmiyorum. Bu araştırılmalı. Neden Demirkol işin içine girmiş, mobil telefon oraya nasıl gitmiş? Hepsi ortaya çıkarılmalı. Ben hükümetten ayrıldığım için olayın sonraki gelişiminden bilgim olmadı. Soruşturma açılıp açılmadığını bilmiyorum.

SUSURLUK İLİŞKİSİ

Türk hükümeti karışmadıysa Ferman Demirkol'u Azerbaycan'dan kaçırma gereğini neden duydunuz?

- Ferman Demirkol'un Türkiye'ye getirilmesi, Türkiye'nin prestiji açısından düşünüldü. Bir kamu görevlisinin yabancı ve dost bir ülkede bir darbeye karışması ve bu yüzden yargılanması Türkiye'nin prestiji üzerinde olumsuz etkiler yaratırdı. Bu yüzden Aliyev'in onayıyla Türkiye'ye getirildi.

Sizce darbenin Susurluk çetesiyle bir ilişkisi var mı?

- Bu konuda ne o zaman gelen kriptolarda bilgi vardı, ne de bugün bu konuda ortaya çıkmış bir bağlantı yok. Bir gazetede yayınlanan MİT Raporu'nda ‘1995 Mart ayında Azerbaycan darbesini Çiller'in onayıyla Devlet Bakanı Ayvaz Gökdemir planlamış' deniliyor. Gökdemir iddiasını ilk defa bu raporda görüyorum. Benim o günlerde böyle bir izlenimim olmadı.






Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!