Cumhuriyetin 97'nci yıl dönümü Diyarbakır'da coşkuyla kutlandı

Güncelleme Tarihi:

Cumhuriyetin 97nci yıl dönümü Diyarbakırda coşkuyla kutlandı
Oluşturulma Tarihi: Ekim 29, 2020 12:12

DİYARBAKIR'da, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı'nın 97'nci yıl dönümü düzenlenen törenle coşkuyla kutlandı. Törende konuşan Vali Münir Karaloğlu, cumhuriyetin 'milli vizyon' olduğunu belirterek, 15 Temmuz'da, İdlib'de, Cerablus'ta, Akdeniz'de, Libya'da verilen mücadelenin, Kurtuluş Savaşı'nda verilen mücadelenin kardeşi olduğunu söyledi.

Haberin Devamı

Türkiye Cumhuriyet'inin kuruluşunun 97'nci yıl dönümü kutlamaları, Diyarbakır Valiliği'nce düzenlenen çeşitli etkinliklerle coşkuyla kutlandı. Valilik makamında yapılan törenin ardından kutlamalar, Anıt Park'taki Atatürk Anıtı'nın önündü sürdü. Vali Münir Karaloğlu, 7'nci Kolordu Komutanı Tümgeneral Yılmaz Yıldırım, Cumhuriyet Başsavcısı Ahmet Yavuz, İl Emniyet Müdürü Şükrü Yaman, Jandarma Bölge Komutanı Tuğgeneral Mustafa Başoğlu, Bağlar Belediye Başkanı Hüseyin Beyoğlu, kamu kurum ve kuruluşu temsilcileri, sivil toplum örgütü temsilcileri, askeri yetkililer ve vatandaşların katıldığı tören, saygı duruşunda bulunmasının ardından İstiklal Marşı'nın okunmasıyla devam etti.

'CUMHURİYET MİLLİ VİZYONUMUZDUR'

Koronavirüs önlemleri altında yapılan törende konuşan Vali Münir Karaloğlu, sözlerine Diyarbakırlıların Cumhuriyet Bayramı'nı kutlayarak başladı. Türkiye Cumhuriyeti'nin kolay kurulmadığını anlatan Vali Karaloğlu, 15 Temmuz'da, İdlib'de, Cerablus'ta, Akdeniz'de, Libya'da, dünyanın dört bucağında verilen mücadelenin, Kurtuluş Savaşı'ndaki mücadelenin kardeşi olduğunu ifade etti. Türkiye Cumhuriyeti'nin 'milli vizyon' olduğuna vurgu yapan Vali Karaloğlu, "Türkiye Cumhuriyeti 20'nci yüzyılda milletimizin kurduğu son devlettir. Bu devlet kolay kurulmadı. Bu devleti, alnına kına yakarak çocuğunu cepheye gönderen analarımız kurdu. Okuluna, sınıfına, gençliğine yüz çevirip, vatan için düşman üzerine atılan gençlerimiz kurdu. Ben aç kalayım yeter ki kahramanlarımız doysun diye buğdayını, ekmeğini, yağını askere gönderen çiftçilerimiz kurdu. Sırtında ağırlığınca mermi taşıyan kadınlarımız kurdu. Bu devleti 'canı, cananı, bütün varımı alsın da Hüda, Etmesin tek vatanımdan beni dünyada cüda' diyen dedelerimiz, ninelerimiz, kahramanlarımız kurdu. Fikri, düşüncesi, etnik kimliği, mezhebi hiçbir ayrım gözetmeden vatan için bir olanlar, birlik olanlar kurdu cumhuriyetimizi. İmkansızlıklar içinde bize yaşamaktan onur duyduğumuz bir devlet, bir cumhuriyet bıraktılar. Bugün alnımız açık, başımız dik, hak davamızı savunuyorsak, bugün mazlum milletlerin sesi olan bir devletimiz varsa, cumhuriyetimizi kuran milli ruh, milli şuur, milli duruş sayesindedir. Yegane kalemiz bu ruhtur. Bu ruhun ve şuurun yenemeyeceği düşman ve aşamayacağı engel yoktur. Cumhuriyet milli vizyonumuzdur. 15 Temmuz'da, İdlib'de, Cerablus'ta, Akdeniz'de, Libya'da, dünyanın dört bucağında verdiğimiz mücadele, Kurtuluş Savaşı'nda verdiğimiz mücadelenin kardeşidir. Var olma irademizin teyididir. O gün ne kadar kararlıysak bugün o kadar kararlıyız. O gün imkansız yoktu, bugün de yok" dedi.

BAKMADAN GEÇME!