Cumhurbaşkanı Yardımcısı Oktay'dan KKTC'deki 'Kur'an kursları' kararına tepki! 'Devlet, herkesin din ve vicdan hürriyetini temin etmek durumundadır'

Güncelleme Tarihi:

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Oktaydan KKTCdeki Kuran kursları kararına tepki Devlet, herkesin din ve vicdan hürriyetini temin etmek durumundadır
Oluşturulma Tarihi: Nisan 17, 2021 01:41

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Anayasa Mahkemesi’nin aldığı Kur’an kursları kararına tepki göstererek "Devlet gerekli gözetim ve denetimi sağlayarak herkesin din ve vicdan hürriyetini temin etmek durumundadır" açıklamasında bulundu.

Haberin Devamı

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, KKTC Anayasa Mahkemesinin ’Kur’an kurslarını kapatma’ kararına yaptığı yazılı açıklama ile tepki gösterdi. Oktay, açıklamasında "KKTC’de Anayasa Mahkemesi’nin din eğitimine ilişkin aldığı karar, içinde bulunduğumuz Ramazan ayında özellikle vicdanları yaralamıştır. Sayın Cumhurbaşkanımızın direktifleri çerçevesinde KKTC Cumhurbaşkanı Sayın Ersin Tatar ve KKTC Başbakanı Sayın Ersan Saner ile telefon görüşmeleri gerçekleştirerek alınan bu kararı ve sonrasında yapılabilecek düzenlemeleri değerlendirdik. Dışişleri Bakanımız da bugün gerçekleştirdiği KKTC ziyareti çerçevesinde konuyla ilgili değerlendirmelere devam etmiştir. Devlet gerekli gözetim ve denetimi sağlayarak herkesin din ve vicdan hürriyetini temin etmek durumundadır. Millet egemenliğine dayanan mahkemelerin kararlarında milletin din ve vicdan özgürlüğünü yaralayacak hükümlerden kaçınması gerekir" dedi.

’DİN EĞİTİMİNDE ’DENETİM VE GÖZETİM HAKKI BULUNMUYOR’ DEMEK KABUL EDİLEMEZ’

Oktay, Diyanet İşleri Başkanlığı’nın Kur’an ve din eğitim modelini KKTC ile paylaşmaya hazır olduklarını belirterek, "KKTC’de Din İşleri Dairesinin hukuki statüsüne dair bir değerlendirmeden yola çıkarak din eğitimi konusunda ’denetim ve gözetim’ hakkı bulunmuyor’ demek ve bu yapıyı yetkisiz kılmak kabul edilemez. Ülkemizde olduğu gibi nasıl Diyanet Işleri Başkanlığı devletin gözetim ve denetimi dahilinde din eğitimi verebiliyorsa KKTC’de de Din İşleri Dairesi’nin bunu yapabilmesi kadar doğal bir şey olamaz. Biz, diğer pek çok alanda olduğu gibi Diyanet İşleri Başkanlığımızın Kur’an ve din eğitimi, yönetim ve denetim altyapısını, çalışma usul ve esaslarını da örnek bir model olarak KKTC ile paylaşmaya hazırız. Türkiye, geçmişte bu gibi Laiklik kisvesi altında vicdanı yaralayan yaklaşımlarla uzun yıllarını kaybetmiş ve Cumhurbaşkanımız liderliğinde bunları geçmişte bırakmıştır" ifadelerini kaydetti.

’BÖYLE GÜNDEMLERLE KAYBEDECEK VAKTİMİZ YOKTUR’

Oktay, din ve vicdan özgürlüğünün en temel insan haklarından olduğunu belirterek açıklamasını şöyle sürdürdü:

"Din ve vicdan özgürlüğü en temel insan haklarından birisidir ve Laiklik ilkesi bu hakkın kullanılmasına asla engel değildir. Laiklik bireyin din ve vicdan hürriyetinin bir güvencesidir. Laiklik ilkesini, kısıtlayıcı ve baskılayıcı bir şekilde yorumlayarak, inanca zulüm aracı haline getirilecek bir yola girilmemelidir. KKTC’nin kuruluş ruhuna, Kıbrıs Türk Halkının yapısına ve milletin ruhuna hiçbir şekilde uymayan anlayışlara geçit verilmeyecektir. Ayrıca Doğu Akdeniz’de haklı mücadelemizin devam ettiği bu süreçte ve 5+BM toplantısı arifesinde böyle gündemlerle kaybedecek vaktimiz yoktur. Kıbrıs Türk Halkına baskı uygulayanları ve zulmedenleri ne yazık ki sevindiren bu kararın uygulamada Kıbrıs Türk Halkının inanç özgürlüğünü ve iradesini dikkate alan bir şekilde düzenleneceğine inanıyorum. Atılan adımlar çerçevesinde kurslar açık kalacaktır ancak bu yeterli değildir. Bu sorunu kökten çözecek yasal düzenlemelerin yapılarak KKTC’de din ve vicdan özgürlüğünün garanti altına alınmasını önemsiyoruz ve takipçisi olacağız."

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!