Çocuğunuz 2 yaşından itibaren sadece yürümek ya da konuşmakla yetinmiyor, kendi bildiğini okuyor, öfke nöbetlerine giriyorsa şaşırmayın, aslında o size karşı ''kişilik savaşı'' veriyor.Özel Acıbadem Hastanesi Kadıköy'den psikolog Penbe Yazıcı, çocukların 2 yaşında ''kişilik savaşı''yaşadığını vurgulayarak, ''2 yaş dönemi, çocuk gelişiminin en önemli ve en zor devresidir. Sık sık yaşanan öfke nöbetleri, anne ve babalara zor anlar yaşatır'' dedi.  Her yaşın ayrı zorluğu bulunduğuna işaret eden Yazıcı, şunları söyledi:  ''Çocuklarda, 'özerlik dönemi' diye adlandırılan 12-36 aylar arasında önemli değişiklikler gözlenir. Özellikle 2 yaşla birlikte çocuklar sadece yürümekle, konuşmakla yetinmez, kendi bildiklerini okurlar. Sinirlenip ağlar ve öfke nöbetlerine kapılırlar. Bu noktada aileler ne yapacaklarını şaşırırlar. Ancak bu dönemdeki tepkiler doğaldır.''  İki yaşına kadar edilgen, bağımlı ve güçsüz olan çocuğun, yürüme ve konuşmanın başlamasıyla kendini ifade etmenin yollarını ararken sosyalleşmenin de adımlarını attığını anlatan Yazıcı, şöyle devam etti:  ''Sosyalleşmeye çalışırken de, kendilerinde öfkeyi oluşturacak yıkanma, baskılı tuvalet eğitimi,
yemek yeme ya da oyuncağın elinden alınması gibi uyaranlarla karşılaşırlar. Bu da onlarda öfke nöbetlerine yol açar. Unutulmamalı ki, bu yaÅŸta çocuÄŸun öfkesi, sosyal çevreye uyum çabalarının da bir parçasıdır.''     AÄ°LELERE ÖNERÄ°LER    Ailelerin 2 yaÅŸ sonrası kendilerini nelerin beklediÄŸini bilmeleri gerektiÄŸini kaydeden psikolog Penbe Yazıcı, ''Sebepleri bildikten ve gerekli önlemleri aldıktan sonra, 2 yaÅŸ dönemini atlatmak aslında hiç zor deÄŸil'' diye konuÅŸtu.  Anne-baba ve çocuk arasında ilk çekiÅŸmelerin yaÅŸandığı bu dönemde dengeli ve tutarlı davranışların önemine dikkati çeken Yazıcı, ÅŸu önerilerde bulundu:  ''Her ÅŸeyden önce anne-baba bu olumsuz tutum ve hırçınlıkların geçici bir durum olduÄŸunu bilerek sabırlı davranmalı, çocuÄŸu katı bir düzene zorlamadan, soÄŸukkanlı biçimde onunla gereksiz çekiÅŸmelere girmeden ilgisini oyunlara yönlendirmeli. ÇocuÄŸu korkutmamalı, öfkeyi dindirmek için her istediÄŸini yapmaktan kaçınmalı, davranışla uyumlu olmayan gereksiz cezalar uygulamamalı. ÇocuÄŸun öfkeli davranışları anne-babanın öfkesine yol açmamalı. DoÄŸru olan, çocuÄŸun yanından çıkmak, sakinleÅŸene kadar yalnız bırakmak, daha sonra yanına gelmektir. Her türlü öfkesini kısıtlarsak, bu kez öfkeyi kendine yönelten çocuk kendini ısırmaya, saçlarını koparmaya yani kendine zarar vermeye baÅŸlar.''Â
button