Güncelleme Tarihi:
“Yönetmenliğini Barış Pirhasan'ın yaptığı, başrollerini Cem Özer ile Nurgül Yeşilçay'ın paylaştığı ‘Adem'in Trenleri’ filminin galası yapıldı” haberi ise iki basamak yukarıda, 11’inci sıradaydı. Demek ki AA editörü tarafından Irak’taki patlamadan ve 12’si çocuk 18 kişinin ölümünden daha önemli bir haber olarak değerlendirilmiş.
Ramadi’deki patlama haberi geç geldi (AA mesela gece 23.41’de yayına vermiş) ve sonradan Iraklı ve Amerikalı yetkikiler doğrulamakta tereddüt ettiler.
Yine de…
“Ramadi’de bir patlama meydana geldi. 18 çocuk öldü” haberi, benim gazeteye gidemediğim için yetindiğim 12 gazeteden sadece Yeni Şafak’ta birinci sayfadan verilmişti. (O da ‘Şiiler Sünniler’i öldürüyor’ demeye getiriyordu.)
Hürriyet’in birinci sayfasında ‘Koç Ailesi fok Badem’i ziyarete gitti’ haberi vardı.
Milliyet’in birinci sayfasındaki bir haber ‘kırmızı eti azalttık ekmeğe devam’ diyordu.
Sabah, ‘Yeşim Salkım’ın son aşkının kuaförü olduğunu’ sürmanşetten duyuruyordu.
Vatan ise okurlarına “iddialı kıyafetleri ve sempatik tavırlarıyla dikkat çeken’ Ebru Akel’in bir dergiye ‘dobra dobra’ konuştuğu” müjdesini veriyordu.
Hayır, hayır… AA’yı ve gazeteci meslektaşımı suçlamıyorum. Daha önce burada itiraf ettim:
Benim Hürriyet’in dış haberlerinden sorumlu olduğun dönemde de bu böyleydi: mesela bir Amerikalı bir okul baskınında ölürse Hürriyet’e haber olur, ama haber olmak için en az 100 Endonezyalı’nın yahut Bengladeşlinin boğulması gerekirdi.
Hayır, maksadım gazetecileri eleştirmek değil.
Diyeceğim… ŞİDDET, BOMBALAR VE ÇOCUK ÖLÜMLERİ BİLE KANIKSANABİLİR!
Bir de - yeri gelmişken - bir yerde okudum, milliyetçi Japonlar - ki bildiğim epey milliyetçidir Japonlar - Ortadoğu’daki bu ‘intihar saldırganları’na kamikaze denmesine içerliyorlarmış meğer.
‘İntihar saldırısı’ denilen kavramı (ve kalleşliği) Ortadoğu’ya sokan Japonlar olsa da…
(Prof. Jean-Pierre Filiu ile yapılan röportajı tercüme edip size de okutturacağım yarın.)