Çiller'in kefili olmayız

Güncelleme Tarihi:

Çillerin kefili olmayız
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 19, 1997 00:00

Haberin Devamı

RP Genel Başkan Yardımcısı Abdullah Gül, hakkında ‘‘casusluk'' iddiasıyla soruşturma açılan DYP Lideri Tansu Çiller'e, RP yönetiminin ‘‘sahip çıkan'' tavrının aksine mesafeli bir tavır sergiledi ve ‘‘Biz hiç kimsenin şahsi şeyinin kefili olamayız'' dedi. Gül, kimseye vefa duygusu içinde olmadıklarını da belirterek, ‘‘Ancak, ortaklık yaptığımız, iyi kötü ülkeye hizmet ettiğimiz bir kişinin kuyusunu da kazmayız, ortaklığın gerektirdiği şekilde davranırız'' diye konuştu.

Çiller ile beraber çalışmış bir kişi olarak, hakkındaki bu suçlamaların kendisini son derece rahatsız ettiğini ifade eden Gül, şunları söyledi: ‘‘Bana göre bu suçlama konjonktürel. Çünkü, zamanında beraber çalışılmış, kol kola olunmuş, teröre karşı beraber mücadele etmişler ve bu nedenle birbirleriyle övünmüşler. O iddialar, ortaya atanlarca o zaman da bilinmiyor muydu?''

Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'i de bu konuda suçlayan Gül, ‘‘Tansu Hanım'ı Türk politikasına kim tanıttı? DYP'ye kim taşıdı? Süleyman Bey yapmadı mı? Eğer bir hesap sorulacaksa onu bu şekilde otoriteye hâkim olan mevkiye getirenlerden sormak lazım. O zaman Tansu Hanım için büyük mücadele verenlere, siz getirdiniz, siz koydunuz demek lazım'' dedi.

ORDUYA SUÇLAMA

Gül, Türkiye'yi sarsan ‘‘Köstebek‘‘ skandalında Genelkurmay'ı hedef alan sert bir çıkış da yaparak, eski polis şefi Bülent Orakoğlu'nu tutuklayıp, eski ortakları Tansu Çiller ve Meral Akşener hakkında soruşturma başlatan Askeri Mahkemeyi, 12 Mart ve 12 Eylül'ün ünlü sıkıyönetim mahkemelerine benzetti. ‘‘Köstebek'' skandalının en önemli ismi Orakoğlu'nun tutuklanmasına ilişkin de, ‘‘Orakoğlu'nun tutuklanmasında hukuki zorlama var. Çünkü, casusluk için yabancı bir ülkeyle ilişkili olması gerekiyor. Onun için bu, ileride çok tartışılır'' diyen Gül, Askeri Mahkemelerin, sivil mahkemelerin verdiği güveni vermesinin zor olduğunu savundu.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!