CIA timlerine ve U-2 casus uçaklarına Ecevit izin verdi

Güncelleme Tarihi:

CIA timlerine ve U-2 casus uçaklarına Ecevit izin verdi
OluÅŸturulma Tarihi: Eylül 18, 2003 00:00

BaÅŸbakan Ecevit, seçimlerden 1 ay önce Genelkurmay ve DışiÅŸleri'ne yazılı bir talimat vererek, Amerikalılarla Irak konusunda detaylı görüşmelere baÅŸlanmasını istedi.Ecevit'in bu talimatının ardından CIA timlerinin Irak'a giriÅŸlerine izin verildi. U-2 uçaklarının Türk hava sahasından Irak'a geçiÅŸleri de saÄŸlandı. Türkiye'nin 2002 sonbaharında tek bir gündem maddesi vardı: YaklaÅŸan 3 Kasım seçimleri...Partiler meydanlarda kıyasıya bir seçim mücadelesine giriÅŸirken, Türkiye ile ABD arasında Irak'a iliÅŸkin savaÅŸ hazırlıkları kamuoyunun gözünden uzak bir ÅŸekilde sessizce ilerlemekteydi.Wolfowitz'in temmuz ayının ortasında yaptığı Ankara ziyaretinin en önemli sonucu, iki ülkenin bürokrasilerinin ‘‘baÄŸlayıcı bir taahhüt içermeden’’ savaÅŸ hazırlıkları için teknik düzeydeki çalışmalara baÅŸlamaları yolunda varılan mutabakat olmuÅŸtu.DışiÅŸleri Bakanlığı MüsteÅŸarı Büyükelçi UÄŸur Ziyal'ın aÄŸustosun son haftasındaki Washington ziyareti, bu sürecin ilk önemli adımıydı.ZÄ°YAL'Ä°N KARÅžISINDA CHENEY'NÄ°N TORUNUZiyal, bu ziyareti sırasında Wolfowitz'le bir araya gelecek, ayrıca o sırada Wyoming'deki evinde tatilde olan ABD BaÅŸkan Yardımcısı Dick Cheney ile video konferans üzerinden konuÅŸacaktı.KonuÅŸma sırasında komik bir olay da yaÅŸandı. O sırada evde olan Cheney'nin torunu, dedesinin kucağına tırmandı. Büyükelçi Ziyal, birden karşısında Cheney'nin torununu buldu.Cheney'nin, torunuyla baÅŸ edip kucağından uzaklaÅŸtırmasından sonra görüşmeye devam edildi.Ziyal'in bu gezisinin en önemli sonucu, Amerikan tarafının Irak'la ilgili olarak Türkiye'de asker konuÅŸlandırmak, bu çerçevede yığınaklanma bölgeleri kurmak, ayrıca havaalanı ve limanlardan da yararlanmayı istedikleri mesajını vermesiydi. Wolfowitz'in temmuz ziyaretinde yalnızca Türkiye'nin ilke olarak desteÄŸi sorulmuÅŸ, ancak Amerikan talepleri somut bir ÅŸekilde masaya konmamıştı. Ziyal'in gezisinde ise bir adım ileri gidilerek bu talepler ilk kez sözlü olarak Türk tarafına iletiliyordu.SAVAÅž PLANLARI ÖNCE 3 TÃœRK'E AÇIKLANDI Ziyal ve Washington Büyükelçisi Faruk LoÄŸoÄŸlu, Pentagon'a gittiklerinde kendileri için hazırlanan özel bir program çerçevesinde Irak savaşına iliÅŸkin bir brifinge de katıldılar. Brifingde ABD'nin Irak'a dönük savaÅŸ planları, olabilecek bütün açıklığıyla anlatıldı. Türk heyeti, brifing bittikten sonra Amerikan tarafına ÅŸu soruyu yöneltme ihtiyacını duydu:‘‘Hazırlıklarınızı öğrendik. Peki savaÅŸ sonrası için ne düşünüyorsunuz?’’Brifingi veren Amerikalı askerler bu soruya bir yanıt veremediler. Ziyal'in ziyaretini izleyen haftalar içinde Türkiye'deki seçim kampanyası kızışırken, Amerikan talepleri de yavaÅŸ yavaÅŸ somutlaÅŸmaya baÅŸladı. ÖrneÄŸin, DışiÅŸleri Bakanı Şükrü Gürel'in eylül ayının sonunda yaptığı ve çok özel bir karşılama gördüğü Washington ziyaretinin en önemli konularından biri yine Irak'tı. O tarihlerde Washington'a gelen Türk DışiÅŸleri ve Genelkurmay heyetlerine Pentagon'da brifing verilmesi ádet haline gelmiÅŸti. Nitekim, DışiÅŸleri Bakanı Gürel için de benzer bir brifing düzenlendi. Brifing sırasında duvardaki yansıda, savaÅŸ planları bu kez Irak haritası üzerinde ayrıntılı bir ÅŸekilde gösterildi.ABD BÄ°RLÄ°KLERÄ°NÄ°N MERKEZÄ° DÄ°YARBAKIR Yansıdaki grafiklerde Türkiye sınırı üzerinden kuzey cephesi açılıyor, Amerikan askerleri Türkiye'den geçerek Irak'a giriyorlardı. GrafiÄŸe bakılırsa, Amerikan birliklerinin karargáh merkezi Diyarbakır olacaktı.Keza, yine eylül ayı içinde IMF toplantıları için Washington'a giden Hazine Bakanı Masum Türker'e ABD Hazinesi tarafından Türk ekonomisinin muhtemel bir savaÅŸta uÄŸrayacağı zararları karşılamak için bir yardım paketi üzerinde çalışıldığı bildirilecekti.Bu arada, gerek Genelkurmay gerek DışiÅŸleri, savaÅŸ halinde Türkiye'nin Kuzey Irak'taki konumunun ne olacağı sorusuyla meÅŸguldüler.ABD DışiÅŸleri Bakan Yardımcısı Elizabeth Jones, 30 Eylül tarihinde Ankara'yı ziyaret ederken Genelkurmay karargáhına da uÄŸrayarak, asker kesimin Irak'a iliÅŸkin nabzını yoklamış ve ÅŸu soruya muhatap olmuÅŸtu:‘‘Muhtemel bir savaÅŸta Türkiye 1991'de olduÄŸu gibi güneyden gelebilecek bir göç dalgasına karşı önlem almak durumundadır. Bu amaçla sınır boyunca bir güvenlik koridorunun kurulmasının yararlı olacağını düşünüyoruz. Amerikan tarafı, bu yaklaşımı nasıl karşılayacaktır?’’CIA ve ÖZEL TÄ°MÄ°N SIZDIÄžI GECE SAVAÅž BAÅžLADIEkim ayında gelen Amerikan talepleri içinde iki hassas konu vardı. Bunlardan biri, CIA ve Özel Harekát birimlerinin Türk sınırından Kuzey Irak'a sızması yönündeki talepti.Bu timler Kuzey Irak Ä°tibat Unsurları (Northern Iraq Liason Units) olarak adlandırılıyordu. NILE unsurları Kuzey Irak'a sızarak Amerikan iÅŸgal kuvvetlerinin harekát planları ve bombalama hedefleriyle ilgili ‘‘arazi çalışması’’ yapacaklardı. NILE unsurlarının bir diÄŸer gizli görevi, Irak ordusu ile önceden temas kurarak, muhtemel bir savaÅŸta ordunun çözülmesi için firarları teÅŸvik etmekti. DiÄŸer Amerikan talebi ise U-2 casus uçaklarının Türk hava sahasını kullanarak Irak'a geçiÅŸ yapmalarına izin verilmesini içeriyordu. U-2'ler oldukça hassas bir konuydu. Türkiye, 1991'de Körfez Savaşı sırasında benzer bir talebe izin vermekle birlikte bu uçaklar sıkça planlı rotalarının dışına çıktıkları için bu izin sonradan kaldırılmıştı. BaÅŸbakan Ecevit hiç vakit geçirmeden bu onayı verdi. Böylece Irak Savaşı'ndan altı ay önce, ekim ayında ilk CIA ve Amerikan özel timleri Türk sınırını geçerek Kuzey Irak'a giriyordu. Aynı gece efsanevi U-2 uçakları da Türkiye üzerinden Irak semalarına geçiyordu. Ayrıca, Kuzeyden KeÅŸif Harekátı çerçevesinde Ä°ncirlik üssünden havalanıp Irak hava sahasına giren ABD savaÅŸ uçakları üzerindeki sınırlamalar da gevÅŸetildi. Irak Savaşı belki de o gece baÅŸlıyordu.ABD ile görüşün ama taahhütte bulunmayınEylül ayında Amerika'nın Türkiye'ye dönük hassas bir talebi daha oldu. ABD Avrupa Kuvvetleri Komutan Yardımcısı Orgeneral Fulford, Genelkurmay Ä°kinci BaÅŸkanı Orgeneral YaÅŸar Büyükanıt'a bir mektup göndererek, Kuzeyden KeÅŸif Harekátı kapsamında gece ve hafta sonu uçuÅŸlarına da izin verilmesini istedi. ABD tarafından gelen askeri taleplerin ardı arkası gelmiyordu. Genelkurmay BaÅŸkanlığı, 16 Eylül’de BaÅŸbakanlığa bir yazı gönderip, muhtelif ABD taleplerine nasıl karşılık verileceÄŸini sordu. BaÅŸbakan Ecevit, saÄŸlık sorunları nedeniyle seçim kampanyasını çok sınırlı yürütebilirken, Genelkurmay'ın direktif talebine yanıtını, 3 hafta sonra 7 Ekim’de gönderdi. Ecevit, bu yazısında ABD ile Türkiye arasında Irak'a yönelik DışiÅŸleri bakanlıkları ve askeri yetkililer arasında ‘‘ABD talepleri karşısında taahhütte bulunmamak’’ koÅŸulu ile ‘‘detaylı görüşmeler’’ yapılmasına yetki veriyordu. Aynı yazıda, ABD ile yürütülecek görüşmeler çerçevesinde Kuzey Irak'ta güvenlik koridorunun oluÅŸturulması konusundaki çalışmalara baÅŸlanması talimatı da yer alıyordu. Bu talimat, BaÅŸbakan Ecevit'in seçimden bir ay kadar önce ABD'ye yaptığı en önemli jesti gösteriyordu.Gizli listedeki ilk rakam: 90 bin askerÄ°lginçtir ki, ABD'nin resmi taleplerini Türk hükümetinin önüne koyması bu direktiften tam 3 gün sonrasına rastladı. ABD, seçim sonucunu beklemek yerine taleplerini geçiÅŸ döneminde kayda geçirmeyi tercih etmiÅŸti. ABD'nin Avrupa Kuvvetleri Komutanlığı tarafından 10 Ekim tarihinde Genelkurmay BaÅŸkanlığı'na gönderilen bir mektupta, Irak harekátına iliÅŸkin talepler ayrıntılı bir ÅŸekilde sıralanıyordu. Listeye göre, Türkiye'de konuÅŸlandırılacak ve Türkiye üzerinden Irak'a geçirilecek ABD birliklerinin sayısı kabaca 90 bin dolayındaydı. Düzinelerce havaalanı ile bir dizi limanın kullanımı, hava koridorlarının açılması, talep listesinin en önemli kalemleriydi.MUAMMA: TRABZON VE SAMSUN LÄ°MANIKaradeniz kıyısındaki Samsun ve Trabzon limanları da listedeydi. Irak sınırından 700-800 kilometre uzaklıktaki bu limanların askeri harekátla iliÅŸkisi Türk karar vericiler için bir muamma olarak kaldı. Özkök 3 Kasım’da oyunu kullanıp Tampa’ya uçtuEcevit'in ABD ile görüşmelere geçilmesi talimatının bir diÄŸer önemli sonucu Genelkurmay BaÅŸkanı Orgeneral Hilmi Özkök'ün kasım ayının ilk haftasında ABD'yi ziyaret etmesiydi.Orgeneral Özkök, Washington'da deyim yerindeyse önüne kırmızı halı serilerek karşılandı. Temasları askeri çevrelerle sınırlı kalmadı. ABD BaÅŸkan Yardımcısı Dick Cheney de Orgeneral Özkök'le görüşmek istedi. Orgeneral Özkök, Washington'da ABD Genelkurmay BaÅŸkanı Myers ile görüştükten sonra Florida eyaletindeki Tampa'ya gitti.Tampa, Irak harekátını gerçekleÅŸtirecek olan Merkez Komutanlığı'nın (Central Command) karargáhının bulunduÄŸu ÅŸehirdi.PAÅžA’NIN ZÄ°YARETÄ°NÄ°N ZAMANLAMASI ÖNEMLÄ°YDÄ°Tampa'daki karargáhta o günlerde Irak'a dönük savaÅŸ planlarıyla ilgili hummalı bir faaliyet yürümekteydi.En önemlisi Orgeneral Özkök'ün ziyaretinin zamanlamasıydı. Genelkurmay BaÅŸkanı, 3 Kasım tarihinde oyunu kullandıktan sonra 4 Kasım tarihinde ABD'ye uçtu.Bu ziyaretin anlamı, askeri bürokrasinin seçim sonucu ne olursa olsun, Babakan Ecevit'ten aldığı direktife dayanarak ABD'nin Irak'la ilgili hazırlıklarına olan taahhüdü göstermesiydi.ABD ve Türk özel timleri az kalsın birbirlerine silah çekiyorlardı...NILE timlerinin Irak'taki faaliyetleri ilk günden itibaren büyük bir sancıya yol açtı. Bu ekiplerin bölgedeki Türk özel harekát timleriyle birlikte çalışmaları öngörülmüştü. Ancak CIA ekipleri kendi baÅŸlarına hareket ediyorlar, sıkça Kuzey Iraklı Kürtlerle görüşüyorlardı. Bu durum da Ankara'da rahatsızlık yaratıyordu. NILE timleriyle Türk özel harekátçılarının uyum saÄŸlamalarında da ciddi sıkıntılar yaÅŸanıyordu.Tartışmalar, sürtüşmeler birbirini izliyor, iki tarafın askerleri ve istihbaratçıları arasında sahadaki iÅŸbirliÄŸinde yaÅŸanan sorunlar ciddi bir güvensizliÄŸe yol açıyordu.Kuzey Irak'ta neredeyse tarafların birbirlerine silah çekecekleri bir psikolojik gerilim yaÅŸanıyordu.NOTYazı dizisinde yer alan konularla ilgili açıklamalar, dizinin sonunda yayınlanacaktır. Ayrıca tartışmaya katkıda bulunmak isteyenler de, görüşlerini açıklayabilirler.Â
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!