CHP: TBMM'de cemevi değil, cemevine güvence istiyor

CHP'li Gülçiçek, Parlamentoda düzenlediği basın toplantısında, TBMM Başkanı Bülent Arınç'ın, “Meclis'te cemevi açılsın diye bir talep gelmedi...” yönündeki sözlerini değerlendirdi. Arınç'ın sözlerinin, “Türk milleti için talihsizlik” olduğunu savunan Gülçiçek, Arınç'ın, “çelişki ve yanılgılarına kılıf aradığını, 80 yıllık demokratik, laik devlet birikiminden geriye kalanları yok etme niyetine, Alevileri de ortak ya da alet etmek istediğini” öne sürdü.

Gülçiçek, “Arınç'ın söyledikleri, samimi olmamasının dışında yasal, meşru, adil ve eşitlikçi değildir” dedi. Gülçiçek, bu davranışın, dini siyaseten kullanma hastalığının ve laik devlet karşıtlığının yeni bir yansıması olduğunu da iddia etti.
Ali Rıza Gülçiçek, “TBMM'yi hilafet makamına çevirmek isteyen talihsiz ve tehlikeli niyet nedeniyle AKP yetkililerine bir kez daha anımsatmak isteriz ki Alevi yurttaşların, böyle bir istemleri yoktur, olmayacaktır” diye konuştu.

AKP'li Sultanbeyli Belediye Başkanlığı ekiplerinin, Pir Sultan Abdal Kültür Derneği'nin yaptırdığı cemevi inşaatını durduğunu söyleyen Gülçiçek, “bir yandan cemevi yıkan, diğer yandan TBMM'ye cemevi öneren AK Parti'nin, gerçek yüzünü ortaya koyduğunu” ifade etti.

“ARINÇ, MERHEM OLMAK İSTİYORSA”

Milyonlarca Alevi'nin, TBMM'de cemevi değil, ibadethaneleri olan cemevlerine yasal güvence istediğini vurgulayan Gülçiçek, bu konuyla ilgili daha önce bir yasa teklifi sunduklarını anımsattı.

“Arınç, Alevi yurttaşların bin yıldan bu yana kanayan yarasına gerçekten merhem olmak istiyorsa, söz konusu bu yasa teklifinin gündeme alınmasını ve yasalaşmasını destekleyerek, içtenliğini gösterip, ülkemizi bu ayıptan kurtarmalıdır” diyen Gülçiçek, şöyle devam etti:�

“Bu içtenliği göstermeyecekse de boş laflarla gölge etmemelidir. Aleviler, türban, haç, sarık, tesettür ve benzeri inançsal işaretlerin kamusal alana sokulmasını, devletin zorunlu din eğitimi vermesini, laik devlet karşıtlığı saymakta; laiklik ilkesi gereğince bu ve benzeri taleplerden uzak durmaktadır.  Bir hukukçu olarak yasaları işine geldiği gibi yorumlama alışkanlığı olan Sayın Arınç'a, Anayasayı yeniden okumasını ve onu mutlaka hazmetmesini tavsiye ediyoruz. Anayasanın başlangıç hükümlerinde 'laiklik ilkesinin gereği olarak kutsal din duygularının, devlet işlerine ve politikaya kesinlikle karıştırılamayacağı...' emredilmektedir. Sayın Arınç ve arkadaşları ise bu anayasal ilkeyi hep çiğnemektedir. Arınç'ı, üzerinde oturduğu Atatürk'ün mirasına karşı özenli olmaya davet ediyoruz.”