Cesuryürek çılgınlığı

Bugünlerde sinemalarda iki kült film adayı var: Star Wars ve Blair Witch Project. Bu yapıtların kült sıfatı kazanıp kazanmayacağını zaman gösterecek. Ancak bir film var ki gösterime girdiği 1995'ten bu yana kendi özel izleyci kitlesini oluşturdu. ‘‘Braveheart/ Cesuryürek’’ bu yüzden belli sinemalarda tekrar tekrar gösterime giriyor. Ve salon sahiplerinin yüzünü kara çıkarmıyor. Ölü sezon olsun olmasın belli bir gişe başarısını garanti ediyor.

Mel Gibson'ın yönetiği ve başrolünü oynadığı ‘‘Cesuryürek/Braveheart’’ filmi Türkiye'de 22 Eylül 1995'te gösterime girdi. Uzun süre aralıksız gösterimde kaldı. Hatta Ankara Derya Sineması'nın panolarında 57 hafta boyunca Braveheart afişleri asılıydı! Daha sonra belli aralıklarla tekrar tekrar gösterime girdi. Halen, Özen Film yetkililerince ve filmin fanatiklerinince ‘‘Cesuryürek Sinemaları’’ olarak anılan salonlarda gösterimde. Filmin hayranları bu salonları öğrendikleri anda sinemaya koşuyor.

Cesuryürek çılgınlığının sayılarla ifadesi şöyle: 22 Eylül 1995 ve 7 Ekim 1999 tarihleri arasında Türkiye'de 1 milyon 101 bin 21 kişi bu filmi izledi. Gişelere bu filmin biletleri için 268 milyar 769 milyon lira bırakıldı. Çevrildikten sonra dört yıl sonra sadece iki salonda gösterilmesine karşın 1-7 ekim 1999 tarihlerinde 779 kişi bu filmi izledi. Özen Film yetkililerine göre bu, o hafta gösterime giren bir çok filmden daha iyi bir sayı.

Bu haber yazıldığı sırada film Kadıköy Hakan ve İzmir Sema sinemalarında gösteriliyordu. Kadıköy Hakan Sineması Müdürü Veysel Kaçmaz neden Cesüryürek'i gösterdiklerini ve seyirciye ilişkin izlenimleri şöyle anlatıyor: ‘‘Sinema salonlarında işler pek iyi gitmiyor. Depremin etkileri hálá sürüyor. İnsanlar kapalı yerlere girmekten korkuyor. Onca reklama rağmen Star Wars bile beklenildiği kadar iyi iş yapmıyor. Biz tek bir firmaya bağlı olduğumuz için şu sıralarda yeni film çıkmıyor. Oysa Braveheart tanıtımı pek yapılmayan isimsiz bir çok filmden daha iyi iş yapıyor. Seyircinin çoğu filmi daha önce görenler. Ben beşinci kez gelenleri gördüm. Gelenler çoğu genç, üniversite öğrencisi.’’

Özellikle yaz döneminde aylarca Cesuryürek gösteren sinemalaradan biri de Beyoğlu Lale. Müdür Fikret Avşar da Braveheartın özel bir seyircisi olduğu görüşünde: ‘‘Bazen elimizdeki yeni filmler ondan daha iyi iş yapmıyor. Yeni filmlere ilk haftasında 200 kişi geliyorsa, buna her hafta 150 kişi geliyor. Aynı seyirciyi iki gün üst üste gördüğümüz oluyor. Birisinin onbirinci gelşiymiş. 4-5 kere izledikten sonra filme aşık olmuş. ‘‘Her gün görmeden yapamıyorum’’ diyor! İzleyiciler genelde üniversite bitirmiş iş-güç sahibi gençler ve onlardan daha çok orta yaşlılar. Bu tip ilgiyi ‘‘Titanic’’ ve ‘‘Kurtlarla Dans’’ta gördük.’’

Terapi niyetine

Braveheart'ı dokuz kez izledim. Film şarj cihazı gibi. Salondan çıktıktan sonra kendimi çok iyi hissediyorum. Çoğu zaman terapi niyetine gidiyorum. Görüntü ve müzik çok güzel. Özdeşleşmesi kolay keyifli bir karekter var. Filmin kahramanı sıradan bir adamken doğru yerde, doğru zamanda sıradan bir insanın yapacağı bir şeyi yaptığı için kahraman oluyor. Filmin en sevdiğim sahnesi beşinci dakikada başlıyor. Murron'un (büyüyünce Wallace'ın aşık olacağı kadın) Wallace'a babasının cenaze töreninde çiçek vermesi. Yönetmen kızın çocuk haline seni aşık ediyor. O kız büyüyüp Wallace'la evlendikten ve ikisi de çok mutluyken birdenbire, gerçek hayatta olduğu gibi, şak diye ölüveriyor. Filmlerde bu kadar beklenmedik ölümler olmaz. O anda kahramanla özdeşleşme tamamlanıyor. O çiçeğin verildiği 5'inci dakika itibariyle ağlamaya başlıyorum ve filmin sonuna kadar ağlıyorum.

Polat Doğru (25) Eğitim Danışmanı

Hellal olsun Wallace’a

Filmi sinemada evdeki bilgisayarımda sekiz kez izledim. Müziklerini de çok sık dinlerim. Doğal bir film. Temiz duygular iyi oyuncularla aktarılıyor. Doğa çok güzel. Filmin gerçek yaşanmış olayları anlatması da insanı etkiliyor. Görüntüler çok güzel. Bütün sahneleri seviyorum. Ama özellikle sevdiğim iki sahne var. Wallace karısı öldükten sonra mezarı başında diz çökmüşken, kızın babası geliyor. Titreyen elleriyle Wallace'ı öldüreceğini sanıyorsunuz. Son anda vazgeçip Wallace'ın kafasına şefkatle dokunuyor. Bir de karısının çocukken Wallace'e babasının cenazesinde çiçek verişi çok etkileyici bir sahne. Ayrıca savaş sahneleri harika. Araştırmadım ama Wallace'ın aşkı gerçekte de bu kadar büyükse, aşkı uğruna bir ulusu harekete geçiriyorsa, takdiri hakediyor.

Serkan Top (26) Öğrenci

Savaş sahneleri

Braveheartı kaç kere izlediğimi hatırlamıyorum. Bilgisyarımda bazı sahneleri çok sık izlerim. Müzikleri de MP3 olarak var. Şimdilerde filmin CD'sini arıyorum. Çünkü artık bendeki CD'yi okumuyor bilgisayar. Ben tarihi filmleri çok severim zaten. En çok savaş sahnelerini beğeniyorum. Manowar'ın şarkılarında anlattığı ortaçağ savaşlarını perdeye yansıtıyor bu sahneler. Özellikle Wallace'ın savaştan önce İskoçları gaza getirici konuşması etkileyici. Bunun dışında doğa ve duygusal sahneler de çok güzel.

Evrim Yılmaz (25) Öğrenci