Bizi yönetenler kim?

TALLEYRAND'ın ünlü lafıdır:‘‘Halk- lar kendilerini yönetenlerin ne denli aşağılık olduklarını bilselerdi dehşet içinde kalırlardı’’

Önce Amerikalılar dehşet içinde kaldı. Pulitzer ödüllü gazeteci Seymour Hersh'in kaleme aldığı ‘‘Camelot'un Karanlık Yüzü’’nde Başkan Kennedy'nin ne haltlar yediğini öğrenince şoke oldular. Baba Joseph Kennedy'nin mafya ilişkileri, başkanın bir günlük evliliği, sevgilileri, yabancı liderlere karşı komplo planları, Amerikalıları fena halde sersemletti.

Şimdi sıra Ruslarda.

Başkan Yeltsin'in ipliğini pazara çıkartan Pulitzer ödülü sahibi bir gazeteci değil, onun eski ulusal güvenlik danışmanı Sacha Korjakov.

Moskova'da büyük gürültü kopartan kitabın adı ‘‘Boris Yeltsin, Şafaktan Alacakaranlığa’’.

1996 yılında kendisine herhangi bir açıklama yapılmaksızın görevinden alınan Yeltsin'in 11 yıllık dostu ve sırdaşı Sacha Korjakov'a göre, başkan hiçbir sorumluluk duygusu olmayan, bencil bir despot.

Üstelik depresif.

Korjakov'un bel fıtığından ameliyat olduğu günün ertesi sabahı hastaneyi basıyor. Elinde bir votka şişesi. ‘‘Başkanın şerefine kadeh kaldırmak istemiyor musun’’ diye Korjakov'u içki içmeye zorluyor.

Yeltsin'in votkaya düşkünlüğü yüzünden yurt dışı gezilere çıktığı zaman Kremlin büyük bir paniğe kapılıyor.

Başkan hep içiyor. Moskova'da votkayı fazla kaçırdığında ayılsın diye bir arabaya atıp Kremlin'in etrafında dolaştırıyorlar.

1996 seçimleri öncesi boy göstermek için Çeçenistan'a gittiğinde, bölgenin kontrolü Rus askerlerinin elinden çoktan çıkmış. Yeltsin, bu yüzden Hankhala askeri üssünde hapis kalıyor. Tek yaptığı şey ‘‘beyaz örtülü’’ sofralarda sabah akşam yiyip içmek. Etrafındakiler de öyle.Votkayı şampanya ya da konyak ile karıştırıp kafalarına dikiyorlar.

Korjakov, Yeltsin'in devlet işlerini yönetmekten aciz olduğunu iddia ediyor. Dosyalarla önüne dikilen bir danışmanını görünce ne olduğunu bilmeden ‘‘Bunların yarısını yokedin’’ diye buyuruyor.

Korjakov bir dönem Rusya'nın en güçlü kişisi. Halk arasında lakabı Rasputin olsa da bazen Kremlin'de dönen dolaplardan habersiz. Bir gece hükümet binasından karton kutularda yarım milyon dolarla çıkan iki kişiyi yakalıyor. Paranın kime ait olduğu, nereye gittiğini bilen yok. Rus ekonomisinin güçsüzlüğü karşısında Batı ülkeleri paniğe kapılırken, Kremlin'de dolarlar havada uçuşuyor.

Bunca başıbozukluğu kitapta en güzle Korjakov'un annesi özetliyor.

Görevden alınan oğlunu iyice azarlayıp şöyle diyor ‘‘Herşeyi cebe atıp, Yeltsin'i gerektiği gibi beslemediğin için başına geleceği buydu’’.