Bir kurtuluÅŸ hikayesi: Samsun'a çıkış

Güncelleme Tarihi:

Bir kurtuluş hikayesi: Samsuna çıkış
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 18, 2004 16:28

İşgal altındaki ülkesinde yaktığı kurtuluş meşalesini, 85 yıl önce Samsun'dan Anadolu karasına ve insanına taşıyarak, birlikte zafere götüren Türkiye'nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk'ün, gençliğe bayram olarak armağan ettiği tarihin yıldönümü: 19 Mayıs...

Haberin Devamı

Åževket Süreyya Aydemir'in 'Tek Adam', Ä°lhan Lütem'in '57 Yılın Öyküsü' kitaplarının yanı sıra Dokuz Eylül Ãœniversitesi Ä°nkılap Tarihi Enstitüsü'nden derlediÄŸi bilgilere göre, Büyük Önder'i, Anadolu'ya taşıyan ve oradan ülkenin kurtuluÅŸuna götüren süreç, 85 yıl önce bugünlerde gerçekleÅŸti.Â

 

Ä°stanbul'dan gidiÅŸini ''Benden kurtulmak için yolladılar'' diye yorumladı, aslında bunun, kurtuluÅŸun başı olabileceÄŸini sezdi. Hükümeti, Ä°ngilizleri aÅŸtı, en önemlisi makinaları eski, pusulasız Bandırma Vapuru ile fırtınalı havada salimen Samsun'a ulaÅŸtı.Â

 

Düşman filolarının Ä°stanbul sularına gelip karaya asker çıkardıkları gün olan 13 Kasım 1918'de kente gelen Mustafa Kemal, Samsun'a geniÅŸ yetkilerle donanmış 3. Ordu MüfettiÅŸi olarak yola çıktığı 16 Mayıs 1919 gününe kadar zamanını kurtuluÅŸun yollarını düşünmek ve araÅŸtırmakla geçirdi. O sıralarda Kars ve Ardahan Ermeniler tarafından iÅŸgal edildi, Ege ve Akdeniz kıyılarına düşman yerleÅŸti, nihayet 15 Mayıs'ta Ä°zmir, Yunan iÅŸgaline uÄŸradı.Â

Haberin Devamı

   Â

''YOLLAR ÇOK, MINTIKALAR ÇOK''Â

   Â

Kafasında sürekli Anadolu'ya geçme hayalleri kurarken, bir yandan Ä°stanbul'daki temaslarını sürdüren Mustafa Kemal, ÅžiÅŸli'deki evinde görüştüğü Albay Ä°smet Bey'e, bu düşüncesini, ''Hiç bir sıfat ve selahiyet sahibi olmaksızın Anadolu'ya geçmek ve orada ulusu uyandırarak, kurtulma çarelerini aramak için en uygun mıntıka ve beni bu mıntıkaya götürecek en kolay yol neresi olabilir?'' diye açtı. Harbiye Nezareti'nde görevli olan Ä°smet Bey'den, ''Yollar çok, mıntıkalar çok'' karşılığını aldı.Â

 

Büyük Önder'in söylemiyle O'nu, ''Ä°stanbul'dan çıkarmakla ağır bir yükten kurtulacağını'' sananların aradıkları makul sebep, çok geçmeden, iÅŸgal kuvvetleri subaylarının raporlarıyla dolu bir dosya olarak geldi. O günlerde Karadeniz kıyılarında, Rum köylerine saldırılar yapıldığını iddia eden iÅŸgal kuvvetleri komutanları, 1919 Nisan'ında hükümete bir nota vererek, saldırıların önlenmesini, aksi halde bölgenin iÅŸgal edileceÄŸini duyurdu.Â

Haberin Devamı

 

Hükümet, nota karşısında telaÅŸa düşerken, Mustafa Kemal ve arkadaÅŸlarının hesaplı hazırlıkları, O'nun bölgeye 3. Ordu MüfettiÅŸi olarak bizzat PadiÅŸah ve Ferit PaÅŸa tarafından gönderilmesi olanağını saÄŸladı.Â

 

Harbiye Nazırı Åžakir PaÅŸa'dan yeni görevine iliÅŸkin tebligatı alan Mustafa Kemal, görev biçimini de Genelkurmay Ä°kinci BaÅŸkanı Kazım PaÅŸa ile birlikte düzenledi. Aynı zamanda dostu olan Kazım PaÅŸa'dan ''Samsun'dan baÅŸlayarak, bütün ÅŸark vilayetlerindeki kuvvetlerin kumandanı ve bu kuvvetlerin bulunduÄŸu vilayetlerin valilerine ve bölgeyle herhangi temasta bulunan askeri ve idari makamlara emir verebilme yetkisini'' eklemesini isteyen Mustafa Kemal, ''Bir ÅŸey mi yapacaksın?'' diye soran Kazım PaÅŸa'ya, ''Evet bir ÅŸey yapacağım. Bu maddeler olsa da olmasa da yapacağım'' karşılığını verdi. Kazım PaÅŸa güldü, ''Vazifemizdir, çalışacağız'' dedi.Â

Haberin Devamı

   Â

''TALİH BANA ÖYLE ŞARTLAR HAZIRLADI Kİ...''

   Â

Her şeyden ümidin kesildiği ve ''ne surette olursa olsun Anadolu'ya geçme'' kararına vardığı o günlerde, koruyucu ve geniş bir yetkiyle önüne Anadolu'nun yolları açılan Mustafa Kemal, o anki heyecanını sonraları şu kelimelerle anlattı:  

 

''Talih bana öyle müsait ÅŸartlar hazırlamıştı ki, kendimi onların kucağında hissettiÄŸim zaman ne kadar bahtiyarlık duyduÄŸumu tarif edemem. Nezaretten çıkarken, heyecanımdan dudaklarımı ısırdığımı hatırlıyorum. Kafes açılmış, önümde geniÅŸ bir alem vardı. Kanatlarını çırparak uçmaya hazırlanan bir kuÅŸ gibiydim.''Â

 

Mustafa Kemal'e, vedalaÅŸmak için gittiÄŸi Yıldız Sarayı'nda, PadiÅŸah, elindeki tarih kitabını göstererek, ''PaÅŸa, paÅŸa, ÅŸimdiye kadar devlete bir çok hizmetler ettin. Bunların hepsi artık bu kitaba girmiÅŸtir. Bunları unutma. Asıl ÅŸimdi yapacağın hizmet, hepsinden mühim olabilir. PaÅŸa, devleti kurtarabilirsin'' dedi.Â

Haberin Devamı

   Â

DENÄ°ZDEN ANADOLU KARASINA

   Â

ÅžiÅŸli'deki evinde son gecesini annesi ve kız kardeÅŸiyle geçiren Mustafa Kemal, ertesi gün 16 Mayıs 1919'da, 19 kiÅŸiyle denize açıldı. Deniz fırtınalı, makinaları eski Bandırma Vapuru'nun pusulası bozuktu.Kaptan Ä°smail Hakkı Dursun ise bu suları tanımıyor, Karadeniz'e ilk kez açılıyordu.Â

 

Vapurun hareketinden önce Rauf Bey, Mustafa Kemal'e yola çıkmamasını, işgal kuvvetlerine mensup bir torpido tarafından takip edileceğini ve çevrileceğini haber verdi. Ama O'nun kaptana emri, ''Derhal ve bütün süretinle denize açıl'' oldu. Son sürati ancak 7 mil olan Bandırma Vapuru, yola çıktığında denizdeki fırtına, Mustafa Kemal hariç herkesin rahatsızlanmasına neden oldu. Fırtınalı denizde, uykusuz geceler sonunda İnebolu geçildi ve Sinop Limanı'na varıldı.

Haberin Devamı

 

Buradan kara yoluyla gitmenin çareleri araÅŸtırıldı, ancak alınan yanıt, ''Ne yol var, ne vasıta'' olunca, Mustafa Kemal, arkadaÅŸlarına,''Çocuklar, bir gecelik daha tehlike var. Onu da atlatabiliriz'' dedi. Vapurla yola devam edildi.Â

 

Ertesi gün 19 Mayıs 1919'da ÅŸafak sökerken, Bandırma Vapuru,ÂdireÄŸine ordu komutanlığı forsu çekilmiÅŸ olarak Samsun Limanı'na girdi.Â

 

Büyük Nutku'na Samsun'a çıkışıyla başlayan Mustafa Kemal, milletinin kaderine ve çağın akışına yön verdiği dönemi de burada başlattı. 19 Mayıs günü Anadolu karasına ayak basan Mustafa Kemal, birkaç yıl sora 9 Eylül 1922'de, işgal kuvvetlerini ülkeden kovan orduya kumanda etti.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!