Bir Baba Ocağı Ziyareti!

Londra Belediye Başkanlığı’na seçilmesi bir rastlantı sonucu 2 Mayıs Aziz Boris günü kesinleşen Aleksander Boris de Pfefel Johnson (44), seçim yorgunluğunu Göçek koylarında bir hafta boyunca mavi yolculuk yaparak attı.

Ardından Boris’in babası Stanley Johnson, dün Çankırı’nın Orta ilçesine bağlı Kalfat köyünde aile soyağacının izini sürdü. Dedesinin babası “balmumcu kalfası” Hacı Ahmet Efendi bu köyden İstanbul’a göçmüştü. Baba, ziyaretinin gerekçesini şöyle açıklıyor:

“Ailemizin tarihine aşırı derecede meraklıyım. Yalnız Türk tarafımı değil, Fransız, İngiliz ve İsviçreli yanlarımı da merak ediyorum. Bana öyle geliyor ki benim ve Boris’in (mısır püskülü renkli) açık saçları Kalfat köyündeki atalarımıza uzanıyor. Dedem Ali Kemal de açık kahve saçlıydı.”

İsterseniz, aradaki tarihsel boşlukları dolduralım! Hacı Ahmet Efendi İstanbul’da balmumu ticaretini sürdürürken, ikinci eşi göçmen Çerkez kızı Hanife Feride’den 1867’de Ali Kemal doğdu. Kalfat (Halfet – Halife anlamında) köyü o zaman Çerkeş ilçesine bağlıydı. Bu ilçemizin “Kız sen geldin Çerkeş’ten, pek güzelsin herkesten, farkın yoktur billahi, lepiska saçlı Çerkez’den” türküsü ünlüdür. Dolayısıyla türkünün Hanife Feride için söylenip söylenmediğini bilemeyeceğiz. Bilinen bir gerçek var. Kalfa köyünün bugün bağlı olduğu Orta ilçesinin Osmanlılar dönemindeki adı “Karı Bazarı” idi! Anlaşılan, Kafkaslar’dan gelen açık tenli, açık saçlı Çerkez kızlarının dağıtımı buradan yapılıyordu.

KALFAT'LI PADİŞAH ANNESİ

Kalfat köyünün Osmanlı tarihindeki bir başka önemi, Fatih Sultan Mehmet’in eşlerinden, 2. Beyazıt’ın annesi Gülbahar Hatun’un bu köyden oluşudur. Başkan Boris, “saçlarının açık rengini” 1500 yıl önce bu yöreye yerleşen Got’lara ya da “Kalfat’a gelen Çerkez kızlarına” bağlıyor.

Balmumcu kalfasının oğlu, Osmanlı Nazırı Ali Kemal, 1903’te İsviçre’de İngiliz-İsviçreli Winifred Brun ile evlendiğinde üzerinde “İstanbulin” denilen giysisi vardı. Osmanlı başkentinde memurların Batılı gibi giyinmeleri talimatına uygun olarak, “redingot”tan Türk zevkine uyarlanmış, önü kapalı dize kadar inen bir ceket olan “İstanbulin” ile nikâhta kayınvalidesi Winifred ve baldızı Viva ile resim çektirmişti.

“Jön Türk (Genç Türk)” Ali Kemal, Paris ve Cenevre’de siyasal bilgiler eğitimi gördükten sonra İstanbul’a dönmüş, ancak siyasal görüşleri nedeniyle Halep’e beş yıl sürgüne gönderilmişti. Halep dönüşü yine sürgün edileceğini anlayınca İsviçre’ye kaçmış, 2. Meşrutiyet’in ilanı üzerine geri gelmiş, 1913’te Peyam-ı Sabah gazetesinde İttihat ve Terakki Partisi’ne yaylım ateşi açmıştı. Damat Ferit Paşa kabinesinde İçişleri Bakanlığı yaptıktan sonra Artin Kemal takma adıyla Ankara’daki bağımsızlık savaşına karşı yazılar yazmış, ayrıca “İngiliz Muhibbi (Sevenler) Cemiyeti’ni” kurmuştu.

Çankaya’nın talimatı üzerine yargılanmak (belki de idam edilmek) üzere Ankara’ya gönderilmek için İzmit’e kaçırılmıştı. Ancak İzmit’teki 1. Ordu Komutanı’nın verdiği “yargısız infaz” uygulamasına Albay Rahmi Apak karşı çıkınca bir yüzbaşıya bir “linç düzenlemesi” ile ölümü gerçekleştirilmişti. Linç olayına Nev York Times gazetesi 13 Kasım 1922’de geniş yer ayırmıştı.

Ali Kemal’in bu evliliğinden Selma ve Osman Ali adında iki çocuğu dünyaya geldi. Oğlunun doğumunun ardından anne yüksek ateş sonucu ölecek, öksüz çocuklara kayınvalide bakacaktı. Selma’nın daha sonra Anthony Battersby adında bir oğlu olacaktı. Osman Ali, anneannesinin kızlık soyadını alarak adını Wilfred Osman Johnson yapacaktı. Wilfred, Irene Willis adlı bir kızla evlenecek, Stanley, Peter adlı iki erkek, Hillary adlı bir kız babası olacaktı.

KALFAT'TAN LONDRA'YA!

Stanley, yazar, milletvekili, çevre konularında tanınan bir kişi olarak Avrupa Parlamentosu Muhafazakârlar Partisi’nde de yer aldı. Stanley’in, 1960’ların başında Doğubayazıt’a kadar uzanan bir gezide Anadolu’yu karış karış gezdiği biliniyor. Stanley’in Boris, Rachel Sabiha, Jo, Leo, Julia ve Maks adlı çocukları oldu. Çocukların büyüğü olan Boris (44) Londra belediye başkanı seçildi.

Boris’in dört çocuğu var. Soylular okulu Eton’dan mezun olan Boris’in dünyaya boş vermiş bir havada olduğunu İngiliz basını yazıyor. Boris’in daha evlendiğinin ilk günü yüzüğünü kaybettiği, nikâha arkadaşının pantolonu ile geldiği de verilen örnekler arasında. Daily Telgraph muhabirliğini, The Spectator gazetesinin yöneticiliğini de yapan dede babasının izindeki Boris, Muhafazakâr Parti’den milletvekili de seçilmişti.

1999’da Başbakan Bülent Ecevit’le söyleşisinde, “1974 Kıbrıs olayında Londra’da işçiler değil de muhafazakâr Thatcher olsaydı, ne olurdu” sorusunu sorunca, “Varsayımlar üzerine yorum yapamam. Ama o günkü sonuçtan memnunum” yanıtını almıştı.

Tarihsel boşluğu doldurmak için Ali Kemal’in ikinci evliliğine geçelim. 1914’te 44 yaşındayken, Tophane Nazırı Zeki Paşa’nın 18 yaşındaki kızı Sabiha Hanım ile ikinci evliliğini yaptı. Bu evlilikten Zeki Kuneralp doğdu. Babasının bir ara Brüksel’de Türk büyükelçiliğinde 2. kâtip olarak çalışmasından etkilenmiş olacak ki Kuneralp, Dışişleri’ne başvurdu. Başvuru, bakanlığı karıştırdı.

Ancak Cumhurbaşkanı İsmet İnönü’nün talimatı ile bakanlığa girdi, genel sekreterliğe yükselen başarılı çizgisine ben de gazeteci olarak tanık oldum. Kısaca “MS” olarak bilinen hastalık nedeniyle baston ve tekerlekli sandalye kullanmak zorunda olan Kuneralp, iki kez de Londra Büyükelçiliği yaptı.

İspanya’da büyükelçi iken Ermeni ASALA terör örgütü militanları, makam aracına ateş açtıklarında eşi Necla Hanımı ve kendisi sandıkları kayınbiraderi emekli büyükelçi Beşir Balcıoğlu’nu şehit ettiler. Tarihin acı cilvesi baba Ali Kemal, Ermeni tehciri olaylarına karşı çıkması ile tanınıyordu.

TÜRKİYE'DEKİ KUZENLER…

Çiftin Sinan ve Selim adında iki çocukları oldu. Bir kız çocuğu olan Sinan İstanbul’da İsis Yayınevi’ni yönetiyor. Selim ise baba mesleğini diplomat olarak sürdürüyor. Stockholm büyükelçiliği de yapan Selim şu anda Dışişleri Müsteşar Yardımcısı. Bir başka deyimle babasının koltuğuna oturmaya bir basamak kalmış durumda!

Boris ile Selim arasında 13 yaş fark var. Boris doğduğunda Londra’da ailecek vaftiz törenine gitmişlerdi. Aydınlık dergisi sahibi Doğu Perinçek, AB Ankara Temsilcisi Karen Fogg ile Selim’in konuşmalarını “telekulak” yöntemiyle öğrenip açıkladığında Selim’i güç durumda bırakmıştı. Yine tarihin cilvesi kendi konuşmaları da “telekulak” yöntemiyle Ergenekon davasına konuldu.

Selim, kuzeni Stanley’i dün Kalfat köyüne, Çankırı AKP milletvekili Suat Kınıkoğlu’nun rehberliğinde götürdüğünde kendilerine Daily Telgraph’ın bir muhabiri de eşlik etti. Sinan ve Selim kardeşlerin erkek çocukları olmadığı için Hacı Ahmet Efendi’nin soyu, İngiltere’de ve Hillary’dan dolayı da Avusturya’da sürecek. Bu işe en çok sevinen Kalfat Bucağı Belediye Başkanı Ömer Karağaç... Kalfat kökenli birinin Londra’ya belediye başkanı seçilmesi Karaağaç’a ufukta bir Londra ziyaretini gösteriyordu... oacar@superonline.com Faks: 0312. 442 79 90