Başbakan Erdoğan "Ulusa Sesleniş" konuşmasını yaptı

Güncelleme Tarihi:

Başbakan Erdoğan Ulusa Sesleniş konuşmasını yaptı
OluÅŸturulma Tarihi: Eylül 11, 2003 00:00

BaÅŸbakan Recep Tayyip ErdoÄŸan, "Ulusa SesleniÅŸ" konuÅŸmasında, 2004 yılından itibaren öğretmenlik mesleÄŸini; "stajyer öğretmen", "öğretmen", "uzman öğretmen" ve "başöğretmen" ÅŸeklinde kademelendirerek öğretmenleri çok daha iyi bir konuma getirmek ve öğretmenlik mesleÄŸinin toplumsal saygınlığını mümkün olduÄŸu kadar yükseltmek istediklerini kaydetti. BaÅŸbakan ErdoÄŸan, ilköğretim ve ortaöğretim okullarında okuyan bütün öğrencilerin 2003-2004 öğretim yılını ÅŸimdiden yürekten kutladığını ifade etti. ErdoÄŸan, öğretim yılının baÅŸta öğrenciler olmak üzere tüm öğretmenlere, eÄŸitim çalışanlarına, velilere ve bütün ülkeye hayırlı olmasını diledi.  ErdoÄŸan, Türkiye'nin, genç ve dinamik bir nüfusa sahip olduÄŸunu, okul öncesi, ilk, orta, yüksek ve yaygın öğretimde 19 milyona yakın öğrencinin bulunduÄŸunu anımsatarak, ''Hepimiz çok iyi biliyoruz ki gençliÄŸimiz, eÄŸitimli, saÄŸlıklı ve idealist olursa bu, bizim en büyük zenginlik kaynağımız olur'' dedi.       ''ÖNCELÄ°KLÄ° MESELELER EĞİTÄ°M VE SAÄžLIK''     58. ve 59. hükümetler döneminde en öncelikli iki meselelerinin eÄŸitim ve saÄŸlık olduÄŸunu ve bundan sonra da böyle olacağını dile getiren ErdoÄŸan, şöyle konuÅŸtu: ''Biz, inanıyoruz ki bütün olumlu geliÅŸmelerin ve kalkınmanın temelinde gerçek anlamda eÄŸitim, bütün olumsuzlukların ve geri kalmışlığın temelinde ise cehalet veya yanlış eÄŸitim yatar. Bir ülkenin milli geliri ile o ülke halkının eÄŸitim düzeyi arasında paralellik vardır. Ãœlkemizde bugün cehalet varsa, trafikte sıkıntılar yaÅŸanıyorsa, anne ve çocuk ölümleri yaygınsa, çevre bilinci yerleÅŸmemiÅŸse, bazı insanlar kendileri gibi düşünmeyenlere adeta hayat hakkı tanımama eÄŸiliminde ise hoÅŸgörüye dayalı demokratik ortamın eksikliÄŸi hissediliyorsa, zaman zaman insanlar kendi refah ve mutluluklarını baÅŸkalarının felaketinde bulabiliyorsa bütün bunların temelinde eÄŸitimalanındaki eksiklik ve aksaklıkların yattığını bilmemiz lazım. Ä°ÅŸte bundan dolayıdır ki hükümetimiz, eÄŸitim meselesine çok ama çok önem vermektedir.'' BaÅŸbakan ErdoÄŸan, bu çerçevede Milli EÄŸitim Bakanlığı'nın, CumhurbaÅŸkanı Ahmet Necdet Sezer ile birlikte start verdiÄŸi, ''EÄŸitime Yüzde Yüz Destek'' adı altında bir kampanya düzenlediÄŸini belirterek, ''Zira eÄŸitim, sadece konsolide bütçenin imkanlarına bırakılacak bir mesele deÄŸildir. Özel sektörümüzün, 3. sektör denen sivil toplum örgütleri ve vakıfların eÄŸitime kaynak ayırması ve gerekli duyarlılığıgöstermesi bizim her vesileyle teÅŸvik ettiÄŸimiz bir husustur'' diye konuÅŸtu.      ''77 MÄ°LYON DERS KÄ°TABI DAÄžITILACAK''      Bu yıl ilköğretimde okuyan öğrencilere 77 milyon ders kitabını ücretsiz olarak dağıtacaklarına iÅŸaret eden ErdoÄŸan, gelecek öğretim yılından itibaren hem ders kitaplarının içeriÄŸinin daha mükemmel hale getirilmesi hem de daha kaliteli basılmaları için Milli EÄŸitim Bakanlığı'nın yoÄŸun bir çalışma yaptığını bildirdi. Recep Tayyip ErdoÄŸan, eÄŸitim çağındaki çocukları, ezberciliÄŸe dayalı, bıktırıcı öğretim yöntemlerinden kurtarıp onları, düşünen, düşüncelerini rahat ifade edebilen, öğrenmeyi öğrenen bireyler haline getirmeyi halka dahaseçimlerden önce vadettikleri bir konu olduÄŸunu kaydetti.      Milli EÄŸitim Bakanlığı'nın, öğretim yöntemi, müfredat, rehberlik sistemi gibi konuları öncelikli olarak gündemine aldığını ifade eden ErdoÄŸan, şöyle devam etti: ''Oldum olası eÄŸitimde fırsat eÅŸitliÄŸinin ülkemizde arzulanan düzeyde olmadığı söylenir. Biz, hem özel öğretim sektörünü teÅŸvik etmek hem de bazı baÅŸarılı, ama dar gelirli gençlerimizi devlet imkanları ile özel okullarda okutmak için bir proje baÅŸlattık. Çıkarılan bazı yasal engeller ve hazırlanan yasanın Sayın CumhurbaÅŸkanı tarafından Meclise iade edilmesi üzerine özel okullarımızı temsil eden sivil toplum kuruluÅŸları devreye girdiler ve söz konusu 10 bin öğrenciyi okullarında ücretsiz okutacaklarını ilan ettiler. Bundan dolayı özel okullar birliÄŸine huzurunuzda teÅŸekkür ediyorum. Ancak 7 Eylül'de yapılması gereken sınav Danıştay'ın verdiÄŸiyürütmeyi durdurma kararı gereÄŸince yapılamamıştır. Biz, gerekli yasaldüzenlemeleri yaparak, eÄŸitimde fırsat eÅŸitliÄŸini saÄŸlayacak bütün adımları bir bir atmakta kararlıyız. Onun için, bu yıl, vadettiÄŸimiz bu imkandan ÅŸimdilik mahrum kalan yavrularımıza ve velilerine çok üzülmemelerini; önümüzdeki yıllarda onların da yüzünü güldürecek pek çok düzenlemeyi vakit geçirmeden gerçekleÅŸtireceÄŸimizi bilmelerini istiyorum.''      ''Ä°DEAL OLAN 25-30 KİŞİLÄ°K SINIFLAR''     Birçok yerleÅŸim biriminde sınıfların kalabalıklığının, eÄŸitimin kalitesini olumsuz yönde etkilediÄŸini anlatan ErdoÄŸan, bütün eÄŸitimcilerin söylediÄŸi gibi, ideal olanın, 25-30 kiÅŸilik sınıflar ve ''sabahçı-öğlenci'' denen ikili öğretimin ortadan kalkması olduÄŸunu kaydetti. BaÅŸbakan ErdoÄŸan, bunun için ülke çapında binlerce yeni dersliÄŸin inÅŸa edilmesi gerektiÄŸini, bir yandan bütçe imkanları ile buihtiyacı gidermeye çalıştıklarını, bir yandan da hayırseverler tarafından okul ve derslik yapılmasını teÅŸvik ettiklerini söyledi. BaÅŸbakan Recep Tayyip ErdoÄŸan, bu amaçla, geçilen yasama döneminde çıkardıkları 4842 sayılı Kanun'a göre, vergi mükellefleri, okul ve yurt yaptırdıkları zaman, bütün harcamalarını gider olarak gösterip vergiden düşebileceklerini belirterek, ayrıca hayırsever vatandaÅŸların, okul ve yurtların faaliyetlerini sürdürmeleri için yapacakları her türlü ayni ve nakdi yardımı da yine vergiden düşebileceklerini anlattı.  ''Zenginlerimiz daha önce de birçok okul ve yurt yaptırarak Milli EÄŸitim Bakanlığı'na bağışladılar'' diyen ErdoÄŸan, söz konusu yasa ile bu iÅŸi çok daha cazip ve kolay hale getirdiklerini, ÅŸimdiden yüzlerce hayırsever vatandaşın okul yaptırmak veya mevcut okullara katkıda bulunmak, destek olmak için Milli EÄŸitim Bakanlığı'na ve valiliklere baÅŸvurduklarını bildirdi.  KonuÅŸmasında, öğretmenlere, ''DeÄŸerli öğretmen kardeÅŸlerim'' diye seslenen ErdoÄŸan, eÄŸitim sisteminin önündeki en büyük darboÄŸazlardan birisinin yetiÅŸmiÅŸ eleman sorunu olduÄŸunu söyledi.      ''35 BÄ°N KADRONUN 20 BÄ°NÄ° ÖĞRETMEN ALIMI İÇİN''     ErdoÄŸan, Bu yılki 35 bin kadronun 20 binini öğretmen alımı için Milli EÄŸitim Bakanlığı'na tahsis ettiklerini ifade ederek, ÅŸunları kaydetti: ''GeçmiÅŸ yıllardaki öğretmenlik baÅŸvurularını lütfen hatırlayınız.Adaylar kuyruklarda rezil olur, bir curcunadır sürüp giderdi. Ãœstüne üstlük adaylardan baÅŸvuru bedeli olarak ciddi paralar alınırdı. Bu yılilk defa bütün öğretmenlik baÅŸvuruları internet aracılığı ile yurdun dört bir yanından yapılmış ve baÅŸvuru parası alınmamıştır. Sıfır hata ile tamamlanan baÅŸvuru sürecinin sonunda öğretmen atamaları basının huzurunda bilgisayar ortamında, baÅŸarı kıstası esas alınarak, tercihlere göre yapılmıştır. Ä°ÅŸte hükümet programlarımızda sözü edilen'e-devlet' hedefine ulaÅŸmak için atılan en güzel adımlardan birisi de budur. ÖğretmenliÄŸin feragat ve fedakarlık mesleÄŸi olduÄŸunu biliyoruz; ancak sizlerin çok daha iyi ÅŸartlarda yaÅŸayarak çocuklarımızı eÄŸitmeniz bizim en öncelikli hedeflerimizden biridir. 2004 yılından itibaren öğretmenlik mesleÄŸini; 'stajyer öğretmen', 'öğretmen',  'uzman öğretmen' ve 'başöğretmen' ÅŸeklinde kademelendirerek öğretmenlerimizi çok daha iyi bir konuma getirmek; öğretmenlik mesleÄŸinin toplumsal saygınlığını mümkün olduÄŸu kadar yükseltmek  istiyoruz.  Rekabetçi bir ortamın saÄŸlanması, objektif merkezi sınavlara dayalı bir kademelendirme sistemi, eminim ki öğretmenlerimizin kendi alanları ile ilgili sürekli kendilerini yenilemeleri, kendi alanları ile ilgili geliÅŸmeleri ve yayınları takip etmeleri sonucunu doÄŸuracaktır.''      ÖZLÃœK HAKLARI     BaÅŸbakan ErdoÄŸan, ayrıca her kademedeki öğretmenin özlük haklarında çok ciddi iyileÅŸmeler saÄŸlanacağını belirterek, bu amaçla, öğretmen yetiÅŸtiren fakülteler arasında koordinasyon saÄŸlanacağını ve öğretmen yetiÅŸtirme sistemini saÄŸlam prensiplere oturtacaklarını bildirdi. ErdoÄŸan, bütün okullarda, çocukların yetenek ve eÄŸilimlerinin, zeka türlerinin daha küçük yaÅŸlarda tespit edilip ona göre yönlendirilmeleri için bir rehberlik sisteminin yerleÅŸtirilmesinin, Milli EÄŸitim Bakanlığı'nın üzerinde ciddiyetle çalıştığı projeler arasında yer aldığını anlattı.  Bütün okulların modern teknolojinin ürünü araç gereçlerle donatılması, bilgisayar teknolojisinin bütün okullarda yaygınlaÅŸtırılması, öğretmenlerin çok iyi birer bilgisayar kullanıcısıolmaları için Dünya Bankası ve Avrupa BirliÄŸi ile müşterek projeler geliÅŸtirildiÄŸini kaydeden ErdoÄŸan, bunlardan bazılarının bu yıl itibariyle uygulamaya konduÄŸunu bildirdi. ErdoÄŸan, öğretmenlerin çaÄŸdaÅŸ eÄŸitimnolojileri konusunda yetiÅŸtirilmesi için ilgili kuruluÅŸlarla anlaÅŸmalar yapıldığını, bu kapsamda biri Yalova'da biri de Van'da olmak üzere iki hizmet-içi eÄŸitim merkezi kurulduÄŸunu söyledi. Recep Tayyip ErdoÄŸan, Milli EÄŸitim Bakanlığı ile UlaÅŸtırma Bakanlığı'nın ortak gayretleri sonucu okulların yüzde 90'ının internete kavuÅŸturulmasının bu yıl tamamlanacağına iÅŸaret ederek, ''Uzak bazı köy ve mezralardaki okullarımızın dışında bu sürecin tamamlanması eÄŸitim alanında dijital bir devrim olacaktır'' dedi. ErdoÄŸan, BaÅŸbakan olarak bu konuya ÅŸahsen büyük bir önem atfettiÄŸinin ve uygulamaların doÄŸrudan takipçisi olduÄŸunun bilinmesini istedi.  ErdoÄŸan, ''Gençler üniversite kapılarından geri dönüp iÅŸsizlik batağına saplanmasın... Hiç deÄŸilse liseyi bitirirken biliÅŸim alanında üretim yapabilecek asgari eÄŸitimi almış olsun... Evde, internet kafelerde, iÅŸyerlerinde böyle bir, 500 bin kiÅŸilik biliÅŸim üreticisi ordusu, Türkiye'nin müthiÅŸ bir sıçrama yapmasını saÄŸlar'' diye konuÅŸtu.  ''Bu bir hayal deÄŸil, dünyada bunun örnekleri var'' diyen ErdoÄŸan,bunun için ilk hedeflerinin, ilköğretim sıralarından, üniversite çıkışına kadar sınıfları dolduran 19 milyon gencin beÅŸ sene içinde, belirli bir müfredat dahilinde eÄŸitilmeleri olduÄŸuna iÅŸaret etti.  YÃœKSEKÖĞRETÄ°M KANUNUBaÅŸbakan Recep Tayyip ErdoÄŸan, hükümetin, yeni yasama döneminde, Yükseköğretim Kanunu'nda ciddi deÄŸiÅŸiklikler yapmak üzere çalışmalarını sürdürdüğünü bildirdi.  5 yıl içinde, ilköğretimini tamamlayan herkesin bilgisayar okur-yazarı olacak ÅŸekilde, liseyi bitirenlerin biliÅŸim işçisi veya teknisyeni olabilecek düzeyde, üniversiteyi bitirenlerin ise kendi mesleÄŸinde iyi bir bilgisayar kullanıcısı olacak seviyede eÄŸitileceÄŸini söyledi.  Ä°stanbul'da Prof.Dr. Mümtaz Turhan'ın adının verildiÄŸi ilk Sosyal Bilimler Lisesi'nin açıldığını anımsatan ErdoÄŸan, gelecek yıldan itibaren büyük merkezlerde açılacak okullarla, sosyal bilimler liselerinin sayısının artırılacağını belirtti. Mesleki ve teknik eÄŸitime önem verdiklerini ifade eden ErdoÄŸan, ÅŸuanda orta öğretim okullarındaki öğrencilerin yüzde 66'sının klasik liselerde, yüzde 34'ünün ise mesleki vteknik liselerde okuduklarını,bu oranın geliÅŸmiÅŸ ülkelerde ise tam tersine olduÄŸunu kaydetti.  BaÅŸbakan ErdoÄŸan, meslek liselerinin daha cazip hale gelmesi için üniversite sınavlarında meslek liseleri aleyhinde olan 0,3-0,8 katsayı uygulamasına önümüzdeki yıl son verileceÄŸini belirterek, ''ÖSS sistemi yeniden gözden geçirilerek, bu yıl lise iki ve lise üçüncü sınıflardaki gençlerimizin olumsuz etkilenmemeleri için, iki yıllık yumuÅŸak bir geçiÅŸ süreci uygulanacaktır'' dedi.       SPOR MESLEK LÄ°SELERİ     ErdoÄŸan, meslek liseleri baÄŸlamında, Milli EÄŸitim Bakanı'ndan ve çalışma arkadaÅŸlarından iki konuyu derinlemesine incelemelerini ve projelendirmelerini rica ettiÄŸini belirterek, ÅŸunları kaydetti:  ''Bunlardan birincisi, spordaki baÅŸarılarımızı münferit olmaktan çıkartmak ve Türk gençlerinin bu alanda daha bilimsel yöntemlerle yetiÅŸtirilmelerini saÄŸlamak üzere Spor Meslek Liseleri Projesi üzerinde çalışmalarıdır.  Ä°kincisi de yine Milli EÄŸitim Bakanlığımız'dan, geçmiÅŸte yerli yersiz pek çok spekülasyona konu olan, ancak yalnız Türk eÄŸitim tarihibakımından deÄŸil, dünya eÄŸitim tarihi bakımından da çok orijinal bir giriÅŸim olan köy enstitüsü uygulamalarını, tarafsız bir gözle, bilimsel bir analize tabi tutmalarını ve bu deneyimden, bugün, özellikle yeni biliÅŸim ve genetik tarım teknolojilerini eksen alarak, biz nasıl yararlanabiliriz diye araÅŸtırmalarını istedim. EÄŸitimcilerimizin ve üniversitelerimizin de bu iki konu ile ilgili görüş ve öneriler geliÅŸtirmeleri ülkemiz için çok yararlı olacaktır.''      CÄ°DDÄ° REFORM     ErdoÄŸan, Türk yüksek öğretiminin daha üretken, daha özgür ve özerk olması, üniversitelerin sanayi ve sosyal hayat ile daha içli dışlı olmaları ve dünya ile yarışabilen bir yüksek öğretim sistemine sahip olmak için ciddi bir reforma ihtiyaç duyulduÄŸunun açık olduÄŸunu söyledi.  Bu amaçla yeni yasama döneminde, hükümetin 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu'nda ciddi deÄŸiÅŸiklikler yapmak üzere çalışmalarını sürdürdüğünü bildiren ErdoÄŸan, üniversite öğrencilerine daha iyi ÅŸartlarda ve daha yaygın yükseköğretim imkanı hazırlamak, öğretim elemanlarının özlük haklarında iyileÅŸmeler saÄŸlamak ve mezunların daha rahat iÅŸ bulmalarının saÄŸlayacak ortamlar hazırlamanın, hükümetin çok önem verdiÄŸi konular olduÄŸunu belirtti. ErdoÄŸan, bunların, imkan ve kaynaklar oranında hayata geçirileceÄŸini ifade etti.  ErdoÄŸan, ülkenin dört bir yanında modern yurt binalarının yapımına devam edildiÄŸini, eÄŸitim alanında kredi ve burs sisteminde yaÅŸanan dağınıklığı gidermek ve bu konuda yeni düzenlemeler yapmak üzere çalışmaların sürdürüldüğünü anlattı.       HERKES İÇİN EĞİTÄ°M     BaÅŸbakan ErdoÄŸan, ÅŸiarlarının, ''Her yerde, her zaman, herkes için eÄŸitim'' olacağını vurguladı.  Özellikle DoÄŸu ve GüneydoÄŸu'da çeÅŸitli nedenlerle kapalı olan okulların önemli bir kısmının yeniden açıldığını belirten ErdoÄŸan, sadece Bingöl'de bir kısmı uzun yıllardan beri kapalı olan 81 okulun, bu yıl yeniden öğretime açıldığını söyledi. ErdoÄŸan, Bingöl'deki deprem faciasının, okulların çok daha saÄŸlam inÅŸa edilmesi ve bu konuda çok daha titiz bir denetim mekanizması kurulması gereÄŸini açıkça gösterdiÄŸini ifade etti. Bingöl'de yıkılan okulların tamamının, önümüzdeki sezona yetiÅŸtirilecek ÅŸekilde yeniden inÅŸa edildiÄŸini vurgulayan ErdoÄŸan, ''Bu vesileyle, bu yıl okul ve yurt inÅŸası için Milli EÄŸitim Bakanlığı'na 450 trilyon Türk lirası tahsis eden Ä°stanbul Menkul Kıymetler Borsası'na ve Bingöl'de okul inÅŸa etmekte olan tüm kuruluÅŸ ve hayırseverlerimize de huzurunuzda teÅŸekkür ediyorum'' diye konuÅŸtu.      VARILACAK LÄ°MAN   ''Ãœyesi olmaya hazırlandığımız AB'nin standartlarına ulaÅŸabilmemiz için kız çocuklarımızın eÄŸitimine de ayrıca çok önem vermek zorundayız'' diyen ErdoÄŸan, Milli EÄŸitim Bakanlığı'nın UNICEF ile birlikte yürüttüğü ''Haydi kızlar okula'' kampanyı, bu çerçevede atılmış anlamlı bir adım olarak yürekten desteklediÄŸini kaydetti.  ErdoÄŸan, kız çocuklarının en iyi ÅŸekilde öğrenim görmelerinin, kendileri için olduÄŸu kadar, gelecek nesiller açısından da son derece önemli bir zorunluluk olduÄŸunu dile getirerek, sözlerini şöyle sürdürdü:  ''Bir düşünür, 'KiÅŸi ulaÅŸmak istediÄŸi limanı biliyorsa, onun için her rüzgar uygundur' der. Bizim ulaÅŸmak istediÄŸimiz liman, Atatürk'ün iÅŸaret ettiÄŸi 'muasır, yani çaÄŸdaÅŸ medeniyet seviyesinin üstüne çıkmaktır. Biz, varacağımız limanı çok iyi bilen bir iktidarız. Bunun yolunun da ancak ve ancak eÄŸitim sistemimizin kalitesini yükseltmekten geçtiÄŸinin bilincindeyiz. Ãœlkemizde geçmiÅŸten kalan bazı ekonomik sıkıntılar, eksiklikler, aksaklıklar, en fazla eÄŸitim, saÄŸlık ve adalet hizmetlerinin kalitesini düşürmüştür. Bunun da bilincindeyiz veAnayasamızda yer alan sosyal devlet ilkesi gereÄŸince bu alanlardaki kalitesizliÄŸi, niteliksizliÄŸi ve hatta yozlaÅŸmayı bir an önce gidermekzorundayız.''  ErdoÄŸan, gençlere, ''Åžartlar ne olursa olsun kendinize olan güveni lütfen asla yitirmeyiniz. Hükümetinize ve devletinize güveniniz. Unutmayınız ki en büyük yenilgiler, umudun yitirilmesiyle baÅŸlar. Siz siz olunuz, asla umudunuzu yitirmeyiniz. Büyük Alman ÅŸairi Goethe'nin dediÄŸi gibi, 'Umut sahibi olanlar için gelecek vaatlerle doludur.' Sizlerin de azimli, umutlu çalışmalarınızla, geleceÄŸin hepimiz için çok daha aydınlık olacağından benim ÅŸahsen hiç, zerre kadar kuÅŸkum yok'' diye seslendi.       ALMANYA VE Ä°TALYA ZÄ°YARETLERİ     ErdoÄŸan, konuÅŸmasında, geçen hafta Almanya ve Ä°talya'ya yaptığı ziyaretlere de deÄŸindi.  Almanya'nın, Türkiye açısından taşıdığı öneme iÅŸaret eden ErdoÄŸan,iki ülke arasındaki dostluÄŸun, iki tarafın da saygıyla hatırladığı ve yaÅŸattığı bir tarihsel arka plana sahip bulunduÄŸunu söyledi. ErdoÄŸan, bu nedenle, bugüne kadar bütün Cumhuriyet hükümetlerinin, Almanya ile iliÅŸkilere özel bir önem ve ağırlık verdiÄŸini söyledi.  ErdoÄŸan, iktidara geldikleri günden beri, bu geleneksel dış politikayı daha da ileri götürmek ve hem karşılıklı çıkarları, de Türkiye'nin AB sürecini gözeterek, daha da derinleÅŸtirmek için büyük çaba gösterdiklerini anlattı.  Almanya ziyaretinde yaptığı görüşmelerde, bu çabaların karşılıksız kalmadığını görmekten çok memnun olduÄŸunu vurgulayan ErdoÄŸan, şöyle devam etti:  ''BaÅŸbakan Schröder ve DışiÅŸleri Bakanı Fischer'in, hükümetimizin gerçekleÅŸtirdiÄŸi reformlardan övgüyl ve takdirle söz ederek, Türkiye'nin bu reformları böylesine kararlılıkla gerçekleÅŸtirmiÅŸ olmasını, sadece AB'ye tam üyeliÄŸimiz bakımından deÄŸil, bölgemiz ve bütün bir Ä°slam dünyası bakımından da çok büyük ve tarihi adımlar olarak nitelendirmiÅŸlerdir.  Bizim, daha hükümet olmadan önce formüle ettiÄŸimiz bir tez var: Başından beri AB'yi, uygarlıklar çatışmasını önleyecek ve uygarlıklar arası uzlaÅŸmayı somutlaÅŸtıracak bir büyük uygarlık projesi olarak gördüğümüzü söylüyoruz. Sayın Schröder ile Sayın Fischer'in bu ziyaretimiz sırasında yaptıkları açıklamalar, iÅŸte bizim bu tezimizin Avrupalı muhataplarımız tarafından da benimsendiÄŸini gösteren çok anlamlı ve tarihi önemi haiz tespitlerdir.  Öte yandan, Türkiye'nin AB'ye üyeliÄŸi konusunda daha önce oldukça mütereddit bir duruÅŸ sergileyen muhalefet lideri Bayan Merkel'in, baÅŸ baÅŸa yaptığımız görüşmeden sonra, basına yaptığı açıklamada, 'izhar ettiÄŸi tereddütlerin Türkiye'nin belli koÅŸulları yerine getirmemiÅŸ olmasından deÄŸil, tam tersine, AB'nin kendi iç sorunlarından kaynaklandığını' söylemesi de Türkiye olarak aldığımız mesafenin çok çarpıcı bir göstergesidir.''       ''REHAVETE SÃœRÃœKLEMEMELÄ°''    BaÅŸbakan ErdoÄŸan, Almanya'da katıldığı diÄŸtoplantılarda, Türkiye hakkındaki olumsuz önyargıların hızla silinmeye baÅŸlamış olmasının, kendisini çok sevindiren ortak bir nokta olduÄŸunu vurguladı.  ErdoÄŸan, ''Bu olumlu geliÅŸmeler, sadece AB sürecimize deÄŸil, ikili iliÅŸkilerimize ve bilhassa Almanya'da yaÅŸayan vatandaÅŸlarımızın refah ve mutluluÄŸuna, özgüvenlerine de şüphesiz büyük katkıda bulunacaktır''dedi.  Ä°talya'da, Ambrosetti Forumu'nda da bu olumlu geliÅŸmelerin ve izlenimlerin sadece Almanya'yla sınırlı olmadığını, Avrupa'nın ve bölgenin pek çok seçkin devlet ve hükümet yetkilisinin de Türkiye'yi ve icraatlarını dikkatle ve takdirle izlediklerini gözlemlediklerini, kendilerinin de bunu açıkça ifade ettiklerini belirten ErdoÄŸan, sözlerini şöyle tamamladı:  ''Bütün bu söylediklerimden, yaptıklarımızı yeterli bulduÄŸumuz gibi bir anlam çıkmayacağını hepimiz biliyoruz.  Bu olumlu tespit ve izlenimler bizi asla rehavete sürüklememelidir. Tam tersine, biz, gerek ekonomide, gerekse sosyal politikalar alanında; eÄŸitimde, saÄŸlıkta, hukukta daha yapacak dünya kadar iÅŸimizin olduÄŸunu; bunun için gece gündüz çalışmamız gerektiÄŸiniçok iyi biliyoruz. Ãœstelik biz, yaptıklarımızı ve yapacaklarımızı, kimseden aferin almak için deÄŸil, bu aziz milletin hakkını hukukunu savunmak için, baÅŸta fakir fukaramız, garip gurebamız olmak üzere, bütün milletimizin refah ve saadeti için yapmak zorunda olduÄŸumuzun dabilincindeyiz.  Evet, bütün bu tespit ve takdirler, bizi şüphesiz memnun eder, amabiz asıl sizlerin, yani aziz Türk milletinin ne dediÄŸine bakarız...  Sivas'ta da söylediÄŸim gibi, bizim için aslolan millet hakimiyetidir; millet iradesidir. Onun için bu hükümet sizin hükümetinizdir diyorum. Onun için bu devlet sizin devletinizdir diyorum. Onun için, bir kere daha, 'hükümetinize güveniniz, devletinize güveniniz, yani kendinize güveniniz' diyorum.''  Â
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!