Bahçeli'nin ağzındaki bakla

Güncelleme Tarihi:

Bahçelinin ağzındaki bakla
Oluşturulma Tarihi: Mart 10, 2002 00:00

BAŞBAKAN Yardımcısı ve MHP Lideri Sayın Devlet Bahçeli bir süreden beri herkesi şaşırtan sözler söylüyor. Bunların kimini MHP Meclis Grubu önünde, kimini gezilerinde dile getiriyor. Sadece biz mi öyle düşünüyoruz, yoksa başkaları da aynı gözlemi bölüşüyorlar mı, bilmiyoruz ama sanki dilinin altında bir şeyler yahut kafasında birtakım planlar varmış da onların zamanını kolluyormuş gibi bir hali var.Bahçeli dün, İzmir'de düzenlediği basın toplantısında, Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne (AB) üyeliği konusuna değinmiş, ‘‘1959'dan beri 40 yılı aşan bir süreçte AB üyeliğini referanduma götürmeyi düşünmeyenlerin bugün bu durumu gündeme getirmesinin ‘Geriye dönüş' olacağını’’ söylemiş.Gördüğünüz gibi bu resmin içinde Avrupa Birliği’ne üyeliğimizin doğru olup olmayacağını tartışmaya bile yanaşmayan net tavırlı bir Bahçeli var.Tamam da... Avrupa Birliği'ne üye olmamızı bu kadar açık bir şekilde destekleyen Bahçeli, Avrupa Birliği'ne verdiğimiz ve bizzat kendi imzasını da taşıyan Ulusal Program'daki vaatlerimizi yerine getirmemiz istenince neden küplere biniyor?Koalisyon ortağı Mesut Yılmaz başta olmak üzere ‘‘Kopenhag kriterlerinin gereğini yapacağımıza söz verdiğimize göre bunları artık geciktirmeyelim’’ diyenleri neden teslimiyetçilikle suçluyor?Ve ikide bir neden -aslında Ulusal Program'da bulunmayan, Avrupa Birliği adına kimsenin de bizden resmen talep etmediği- bir konu olan ‘‘Kürtçe eğitim’’ diye bir meseleyle karşı karşıya imişiz gibi, ‘‘Onu verirsek, bölünürüz’’ türü dayanaksız argümanlar üretiyor?Bakın tekrar ediyoruz... Türkiye'den okullarınızda Kürtçe eğitim verin türü bir istek yok. Ama bir insan kendi anadilini -örneğin açılmış özel kurslarda- öğrenmek isterse ona engel olmayın deniyor.Eğer kurs açılmasında örneğin ulusal güvenliğiniz veya ülke ve ulus bütünlüğünüz yönünden sakıncalar görürseniz -ki teröre karşı 15 yıl mücadele vermiş bir ülkede bunu herkes anlayışla karşılar- o izni de makul bir süre sonraya erteleyebilirsiniz. Muhtemel sakıncaları bertaraf edecek -güvenlik soruşturması gibi- koşulları koyabilirsiniz.Kısaca her şey bu kadar açık, yani Bahçeli'den sadece, altında bizzat kendisi tarafından atılmış imza bulunan Ulusal Program'ın gereklerinin yerine getirilmesi (örneğin Kürtçe de yayın yapılması) istendiği için neden asabiyet gösteriyor. Hele hele... Şubat ayının 23'ünden beri ikide bir ‘‘hükümetin yeni durumlara göre yeniden şekillenmesi’’, yani gerekirse yeni bir hükümetin kurulması ihtimalini neden dile getiriyor?Dışarıdan AB yandaşı göründükleri halde, aslında üyeliği içlerine sindiremedikleri izlenimi veren bazı etkin çevrelerin görüşleriyle Sayın Bahçeli'nin sözlerini yan yana koyunca biz de ‘‘Ne oluyor orada?’’ mı diyelim?
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!