Güncelleme Tarihi:
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, dün yaptığı yazılı açıklamasında özetle şöyle dedi:
* KAMIŞLI TEPKİSİ: “Suriye’nin Kamışlı kentinde ABD ve Fransa’nın teşvik ve desteğiyle, ENKS ve PYD’nin organizasyonuyla düzenlenen ‘Birlik ve Ortak Tutum Konferansı’nda bölücü talepler dillendirilmiş, Suriye’nin siyasi ve toprak bütünlüğünün hilafına kararlar alınmıştır. Suriye’de merkeziyetçi olmayan, yani üniter yapıyı dışlayan bir çözüm teklifi tartışmaya açılmıştır. Türkiye partisi olma istikametinde azim ve sabırla mesafe alan DEM Parti’nin Kamışlı’da oynanan oyuna tepki göstermesi tutarlılık gereğidir.
* KOMPLİKASYON YAŞANMAMALI: PKK’nın derhal silahlarını teslim etmesi, kongresini toplayıp örgütsel fesih işlemini tamamlaması; Terörsüz Türkiye hedefinin enfekte olmaması, kimi komplikasyonların yaşanmaması için derhal sağlanmalıdır. Ön şart ileri sürülmeksizin 27 Şubat İmralı çağrısına bağlılık esastır ve bölücü terör örgütünün önderi olarak gördüğü şahsa itibar ve itaati asıldır. Başka çıkar yol ya da sığınılacak bahane kalmamıştır. Rabb’imden şifa bulmasını niyaz ettiğim Süreyya Önder’in emekleri ve bugüne kadar atılan müşterek adımlar heba edilmemelidir. Kamışlı provokasyonu pişmiş aşa su katma rezaletidir. Ortak anlayış, ortak akıl, ortak eylem ve ortak erdem çıkabilecek yol kazalarını asgariye indirecektir.”
VALİZLERDE NE TAŞINDIĞI MUAMMA
“Provokasyon partisine dönen CHP çok yoğun şaibe ve şüphe altındadır. Türkiye’nin içeriden meşgul edilmesi ister istemez akıllara pek çok ihtimali getirmektedir. CHP’nin ve yanında yöresinde hizalanan siyasi partilerin Terörsüz Türkiye hedefinden duydukları açık veya gizli rahatsızlıklar ve hazım zorluklarıdır. Özgür Özel’in Esenyurt Belediye Başkanı’nın tek suçunun Kürt olduğunu iddia etmesi bölücülüktür, kötü ve kötürüm bir siyaset dilidir. Terör başka Kürt kardeşlerim bambaşkadır. Görünen odur ki tuz kokmuş, belediye yönetimi kokuşmuştur. Lüks otellerde kaçak toplantılar düzenleyenler ortadadır. Bu toplantılar sırasında frekans kesici kullanıp güvenlik kameralarını bantlayan, yeri geldiğinde peçeteyle kapatan, toplantı bitiminde içinde ne olduğu muammaya dönen valizlerle bulundukları muhitten ayrılan kuşkulu yüzler bilinmektedir. Özel’in iddiaları siyasi ve düşünce namusu açısından yüz kızartıcıdır ve ahmakçadır. Nitekim alayı birden suçüstü yakalanmış ve kirli çamaşırlar deşifre edilmiştir.”
DEM’DEN YANIT
UZAMASINI BİZ DE İSTEMİYORUZ
PARTİSİNİN dünkü grup toplantısının ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan Hatimoğulları şunları söyledi: “Suriye’de gerçekleşen Kürt ulusal konferansında alınan kararlara baktığımızda, Suriye’nin kendi halklarının ortak yaşam mücadelesine hizmet eden bir yerde duruyor. Bunu, tam tersi bizler Öcalan’ın yapmış olduğu Barış ve Demokraktik Toplum Çağrısı’na destek olarak görüyoruz. Dolayısıyla bu süreci hiçbir şekilde sabote eden bir yerde durmuyoruz. Bizler bu sürecin zaten sabote olmaması için elimizden gelen her türlü çaba içindeyiz.
BİR AN ÖNCE...
Çünkü Öcalan’ın yapmış olduğu ve aynı şekilde Sayın Bahçeli’nin de bu dönemde 1 Ekim’den bu yana başlatmış olduğu bu sürecin bizler başarıya ulaşması için DEM Parti olarak her türlü emeği vermeye, her türlü çabayı harcamaya devam ettiğimizin altını çizmek isterim. Verdiğimiz her demeçte bu sürecin bir an önce sonuca bağlanması, sürecin enfekte olmaması için atılması gereken adımlar olduğunun en çok altını çizen siyasi partiyiz. Bu silahsızlanma sürecinin başarıyla sonuçlanabilmesi için koşulların hızlı biçimde sağlanması elzemdir. Bu sürecin uzamamasını bizler de istiyoruz.
Bu anlamıyla elbette bu süreçte nesnel koşulların oluşması anlamında kimi adımların atılması acil, artık elzemdir. Bu gelişmeler de bunları göstermektedir.”
ÖCALAN’DAN DEMİRTAŞ’A MEKTUP İDDİASI
Hatimoğulları, Öcalan’dan Demirtaş’a mektup iddiasıyla ilgili soru üzerine de “Buna ilişkin bizde somut bir bilgi yok. Böyle bir iletişim kanalının oluştuğuna dair bilgimiz yok. Fakat Sayın Demirtaş’ın ve Figen Yüksekdağ’ın ve cezaevinde olan bütün arkadaşlarımızın bu sürece katkı vermek istediklerini biliyoruz. Demirtaş da Yüksekdağ da bu barış sürecine destek vermeye hazır olduklarını ifade ettiler. Bu bizlerin zaten talebidir” yanıtını verdi.