Astım hastalığı bebeklikte başlıyor

Güncelleme Tarihi:

Astım hastalığı bebeklikte başlıyor
OluÅŸturulma Tarihi: Mart 14, 2002 00:00

Gazi Ãœniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Ãœyesi Prof. Dr. Haluk TürktaÅŸ, astımın sadece eriÅŸkin deÄŸil, bebeklik dönemi hastalığı haline geldiÄŸini ve hastalıkta genetik faktörlerin de rol oynadığını söyledi.TürktaÅŸ, bir ilaç firmasının toplantısına katılmak üzere geldiÄŸi Adana'da, kronik, iltihabi bir havayolu hastalığı olan astımın, tüm dünyada görülme sıklığının artmasına karşın, sevindirici unsurun, yeni tedavi yöntemlerindeki geliÅŸmeler olduÄŸunu belirtti. Astımın, genel kanının aksine akciÄŸer kanserinde olduÄŸu gibi sadece eriÅŸkinlerde deÄŸil, 1 yaşındaki bir bebekte dahi görülebildiÄŸine dikkati çeken TürktaÅŸ, ''Astım, çocuklarda yüzde 7, eriÅŸkinlerde yüzde 5 civarında görülüyor'' dedi. TürktaÅŸ, her yıl ortalama 180 bin astım hastasının öldüğünü, ancakyeni tedavi yöntemlerinin umut verici olduÄŸunu ve hastaların yaÅŸam kalitelerinin yükseltildiÄŸini ifade ederek, şöyle konuÅŸtu: ''Dünyada astım hastalığının görülme sıklığı her 10 yılda yüzde 50artıyor. Yaklaşık 100-150 milyon arasında insanın da astım hastası olduÄŸu tahmin ediliyor. Batı Avrupa'da son 10 yıl içinde astımın görülme sıklığı iki kat artmıştır. Dünyada astımın yol açtığı maddi kaybın ise tüberküloz ve AIDS'in toplam maliyetinden fazla olduÄŸu tahmin ediliyor. Bunun sadece ABD'deki yıllık maliyeti 6.4 milyar dolardır. Türkiye'de ise en az yaklaşık 3 milyon astım hastası var.'' GENETÄ°K FAKTÖRLER TürktaÅŸ, astımda genetik faktörlerin de önemli rol oynadığını, anne ve babasından herhangi biri astımlı olan bebekte bu hastalığın görülmesinin diÄŸerlerine oranla 3-5 kat, hem annesi hem babası astımlıolan bebekte ise 6-7 kat daha fazla olduÄŸunu söyledi. TürktaÅŸ, ''Ancak, bu astımlı her anne babanın çocuÄŸu astımlı olur anlamına gelmez'' dedi. Astımın, zatürree gibi antibiyotik kullanımıyla tamamen giderilmediÄŸini, tıpkı ÅŸeker hastalığında olduÄŸu gibi sürekli kontrol altında tutulmasının zorunlu olduÄŸunu ifade eden TürktaÅŸ, ancak astımdan korkulmaması ve hastaların bunu (kabus) olarak deÄŸerlendirmemesi gerektiÄŸini anlattı. TürktaÅŸ, nefes darlığı, özellikle sabaha karşı yaÅŸanan hırıltılı soluma ve öksürüğün tipik astım belirtileri olduÄŸuna dikkati çekerek, özellikle çocuklardaki bu belirtilerin sıradan bir soÄŸuk algınlığı gibi deÄŸerlendirilmeyip zaman geçirilmeden teÅŸhis edilmesi gerektiÄŸinikaydetti. Â
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!