'Askerlerimiz Suriye'de rehin' iddiasına yanıt Twitter'dan

Şam rejimine yakınlığıyla bilinen El Vatan gazetesinde 31 Aralık günü yer alan ve Suriye'de bir hava üssünde Türk pilotların tutuklandıklarını öne süren haber Genelkurmay Başkanlığı tarafından, aynı gün yalanlanmıştı. �

Ancak CHP Aydın Milletvekili Baydar, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu'nun yanıtlaması istemiyle TBMM'ye verdiği soru önergesinde, Suriye makamlarının elinde oldukları iddia edilen 10 Türk pilotunun isim ve rütbelerini tek tek saydı.

Baydar'ın verdiği soru önergesinde isimler, “Yüzbaşı Y. K., Teğmen S. T., Teğmen F. Y., Teğmen M. H., Asteğmen H. G ile T. T. , İ. M., Y. C., M. Y., H. M.” olarak yer aldı.

Bayar, soru önergesinde bu konuda Başbakanlık ya da Dışişleri Bakanlığı'nın elinde bilgi olup olmadığını sordu.

YANIT TWITTER'DAN
Suriye'de Türk subayların yakalanarak, esir alındığına ilişkin haberlere yalanlama Dışişleri Bakanlığı'ndan geldi. Bakan Davutoğlu'nun danışmanı Gürcan Balık, Twitter üzerinden yaptığı açıklamada, esir Türk subaylar haberi konusunda "Net soyluyorum. Bu da dupeduz bir yalandir. Maksat, manipulasyondur" dedi.
 
"ESİR OLSALAR, GÖRÜNTÜLERİ YAYINLANIRDI"
Balık, açıklamasında şu ifadeleri kullandı:

"Belirli çevrelerin, Suriye bağlantılı fabrikasyonları devam ediyor. Yaklaşık bir yıl önce, 49 Türk istihbaratçının Suriye'de yakalandığını iddia ettiler. Yalanladık. Ama çıkarları öyle gerektirdiği için olsa gerek, yalanlarını sürdürdüler. Kaldı ki Suriye rejiminin elinde, değil 49 bir yetkilimiz olsa, bugüne kadar yüzlerce görüntüsü yayınlanırdı. Geçtiğimiz hafta, dört havacı subayımızın Halep'te yakalandığı yalanını piyasaya sürdüler. Bunun üzerine, Genelkurmay Başkanlığı'mız tarafından, yalanı afişe eden bir açıklama yapıldı. Ancak, aynı çevre, bu defa, "Açıklama niye oradan geldi" diyerek manipülasyona devam etti. Son olarak, bu sabaha karşı, yine aynı çevrelerin güdümündeki ajanslar aracılığıyla subaylarımızın yakalandığı yalanına, bir de isimler ve rütbeler eklenerek kisve bulmaya çalıştılar. Net söylüyorum. Bu da düpedüz bir yalandır. Maksat, manipülasyondur. Yapan çevre de, niyetleri de herkesin malumudur."

DAVUTOĞLU'NDAN CHP'YE SUÇLAMA
Balık'ın tweet'lerinin hemen ardından Dışişleri Bakanı Davutoğlu da kameraların karşısına geçerek iddialara yanıt verdi.

"Manipülasyon amaçlı haberlerin Türk basınında yer almasını yadırgıyoruz. Ama CHP’nin de TSK’yı zor durumda bırakacak şekilde açıklama yağmasını daha çok yadırgıyoruz" diyen Davutoğlu, Türk subaylarının Suriye'de olduğu iddialarının kesinlikle doğru olmadığını söyledi.

Davutoğlu, "Suriye’de hiçbir Türk subayı bulunmamaktadır. Açıklama çok açık ve sarihtir. İrfanına güvendiğimiz halkımızın bu tür manipülasyonlara karşı uyanık olmasını rica ederiz" diye konuştu.

GENELKURMAY “YOK” DEDİ, SURİYE ISRAR ETTİ
El Vatan gazetesi 31 Aralık'ta dört Türk savaş uçağı pilotunun Halep yakınlarındaki bir askeri havalimanında ele geçirildiğini bildirdikten kısa bir süre sonra Türk Silahlı Kuvvetleri’nin internet sitesinden yapılan açıklamada böyle bir durumun kesinlikle söz konusu olmadığı ifade edilmişti.

Ardından iki gün önce Rusya’nın Sesi radyosu, Şam yönetimi kaynaklarına dayanarak Halep yakınlarında Türk pilotların ele geçirildiği şeklindeki haberin hayal ürünü olmadığını, bölgede gerçekten bir grup Türk pilotun Suriye ordusuna bağlı birlikler tarafından ele geçirildiğini duyurmuştu.

Hürriyet Moskova muhabiri Nerdun Hacıoğlu’nun aktardığına göre, Rusya’nın Sesi radyosuna konuşan Suriye ordusundan emekli General Muhammed İsa şunları söylemişti:

“Yanlış olan tek şey pilotların dört kişi oldukları. Aslında sayıları daha fazlaydı. Şimdilik net olarak bu kadarını söyleyebilirim. Durum gerçekten çok ciddi. Bu kişiler Halep’teki hava üssü yakınlarında yakalandı. Pilotlar, silahlı grubun desteğiyle üsse sızmak niyetindeydi. Amaçları henüz belirleniyor. Şimdilik sadece tahmin yürütülebilir. Pilotlar muhtemelen uçakları ele geçirip Suriye’nin önemli stratejik noktalarına saldırmayı düşünüyordu. Sivil halkın yoğun yaşadığı bölgelere havadan saldırı da planlamış olabilirler. Sonra tüm sorumluluğu Suriye ordusuna yıkmayı düşünmüş olabilirler. Ankara bu bilgiyi istediği kadar yalanlasın. Fakat olay bir gerçek.”