Anlaşma yoksa ölüm orucu başlar

İşçiler salıya kadar herhangi bir gelişme sağlanamazsa topyekûn ölüm orucuna başlayacak.

4-C statüsünde çalışmayı kabul etmeyen TEKEL işçilerine hemen her kesimden destek gelirken, işçiler dün sabah saatlerinden itibaren düzenli yemek yemeye başladılar. Açlık grevine ara verseler de işçiler, eylem konusundaki kararlılıklarını koruyor. Hükümet, verilen sürede çözüm üretemezse bu kez işçiler, Başkan Mustafa Türkel de dâhil tüm sendika yöneticileriyle birlikte ölüm orucuna başlayacak. Konfederasyonlar ise genel grev kararı alacak.

Toplu harekete devam

Tekgıda-İş Genel Başkanı Mustafa Türkel, hükümetle yapılacak görüşmelerden sonuç alınamaması halinde kendisinin de açlık grevine başlayacağını açıkladı. İşçilere özverilerinden dolayı teşekkür eden Türkel, toplu hareket edeceklerini, kişisel kararlara izin vermeyeceklerini söyledi. Türkel, “Başbakan ve bakanlar dışında herkes bize destek veriyor” diye konuştu. Açlık grevine ara veren, ancak Türk-İş önünde oturma eylemini sürdüren işçilerden bazılarının öyküleri şöyle:

Kızımı göremiyorum

Metin Kılınç (Batman): En başından beri buradayım. 6 yaşındaki kızım Rojin talasemi hastası. Her ay Kızılay’dan kan alıp kızıma nakil yaptırıyordum. Ben burada olduğum için artık annesi götürüyor. İsteklerimize cevap verilmezse, açlık grevine diğer arkadaşlarımız da katılacak. Ölüm orucuna çevireceğiz.

Tazminatımı harcarım

Mehmet Öztürk (Adıyaman): 17 yıldır TEKEL’de çalışıyorum. 1300 TL maaş alıyorum. Başbakan inat ettiyse biz de inat ediyoruz. Ya hakkımızı alacağız ya da ölene kadar burada kalacağız. Ay sonunda tazminatlarımızı verirlerse onları da burada harcarız.

Ölene kadar burdayız

Fethi Demirbilek (Muş): Ölüm orucuyla başladım. Doktorlar zorlayınca açlık grevine çevirdim. 39 gündür buradayım. Çocuklarımı göremiyorum. 4 yaşındaki

kızım Aybüke evde ‘Ölmek var dönmek yok diye’ bağırıyormuş.

Telefondan hasret gideriyorum

Yaşar Elpe (Muş): İlk günden beri buradayım. 2.5 ay önce ikizlerim oldu. 40 gündür göremiyorum. Eşim sürekli cep telefonları ile fotoğraflarını çekip mesaj atıyor, oradan bakıyorum. 9, 11, 13 yaşlarında üç çocuğum daha var. Onlar da bize destek olmak için açlık grevine başlamışlar; öğretmenleri ile konuştum zor ikna ettik hepsini.

Odun kömür mahalleden

TÜRK-İş Genel Merkezi’nde bekleyen işçilerin sayısında son günlerde artış var. 24 saat süren bekleyişte, ağırlaşan hava koşulları işçilere zor anlar yaşatıyor ancak sivil toplum örgütleri ile halk, başta odun ve kömür olmak üzere, gıda, giyecek, battaniye yardımlarını sürdürüyor. İşçiler, varillerde yaktıkları ateşlerin etrafında ısınmaya çalışıyorlar. Diğer işçilerle dağıtılan kumanyaları paylaşan Abuzer Koparan ve Kurtuluş Çelik de anneleri ile Ankara’ya gelenlerden.

Erdoğan’dan sendikaya: Hükümeti deviremezsin

BAŞBAKAN Tayyip Erdoğan, Tekgıda-İş Sendikası Başkanı’nın, “Genel grev kararı alırsak hükümet deviririz” sözlerine çok sinirlendi. Erdoğan, “Neymiş? Hükümet devirirmiş. Sen avucunu yalarsın, avucunu. Neyi deviriyorsun? Önce haddini bil” dedi. Erdoğan, şöyle devam etti:
“Ankara’nın meydanında belli bir grup ki hepsi TEKEL işçisi değildir. Şu anda aç sefil olarak ajitasyon yapıyorlar. Üretim, müretim yok, çalışma diye bir şey de yok, depolar boş. Bunlara bu haliyle maaşlarını ödemeye devam edildi. Ülkenin şartlarını düşünün, işsizleri düşünün hükümet olarak bizim gösterdiğimiz iyi niyete attığımız adıma siz de iyi niyetle yaklaşın. Siz de bir adım atın bu eylemleri sona erdirin.”