Amerikan gotiği-7

Güncelleme Tarihi:

Amerikan gotiği-7
Oluşturulma Tarihi: Ocak 02, 1998 00:00

Serdar TURGUT
Haberin Devamı

Türkiye'de abuk olay çok. Bu yüzden de yazı konusu bulmakta hiç zorlanmıyorum. Amerika'da konu aramama gerek yok artık. Ama bazen orada da öyle bir şey oluyor ki yazmamak mümkün değil.

Bugün size gerçek bir olayı anlatacağım.Bunu baştan söylüyorum ki yazdıklarımın hayal ürünü olduğunu sanmayasınız.

Böyle düşünebilirsiniz, çünkü yazacaklarım öylesine abuk bir dizi olay ve şahsiyetten oluşuyor ki normal bir insan bunların ancak rüyalarda filan olabileceğini düşünür.

* * *

Aşağıdaki bütün anlatılanlar Amerikan gazetelerinden derlenmiştir.

Vincent ‘Chin’ Gigante, Amerika'nın şu anda belki de en büyük mafya ailesinin başıdır.

Kendisi Capo du Tutti Capi'dir. Yani ‘babaların babasıdır’.

Vincent ‘Chin’ Gigante bütün bu özelliklerinin yanı sıra bir başka özelliğe de sahiptir.

Özetle söylemek gerekirse Vincent yaklaşık beş yıldır filan tamamen bunamış durumdadır.

Kendisinin en büyük hobisi tamamen çıplak vücudunun üstüne sadece bir pardösü giyip New York'un Village bölgesinde dolaşmaktır. Canının istediğ yerde de büyük tuvaletini yaptığı görülmüştür.

Dolaşırken de sürekli kendi kendine konuşup gülmektir.

Bunun dışında Vincent bir keresinde annesine mutfaktaki musluğu göstererek ‘‘Televizyonu aç da seyredeyim’’ diye bağırmıştır.

Annesi ona rasyonel bir şeyler söylemeye çalışınca da bağırarak ağlamıştır.

Ağlaması ancak musluk açılınca durmuş, saatlerce musluğu seyredip kahkahalar atarak eğlenmiştir.

* * *

Anlayacağınız Vincent ‘Chin’ Gigante pek mafya babalığı yapacak durumda gözükmemektedir.

Ancak FBI bu kanıda değildir.

Onlara göre Vincent bütün bunları rol olarak yapmaktadır.

Geri zekâlı gibi davrandığında polisin kendisini hapse atamayacağını düşünmekte, perde arkasından aileyi yönetirken, herkesin önüne çıktığında bu şekilde davranmaktadır.

Doktorlar bu fikirde değildir ama olsun, FBI bir kere karar vermiştir buna.

Ve filmlerden de bildiğimiz gibi FBI'nın hata yapmasına katiyen de imkân yoktur.

* * *

Bu arada Vincent'ın idare etiği söylenen mafya ailesinin vukuatları da hızla artmaktadır tabii.

Örneğin ailenin düşman olarak ilan etmiş olduğu Philedelphia'lı gangster Tony ‘Bananas’ Caponigro bir gün ölü olarak bulundu.

İsminin ortasındaki takma addan da anlaşılacağı üzere fazla normal olmayan Tony'nin mafya infazına kurban gittiği yolunda kuvvetli kanıtlar vardı.

Şöyle ki: Tony öldürüldükten sonra vücudu göbekten açılmış ve adamın içi 20 dolarlık banknotlarla doldurulmuştu.

Sonra da vücut dikişle kapatılmıştı.

Diğer başka bir cesedin de mafyanın işi olduğu tahmin ediliyordu.

O adamcağızın da ağzına öldürüldükten sonra sekiz adet dinamit gayet estetik bir biçimde yerleştirilmişti.

Amerikan polisi bu adamcağızları Vincent ‘Chin’ Gigante'nin öldürttüğüne inanıyordu.

* * *

Ama ne yazık ki kanıt yoktu.

Onu başka bir olaydan dolayı içeriye tıktılar.

John Gotti'yi hatırlarsınız. Hani ben bir keresinde bunun oğlunu Brooklyn'de Patsy's Pizzeria'da görmüş ve olayı yazmıştım.

John Gotti şimdi hapiste. Ancak ölünce oradan çıkabilecek.

Şimdi bundan sonra yazacaklarımdaki mantıksızlığı dikkatlice izleyin.

FBI diyor ki Vincent ‘Chin’ Gigante, John ‘The Teflon Don’ Gotti'yi öldürtmek için plan yaptı.

Ve sadece bu nedenle de hapse atılması gerekir.

Özetle bir tarafta bunamış ve zekâsı tavadaki yumurta gibi pişmiş haldeki bir adam var.

Öbür tarafta da zaten hapiste olan bir yaşlı adam.

FBI birincisinin ikinciyi öldürtmeyi planlamaktan suçlu olduğunu düşünüyor.

Ve son olarak bunu ispat etiler. Şimdi olayın bunamış tarafı 12.5 yıl hapis yatmak için kodeste.

* * *

Peki nasıl ispat ettiler bunu?

İşte bu soruyla da olayın son derece eğlenceli bölümüne geldik.

FBI, patronları aleyhine konuşmayı kabul edecek ihbarcı altı mafya üyesi bulmuş durumda.

Polis onlarla bir anlaşma yapmış.

Eğer Vincent aleyhine itiraflarda bulunursanız sizi hem hapse yollamayacağız hem de affederek hükümet koruması altına alacağız.

Tamam mı, buraya kadar bir sorun yok gibi gözüküyor, değil mi?

Ama var, hem de büyük sorun var.

Şöyle ki:

Bu altı mafya üyesi toplam 54 kişiyi öldürmüş durumdalar.

Üstelik de bu sadece FBI'nın resmi kayıtlarında yer alan rakam. Yani sadece resmen tespit edilmiş cinayet toplamı 54.

Bilmem yanılıyor muyum ama polis kayıtlarına geçmiş cinayetlerin toplamı 54 olabilen altı insanın kayıtlara geçmemiş olan gerçek cinayet sayısının bunun en azından üç misli filan olduğunu düşünmekteyim. Yanılıyorsam yanılıyorsun deyin ya...

Ve bunlar FBI bunamış lideri hapse atmak istedi diye cinayetleri hakkında hesap vermekten şu anda kurtuldular.

* * *

Toplam 54 kişiyi öldürdüğü bilinen bu altı kişi arasında ilginç karakterler de var.

Örneğin alın Peter ‘Big Pete’ Chiodo'yu. Onun ölümsüz olduğu düşünülüyor mafya içinde.

Çünkü bir keresinde yakın mesafeden 20 adet kurşun sıkılmış ona.

Adam ölmediği gibi hastanede de sadece bir gün yatmış.

Çünkü kurşunlar ona zarar verememişler, organlarına bile ulaşamamışlar.

Peter 280 kilocuk olduğu için kurşunlar vücudundaki katmerli yağ tabakasına saplanıp kalmış.

Diğer bir ilginç karakter de Salvatore ‘Sammy Bull’ Gravano. Onun ilginç bir hobisi var.

Boş zamanlarında boğarak adam öldürmekten hoşlanıyor.

FBI kayıtlarına göre tek başına 19 kişiyi boğmuş. Kaç kişinin infaz emrini verdiği ise bilinemiyor.

Kurbanlar da ilginç bu olayda. Kurbanlarından bir tanesi olan John ‘Johhny Keys’ Simone onun tarafından öldürülmeden önce son bir istekte bulunmuş ve cesedinde ayakkabıların olmamasını istemiş.

Salvatore adamın ayakkabılarını çıkarttıktan sonra onu öldürmüş.

Şu anda mafyada herkes adamın neden böylesine tuhaf bir son istekte bulunduğunu tartışıyor.

Varılan sonuçtan sizi de haberdar edeceğim, merak etmeyin.



Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!