Güncelleme Tarihi:
Trilyonlarca liralık vurgunun ünlü kaçakları, yurt dışında krallar-kraliçeler gibi yaşıyor. Yunanistan, Hindistan gibi ülkeler bile insanlarını dolandıranları bir şekilde kodese tıkmayı başarırken, Türkiye nedense bu konuda kılını kıpırtadamıyor. Bu yüzden de, yapanın yanına kâr kalıyor. Edes, Okumuş, Bezmen, Tecimer, Aslıtürk, Civan bunların başlıcaları...
Devletin ve vatandaşın trilyonlarını dolandıran, milyarlarca lira para cezasına çarptırılan, ancak elini kolunu sallayarak yurtdışına kaçan ‘suç turistleri’ne hiçbir şey yapılamıyor. Trilyonları vuran kaçak dolandırıcılar, yurtdışında ‘zevk-ü sefa’ içinde yaşıyor.
Adalet Bakanlığı, Civangate skandalının kahramanı Engin Civan'ın da aralarında bulunduğu ünlü kaçakları sıkı takipte tutuyor. Ancak yasalar ve yurtdışındaki mevzuat farklılığı nedeniyle, Mehmet Okumuş gibi bankalara milyarlarca liralık borç takıp Almanya'ya giden, Selim Edes gibi milyarlarca lira para cezasını ödemeden kaçan, Gülay Aslıtürk gibi halkın ve devletin yüzmilyarlarca lirasını zimmetine geçirdiği iddia edilince ülkeyi terkeden, Ayşegül Tecimer (Nadir) gibi tarihi eser kaçakçılığı yapan, Halil Bezmen gibi devleti ve halkı dolandıranlara, Türkiye hiçbir şey yapamıyor. Kaçak suçluların yakalanıp iadesi ve cezalarını çekmesi, bir türlü sağlanamıyor.
1957 yılında kabul edilen Uluslararası Avrupa Suçluların İadesi Sözleşmesi'ne göre, bir kişinin Interpol tarafından yakalanabilmesi için hakkında kesinleşmiş en az 1 yıl hapis cezası olması gerekiyor. Eğer 11 ay hapis ve 300 milyar lira para cezasına çarptırılmışsa, bu kişi uluslararası düzeyde aranamıyor. Ancak 1 yıl hapis cezası alan ve bu cezası paraya çevrilmeyen kişileri uluslararası düzeyde arama hakkı doğuyor. Burada da soruşturmayı yürüten savcı ya da hâkimin, ‘Bu kişinin yurt dışında olduğu sanılmaktadır. Kendisinin uluslar arası düzeyde aranması talep olunur’ isteminde bulunması gerekiyor.
SUÇ TURİSTLERİ
1 yıldan fazla hapis cezası bulunmadığı için Interpol'ce aranmayan Selim Edes gibi ‘suç turistleri’ hakkında, sınır kapılarında tahdit bulunuyor. Suçlular ancak Türkiye'ye girmeye kalkışırlarsa yakalanabilecek. Bir yetkili, ‘‘Kırmızı bülten diğer ülkelerin polislerini de ilgilendirir. Hudut kapılarından giriş ve çıkışta yakalanmayı sağlayan tahdit uygulaması ise bizim iç meselemizdir. Mehmet Ali Ilıcak bu yöntemle yakalandı. Hakkında gıyabi tutuklama kararı verilir verilmez, hudut kapılarına tahdit konuldu ve uçağa bindiği halde yakalandı’’ dedi.
Belediyeyi yüzmilyarlarca lira dolandırdığı iddia edilen Gülay Aslıtürk ile tarihi eser kaçakçılığından ceza alan Ayşegül Tecimer de İnterpol'ce aranmıyor. Bu kişiler de yurtdışında istedikleri gibi dolaşabiliyorlar.
ADALET'İN ELİ BAĞLI
Adalet Bakanlığı yetkilileri de, siyasi ve mali suçlarla ilgili iade işlemlerinde mevzuat farklılığı nedeniyle Avrupa ve ABD ile aramızda bu konuda sorun çıktığını ve tıkanıklık yaşandığını belirttiler.
Yetkililer, kredi suçlarının Avrupa hukukunda banka ile kişi arasındaki alacak-borç ilişkisi olarak değerlendirilip suç sayılmadığını, bu nedenle hangi ülkede olduğu tam olarak belirlenemeyen Engin Civan'ın da suçlu sayılmayabileceğini kaydettiler. Yetkililer, kaçakların tümünün kırmızı bültenle aranması talebinde bulunduklarını, ancak Interpol'un Avrupa'da suç sayılmayan eylemlerin faillerini bültene alamadığını vurguladılar.
Interpol'ün suçluları kırmızı bültenle araması da her zaman çözüm getirmiyor. Kırmızı bültenle aranan Halil Bezmen'i yakalayan ABD, Türkiye'nin iade isteğine ‘ret’ yanıtı verdi.
Adalet BakanI Oltan Sungurlu'nun talimatı nedeniyle ünlü dolandırıcı ve kaçaklarla ilgili yazışmalar titizlikle yürütülüyor. Uluslararası Hukuk Genel Müdürlüğü dün hakkında gıyabi tutuklama kararı bulunan Ayşegül Tecimer'le ilgili evrakı tamamlayarak, ABD'den iadesini istedi.