AK Parti'nin anayasa değişikliği teklifi sonrası HDP'den ilk açıklama

Bilgen, Mecliste düzenlediği basın toplantısında, Türkiye'nin "can yakıcı sorunlarla boğuştuğu" bir dönemde bütün dikkatleri sadece sistem değişikliğine kilitlemenin Türkiye için büyük bir zaman kaybı olduğunu ve bunun hayal kırıklığına dönüşeceğini savundu. 

Anayasa değişikliği sürecinin meşru olmadığını ileri süren Bilgen, "İki parti heyetleri arasında kotarılan bu metinde, onlarca madde, tek bir madde ile değiştirilmeye çalışılıyor. Böyle bir anayasa yapım yöntemi yoktur." diye konuştu. 

Seçimlerden bu yana fiili durum adı altında anayasa suçu işlendiğini savunan Bilgen, "bugün yapılanın da fiili duruma uygun bir hukuki kılıf uydurma çabası" olduğunu söyledi. Ayhan Bilgen, şöyle devam etti: 

"21 madde içerisinde neredeyse ilk savunuculuğunu bizim yaptığımız düzenlemeler de var. Sayın Cemil Çiçek'in başkanlığında 4 partinin eşit temsil edildiği komisyonda 18 yaş düzenlemesini ilk öneren parti biziz. O zaman AKP ve MHP temsilcileri buna çok sert tepki göstererek, 'Meclisi çoluk çocukla mı dolduracağız' demişlerdi. Şimdi, 4 yıl sonra bizim önerdiğimize uygun bir düzenleme ile geliyorlar. Askeri yargı konusunda da biz uzun yıllardır bunun kabul edilemez olduğunu ifade etmiştik. 

İçindeki kısmi iyileştirmelerle, demokratikleşmeyle süslenmiş bir saltanat mantığı artık bu tasarıyla birlikte parlamentonun gündemine gelmiştir. Kanun ve hukuk sınırı tanımayan, kararname ile yürütmenin bütün hayatı düzenleyebileceği, idareyle ilgili her türlü tasarrufu kullanabileceği ve bunun da yargı denetimine tabi olmayacağı bir düzenleme artık Türkiye'nin gündemindedir." 

Bilgen, yarın PM toplantısını, ertesi gün ise MYK toplantısını yapacaklarını ve bu toplantılarda AK Parti'nin anayasa teklifine karşı nasıl bir tavır takınacaklarını daha ayrıntılı bir şekilde kararlaştıracaklarını bildirdi. 

Teklifi, Türkiye için geriye gidiş ve hukuk devletinden uzaklaşılması olarak gördüklerini vurgulayan Bilgen, "Metinde diploma sorunu da çözülmüş. Cumhurbaşkanı olma şartları içerisinde sadece yüksek öğrenim ifadesi geçiyor. Yani bugüne kadar 4 yıllık fakülte mezunu muydu, değil miydi tartışması yapan Türkiye, artık bundan sonra bu tartışmayı yapmayacak. Bunu da çaktırmadan metnin içine koymuşlar." dedi.