Ada Apo’ya kaldı

İmralı'dan ayrılan gardiyanlar üzgün. Nedeni de kış ortasında tayin edilmiş olmaları. ‘‘Apo'yu gördünüz mü? Nasıldı?’’ sorusunu duyan bir gardiyan yüzünü buruşturuyor:

Koca adayı ona bıraktık iyi olmaz mı?

Şaşkınlığını hala atamamış üzerinden. ‘‘Önceden haberimiz yoktu. Şoke olduk’’ diyor. İmralı'ya, oradaki yaşama sevgiyle bağlanmış. Sevgisini sözcüklere dökemiyor, satır aralarından çıkarabiliyorsunuz:

Orada insan dört duvar arasında kapalı kalmıyor. Çalışıyorduk. Hayatımızdan memnunduk. Şimdi hepimizin Bursa E Tipi Cezaevi'ne tayini çıktı.

İmralı'da sadece 25-30 gardiyan kalmış. Onların görevi de adadaki hayvanların naklini sağlamak. Çünkü İmralı'daki 1500 koyun ile 53 ineğin de başka cezaevlerine tayini çıkmış. Onların bugün teknelerle Mudanya'ya taşınması planlanıyor. Hayvanlar, İmralı Lojmanları'nın bahçesinde toplanacak, sonra araçlarla cezaevlerine gönderilecek. 3 bin tavuk, o kadar da şanslı değil. Onların tümü kesilip satılacak.

Ve bu işler bittikten sonra Adalet Bakanlığı personeli, İmralı'yı tamamen askerlere terkedecek. Adadaki 10 bin zeytin ağacına da onların bakması gerekecek...

Ada, uzun yıllar sonra ilk kez bu kadar sessiz ve sakin. 1'inci Dünya Savaşı sonrasında orada yaşayan Rumların Yunanistan'a göçmesi, İmralı'yı yalnızlığa terketmişti. Girit'ten gelen Türklerin çok azı İmralı'da yaşamayı seçmiş, ada Rumların yaşadığı ada, 1935'te cezaevi haline dönüştürülmüştü. O gün bugündür de hep yüzlerce konuğu birlikte ağırlamıştı. O kalabalıklar yok artık.

Ama İmralı, eskisinden daha debdebeli günlere hazırlanıyor. Kamptaki geniş salon, diğer binalar, Öcalan davası için yeniden düzenleniyor. Duruşmalara alınacak basın mensupları, izleyiciler için plan, program yapılıyor.

Önemli çalışmalardan biri de telefon hatlarının sayısının artırılması. Tek sorun İmralı'da cep telefonlarının çalışmaması. 15 gün kadar önce cep telefonu için adaya direkler dikilmişti; Öcalan getirilmeseydi şimdi cep telefonları adada çalışıyor olacaktı. Ama askerler nedense bu çalışmaları şimdilik durdurdular.

Öcalan davası boyunca İmralı ile en önemli bağlantı noktası tabii ki Mudanya olacak. İskele yeniden düzenlenecek. Adaya gidecek konuklar için üzeri kapalı bölümler hazırlanacak iskelede.

Mudanya da özel günler yaşayacak dava boyunca. Şimdiden olağanın çok çok üzerinde güvenlik önlemlerine sahne olan kent, eski sakin huzurlu sahil kasabası görüntüsünü tamamen yitirecek. En azından bir süre için Mudanyalılar farklı bir ortamda yaşayacaklar. Bu da onları huzursuz ediyor. Herkes farklı bir soru atıyor ortaya;

Bu kadar güvenlik önleminin alındığı bir ortamda seçim kampanyasını nasıl yürüteceğiz?

Mudanya Belediye Başkanı Erol Demirhisar'nın sıkıntısı da bu...