8 yıl asker zoruyla çıktı

ODTÜ'nün 1997-1998 akademik açılış yılı töreninde konuşan Rektör Prof. Dr. Süha Sevük, ‘‘Asker zoru olmasaydı bu parlamento 8 yıllık temel eğitim yasasını çıkarmazdı’’ dedi. Çok partili döneme geçtikten sonra irticanın sinsice büyüdüğünü belirten Prof. Sevük, bunda devletin büyük payı olduğunu söyledi.

ODTÜ Rektörü Prof. Dr. Süha Sevük, 8 yıllık temel eğitim yasasının parlamentodan Türk Silahlı Kuvvetleri'nin baskısıyla çıktığını ve bunun üzüntü verici olduğunu belirterek, ‘‘Ancak hepimiz kabul etmeliyiz ki böyle bir baskı olmasaydı, parlamentomuz da bu kanunu çıkaramazdı’’ dedi. ODTÜ'nün 1997-1998 akademik açılış yılı töreninde konuşan Sevük, yasanın siyasal ve ideolojik içeriğinin teknik ve pedagojik içeriğinden çok daha önemli ve öncelikli olduğunu da vurguladı. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Nami Çağan'ın da katıldığı törende Sevük, şunları kaydetti: ‘‘Köktendincilik-darbe sarmalından hiç olmazsa bir müddet için kurtulmuş olmak, siyasal sistemimizdeki kilitlenmenin bizim parlamentomuza özgü yöntemlerle de olsa aşılabilmiş olması, devletimizi zayıflatan ve yıpratan yolsuzlukların ve çetelerin en azından kamuoyunda açıkça tartışılmaya ve sorgulanmaya başlanması, Güneydoğu sorununun silahsız kuvvetler ve sosyo-ekonomik tedbirlerle çözümü yönünde arayışların başlaması ve bütün bunlardan daha önemlisi eğitim reformu için siyasal iradenin belirtilmesi bizi umutlandıran olumlu gelişmelerdir.’’ Türk ulusunun İslamiyeti seçmesinden beri çağdaşlaşma çabalarının sürekli skolastik bir dirençle karşılaştığını anımsatan Sevük, Atatürk'ün Osmanlı'dan çağdışı bir eğitim sistemi devraldığını vurguladı. Çok partili döneme geçişle birlikte skolastik direncin yeniden hortladığını ve son 30 yılda sinsice ve güçlenerek arttığını söyleyen Sevük, bugün devletin açtığı ve finanse ettiği Kuran kurslarındaki öğrenci sayısının, meslek kursları, sosyal, kültürel kurslar ve okuma yazma kurslarındaki öğrenci sayısının iki katı olduğunu belirtti. Sevük'ün konuşması uzun süre alkışlandı. Bakan Çağan da konuşmasında, teokratik devlet özlemlerinin artmasını ve din istismarcılarının çoğalmasını üzücü bulduğunu belirterek, ‘‘Bunda hepimizin olduğu gibi üniversitelerimizin de önemli sorumluluğu bulunduğuna inanıyorum’’ diye konuştu. Çağan, 21. Yüzyıl yarışından başarılı çıkabilmek için hükümetin eğitim alanında önemli bir adım attığını belirtti.