HÜRRİYETKoalisyon ortakları af konusunda anlaşmış. Anlaşma, Rahşan Hanım'ın istediği noktada gerçekleşmiş. Herkese ceza indirimi uygulanacakmış. Ölüm cezaları 36 yıl hapse çevrilirken, bu cezadan da 10 yıl indirilecekmiş. Başbakan Ecevit, MHP Lideri Bahçeli, ve ANAP Lideri Yılmaz, dün sabah Başbakanlık'ta bir araya gelmişler. Üç lider, af konusunda uzlaşmaya vardıktan sonra tasarıya ilk imzayı koymuş. Ardından da tasarı bakanların imzasına açılmış. İmzalar, akşam saatlerinde tamamlanınca tasarı, saat 19.30'da TBMM'ye gelmiş. Tasarının, yarın TBMM Adalet Komisyonu'nda görüşülmesi, cuma günü de Genel Kurul'da ele alınması bekleniyormuş. Tasarının adı da ''23 Nisan 1999 Tarihine Kadar İşlenen Suçlardan Dolayı Şartla Salıvermeye, Dava ve Cezaların Ertelenmesine Dair Kanun Tasarısı'' olarak belirlenmiş. Türkiye'ye yardım için gelen IMF heyeti ile yapılan görüşmeler konusunda bugün açıklama yapılacakmış. Yetkililer, her şeyin iyi gittiğini söylüyorlar ancak gelecek paranın tutarı konusunda bir açıklama yapmıyorlarmış. Ama bu paranın 10 milyar dolar civarında olduğu sanılıyormuş. Hükümet çevreleri, sağlanacak destek kredisinin tutarına ilişkin bu rakamı doğrulamışlar. Gerek Hükümet, gerekse mali sektör, sağlanacak ek desteğin 5-6 milyar dolar civarında olacağı beklentisini taşırken, IMF'nin bu tutarda bir kredi sözü vermesi sürpriz etkisi yaratmış. Ermenistan'dan gelen Ermeni-Türk İş Konseyi Başkanı Arsen Gazaryan, İstanbul'daki temasları sırasında Hürriyet'e yaptığı açıklamasında, ''Barış için ilk adımı atıp ülkenize geldik. İşte buradayım ve diyalog için hazırız'' diye konuşmuş. Soykırım Tasarısı gerginliği sonrasında barış için ilk adımı kendilerinin attığını söyleyen Gazaryan, "Bakmayın diasporaya, aramıza üçüncü ülkeleri sokmayalım. Yıllardır devam ettirilen bu iddialardan artık biz bıktık. Birbirimizi anlamamız için büyük abi Türkiye'ye büyük görev düşüyor. Toplasın hepimizi ve barış yolunu açsın bize.'' diye konuşmuş. Tekstilci 28 yaşındaki Funda Baldaner, İstanbul Moda'daki köşkünde tabancayı şakağına dayayıp intihar etmiş. Yakınları ''sorunu yoktu'' derken, Funda Baldaner'in ekonomik krizden etkilendiği iddia ediliyormuş. MİLLİYETAf konusundaki uzlaşma manşette. Başbakan Ecevit, anlaşma sağlandıktan hemen sonra eşi Rahşan Hanım'ı arayarak, uzlaşma haberini önce ona vermiş. Anlaştıklarını, hem de onun istediği doğrultuda olduğunu söylemiş bu anlaşmanın. Bu haber sonrasında Rahşan Hanım, af önerisinin ilk sahibi olarak derin bir nefes almış. Fikret Bila'nın yazdığına göre Rahşan Ecevit'i af konusunda rahatlatan ilk yön, tasarının af yasası biçiminde değil, "şartlı salıverme" biçiminde düzenlenmiş olmasıymış. Silahlı eylemci olup şartlı salıvermeden yararlanarak cezaevinden çıkacakların siyasete girmesinin kamu vicdanını rahatsız edeceğini düşünüyormuş Rahşan Ecevit. Bu nedenle "memnu hakların" iadesi yanlış olacakmış. Düzenleme "şartlı salıverme" olarak yapılınca memnu hakların iadesi sonucu doğurmadığı için mutluymuş. Bir de Haluk Kırcı konusu var tabii ki. Bu konudaki düzenlemede istedikleri gibi çıkınca, Ecevit çiftinin 'içine sinen' bir tasarı çıkmış ortaya. Eğer Genel Kurul'da yeni bir sorunla karşılaşılmazsa, bayram öncesinde yasalaşabilirmiş bu tasarı. Hükümet, 4 büyük bankanın yöneticilerine, bazı küçük bankalarla birleşmeyi önermiş. Buna da 'yapıştırma operasyonu' deniyor haberde. Dün yapılan bu toplantıda Hüsamettin Özkan dile getirmiş bu öneriyi. El konulan bankaların fona devredilmesi yerine böyle bir yöntem izlenebileceğini söylemiş. Toplantıya katılan bankalardan İş Bankası'nın Genel Müdürü Özince'nin kendilerinin bu birleşmelerin dışında tutulmasını istediği belirtiliyormuş. IMF ile yapılan pazarlıkların sonucunda "Hem Oh! Hem de Ah!" diyormuşuz. Tamam, 10 milyar kredi verecekmiş bu kuruluş ekonominin rahatlaması için. Ama krizin suçlusunu da bulmuş. Her zamanki gibi yine Ayşe Teyze. Yazıcı Otelleri'nin sahibi Hayri Yazıcı'nın kızı Bahar Yazıcı ile İstanbul gecelerinin renkli isimlerinden genç işadamı Ozan Şer'in düğün töreni ramazan nedeniyle 15 Aralık'ta Paris'te yapılacakmış. Haberi ilginç kılan, bu düğünde şahitlik yapması istenen Cavit Çağlar'ın yurda dönememesi nedeniyle Paris'te yapılacak olmasıymış bu düğünün. Bağdat Caddesi'nde iki gencin ölümüne neden olan Baran Balcıoğlu, 10 milyar lira kefaletle tahliye edilmiş yapılan duruşmada. Selin ve Erdem'in aileleri, bu karara ateş püskürmüşler. SABAHAf konusunda liderler arasında sağlanan uzlaşmadan önce Rahşan Ecevit'in haberdar edildiği, bu gazetenin de manşetinde. "Gözün aydın Rahşan" demiş Bülent Bey. Liderler, günlerdir kurmayları arasında görüşülen ve pazarlıklar sonucunda son şekli verilen af tasarısının son halini kısaca değerlendirdikten sonra imzalarını vermişler. Tasarıya göre aftan yararlanacaklar da yer alıyor haberde. Yardım ve yataklık affa girmiş. Bölücülük, çete oluşturma, ırza tecavüz, işkence, karapara, uyuşturucu kaçakçılığı, kamu kaynaklarından haksız menfaat, irtikap, rüşvet gibi suçlar affın dışında tutulmuş. Af kapsamına giren mahkumların cezasından 10 yıl indirilecekmiş. Adalet Bakanı Hikmet Sami Türk, ölüm orucunda olan mahkumların ailelerine çağrıda bulunarak, çocuklarını vazgeçirmelerini istemiş. Ölüm orucunun intihar olduğunu düşünüyormuş Bakan. Hazırlanan tasarı yasalaşmadan F tipi cezaevlerine nakil yapılmayacağı konusunda da güvence veren Bakan, mahkumların F tipi cezaevleri konusu dışındaki taleplerinin, bir siyasi program niteliğinde olduğunun da altını çizmiş. TBMM İnsan Hakları Komisyonu toplantısında da bu konu konuşulmuş dün. Basına kapalı yapılan toplantıda MHP Ankara Milletvekili Mehmet Arslan'ın ölüm oruçları konusunda komisyonun girişimde bulunmasına karşı çıkarak, "Gebersinler, ne yapalım, kendileri istedi" şeklindeki sözleri şok yaratmış.
Galatasaray ile
Fenerbahçe arasında oynanan maçla ilgili olarak 9 Galatasaraylı 4 de Fenerbahçeli amigo gözaltına alınmış. Bunlara meşale satanlar da gözaltındaymış. KOB sorununu Nice'ten önce çözeceğini defalarca dile getiren ve bu sözünü tutan Fransa'yı Nice telaşı sarmış. Zirvede AB ülkelerinin kendi aralarındaki sorunlar için büyük tartışmalara girmesi bekleniyormuş. Ecevit, son yaşanan mali kriz konusunda, "Kabus gibiydi, geçti" demiş. IMF'nin vereceği kredinin 10 milyar dolar olacağı duyumları da yer alıyor haberde. RADİKALSür manşette af haberi var. "Affedilmeyen yok gibi" deniyor. Meclis'e yollanan af tasarısının çözüm üretmek yerine işleri daha da karıştıracağı iddia ediliyor. Tasarıda ceza indirimi ve erteleme varmış. Tasarının Ramazan Bayramı'na yetiştirilmesi planlanıyormuş. Anayasa Mahkemesi'ne takılacak bir çok eşitsizlik varmış bu tasarıda. Erbakan kurtuluyormuş. Ama Eşber Yağmurdereli, infazı yanarak ikinci kez ceza aldığı için aftan yararlanamıyormuş. Ancak bu konuda özel bir düzenleme yapılırsa yararlanabilecekmiş. Haluk Kırcı, sadece 10 yıllık ceza indiriminden yararlanırken, Mehmet Ali Ağca yakında aramıza katılabilecekmiş. 1991 yasasıyla 10 yıla indirilen idam cezası zaten dolmuş. Şu anda yargılandığı gasp suçu da indirime girdiği için hemen tahliye olabilecekmiş Ağca. Bir de delik bulunuyormuş bu tasarıda. Af yasalaşıp Anayasa Mahkemesi'ne giderse, banka hortumcuları da, borçlarını ödemeden kurtulabileceklermiş. IMF'nin krizin aşılması için 10 milyar dolar vereceği haberi, bu gazetede de yer alıyor. Ekonomi kurmaylarının görüşmelerinde 7 milyar dolar üzerinde anlaşılmış. 3 milyar dolar da, 'Köprü kredi' yoluyla gelebilecekmiş. Liderler dün af ve ekonomi konusunu görüşmek için toplanmışlar. Toplantı sonrası hepsinin yüzleri gülüyormuş. Dün IMF'den iyi haberler gelmeye başlayınca, borsanın da yüzü gülmeye başlamış. Faizler sakinleşmiş. Hüsamettin Özkan'ın büyük bankaların yöneticileri ile yaptığı toplantı da yer almış ilk sayfada. Bu görüşme 'sürpriz' olarak değerlendirilmiş. CUMHURİYETManşette, "IMF'ye tam teslim" deniyor. 7 milyarlık kredi, Türkiye'ye nakit olarak gelmeyecekmiş. IMF Türkiye Masası Şefi Carlo Cottarelli ve Avrupa Bölüm Başkanı Deppler'la görüşen Hazine Müsteşarı Demiralp, IMF'den sağlanacak ek desteğin miktarının piyasaları tatmin edecek bir rakam olduğunu söylemiş. IMF heyeti çalışmalarını sürdürüyormuş. 7 milyar dolar civarında açıklanması beklenen kredinin nakit giriş anlamına gelmediği, pahalı olan bu krediye Türkiye'nin gereksinim duyduğu zaman başvurabileceği belirtiliyormuş. Merkez Bankası'nın bu krediyi alsa bile yalnızca rezervlerinde bulundurabileceği, bu nedenle köprü kredi gibi yollarla Türkiye'nin borçlanmaya çalıştığı da belirtilmiş. Bu durum ise Türkiye'nin yüksek faizle borç arayışında olduğunu ortaya koyuyormuş. Ankara Ticaret Odası Başkanı Sinan Aygün, piyasanın yangın yerine döndüğünü belirtirken ''Yüzde 40'lık krediler yüzde 500'le geri çağrılıyor. Faizlere bir an evvel tedbir alınması gerekiyor'' diye konuşmuş. Bu haberin başlığında da, krizin üretim sektörüne sıçradığı yazılıyor. Dünya Bankası, ABD ekonomisindeki gelişmelere paralel olarak, 2001 ve 2002 yıllarında dünya ticaret hacmi ve yurtiçi milli hasılanın düşeceğini açıklamış. Anlayacağınız dünya ekonomisi de bir kriz yaşıyor. Hükümet ortağı partilerin liderleri, son yaşanan ekonomik krizi, bankalar arasındaki rekabete ve söylentiler sonucu oluşan ''psikolojik nedenlere'' bağlamışlar. Mesut Yılmaz, ''Son yaşanan sıkıntı, ekonominin hastalıklı yapısından beslenenlerin son çırpınışlarından kaynaklanmıştır. Bugünden (dün) itibaren sistemde bazı temizliklerin, ayıklamaların gerçekleştirilerek her şeyin yavaş yavaş yoluna gireceğini hep birlikte göreceğiz'' diye konuşmuş. Koalisyon ortakları 1.5 yıl sonra af konusunda uzlaşmaya varabilmiş. Başbakan Bülent Ecevit, koalisyon ortağı parti liderleriyle yapılan zirve sonucunda şartlı salıverme tasarısını imzaladıklarını söylemiş ve ''Umarım ki bayramdan önce gerçekleşir" demiş. TBMM İnsan Hakları Komisyonu, ölüm oruçlarını sona erdirmek için gecikmeli olarak devreye girmiş. Başbakanlık ve Adalet Bakanlığı ile mahkûmlar arasında aracılık yapmak amacıyla her partiden bir milletvekilinin katılımıyla özel heyet oluşturulmuş. CHP İstanbul İl Kadın Kolları üyeleri, Türk kadınına seçme ve seçilme hakkı verilmesinin 66. yıldönümü nedeniyle, CHP Fatih İlçe Merkezi önünden Fatih Parkı'ndaki
Atatürk Anıtı'na kadar yürümüşler. Ä°yi günler. Asuman ALPASLAN - 6 Aralık 2000, ÇarÅŸamba Â
button