Güncelleme Tarihi:

OluÅŸturulma Tarihi: Ocak 14, 2000 00:00

Merhabalar x :-)) Açılışı bir Microsoft haberiyle yapalım... Washington Post'un manÅŸetine yerleÅŸen "tekelcilik suçlaması" hadisesi ile ilgili yeni bir haber: Yargı, Microsoft'u "üçe" bölmeyi planlıyormuÅŸ... Gel de çıldırma... Kullanıcı olarak benim -âlî olma fırsatını asla bulamamış- menfaatim ne bundan?.. Çocukken solucan doÄŸramamış olanınız var mıdır sevgili okurlar? Ben doÄŸrardım. Herbir parça münferiden yaÅŸamaya devam ederdi!!! Büyür, geliÅŸir ve ürerdi. Sadist deÄŸildim zaten, parçaların yaÅŸayacağını bildiÄŸim için doÄŸrardım... (Bill Gates'in firmasından bahsederken "solucan" konusu nerden mi çıktı?.. Uykusuzsunuz galiba... Haa, anladım, grip demek... Çok geçmiÅŸ olsun, ben biraz daha iyiceyim bugün.) Haberde, Microsoft'un sözcüsü Mark Murray'nin "bu aşırı radikal bir karar, ayrıca da piyasanın rekabet koÅŸullarıyla uyumlu deÄŸil" ÅŸeklindeki tepkisine karşılık Adalet Sözcüsü Gina Talamona üçe bölünme olayını bile "bizim beklentimizi tam olarak karşılıyor deÄŸil" ÅŸeklinde deÄŸerlendirmiÅŸ. (Dikkat ediyorum, aklıbaşında lâf edenlerin büyük bir çoÄŸunluÄŸu kadın.) Microsoft'çu Mark Murray "AOL-TIME Warner birleÅŸmesinin hemen ertesinde Microsoft'u bölme kararı son derece ironiktir ve bu, Microsoft'la doÄŸrudan doÄŸruya didiÅŸmek anlamına geliyor" mealinde sürdürmüş konuÅŸmasını. Eveli günkü New York Times'da yer alan ve benim de burada deÄŸindiÄŸim yorum ve analiz yirmidört saat geçmeden gerçek oldu. "Åžimdi Microsoft çok daha müdanaasız ve saldırgan bir savunma stratejisi sergileyecek" denmiÅŸti hani... Aynen öyle oldu: "Steve Case sizin yavrunuz da be üvey miyim" durumları... Dünkü New York Times'da "Öcalan'ın cezasının infaz kararı" ile ilgili haber ilk sayfadaydı. Olayın derli toplu ve tarafsızca özetlendiÄŸi söylenebilir. Ben size, haberin içinde yer alan iki yorumu sıralayayım: 1) Liderler zirvesinden "infaz kararı" çıkmamasını Stephen Kinzer "BaÅŸbakan Bülent Ecevit'in zaferi" olarak yorumlamış. "Çünkü" diyor, "BaÅŸbakan, idam cezasına genelde karşı olmasının yanısıra, tarih önünde Türkiye'yi Avrupa TopluluÄŸuna taşıyan kiÅŸi konumunu muhafaza etmek arzusunda". Hmmmm! 2) Öcalan için de "ülkede, çok farklı iki imaja sahip" deniyor. Ä°lki, medyanın körüklediÄŸi terörist, cani, bebek katili imajı ve ikincisi de az sayıdaki kürt vatandaşın gözündeki olumlu imaj imiÅŸ. Ve medyanın bu olumsuz betimlemeleri zamanla halkın büyük çoÄŸunluÄŸunca paylaşılmaya baÅŸlanmış!! Hayret birÅŸey... KurÅŸunlanmış bebek cesedi fotoÄŸrafının haber baÅŸlığına "Sayın Abdullah Öcalan ve ekibinin silahından çıkan kurÅŸunlar bazı bebeklerin yaÅŸamını yitirmesine neden oldu" mu yazılacaktı??!!! Hem San Francisco Examiner'da hem de Gate'teki ilk haber Salı gecesi meydana gelen bir helikopter kazasıyla ilgili. SF Emniyetinden iki kiÅŸinin ölümüyle sonuçlanan kaza hakkındaki soruÅŸturma sürüyormuÅŸ. Sadece 16 hafta önce yine bir helikopter kazası olduÄŸu ve yine iki güvenlik görevlisinin öldüğü belirtilen haberde "helikopterin neden yere çakıldığının anlaşılamadığı" belirtilmiÅŸ. AraÅŸtırma amaçlı bir devriye uçuÅŸu olması nedeniyle aydınlatma donanımı da çok iyiymiÅŸ helikopterin... Ä°ngiliz basınına gelince... The Times'ın manÅŸetinde Pinochet... SaÄŸlığı elveriÅŸsiz deyip yargıdan/infazdan muaf tutulması gerektiÄŸi açıklanınca ortalık karışmış gibi görünüyor. Her kafadan bir ses çıkma durumu var... General'in oÄŸlu Marco Antonio Pinochet kararı iÅŸitince "çok mütehassis olduÄŸunu" dile getirmiÅŸ. E, normal tabii, hangi çocuk babası "yargılansın ve hüküm giysin" ister? Ä°spanyollarsa sinirlenmiÅŸ... Hatta hukukçular "doktor raporlarını" görmek istemiÅŸler... "Sadece basit bir Alzheimer teÅŸhisi yer alıyor olmalı raporlarda" diyesiymiÅŸler... Ä°spanyol Sosyalist Parti Sözcüsü Alfredo Perez Rubalcaba da "madem yargılanamayacak kadar elden ayaktan düşmüş, o zaman senatörlük sandalyesinde oturacak durumu da olmamaklığı gerekir" demiÅŸ. Haklı adam... Independent'ın baÅŸ haberi ise Ä°ngiltere'deki banka faiz oranlarının %0.25 (binde ikibuçuk) arttığını bildiriyordu... Bizde öyle bankalar olmuÅŸtur ki, yöneticisine bir kutu lokum götürüldü mü kafadan "yüzde" ikibuçuk ekstrayla iÅŸlem görür para... Gerçek sorun o ki, Ä°ngiliz'de "lokum" yok! Pazartesi'ye görüşürüz x :* Ece S. - 14 Ocak 2000, Cuma Â
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!