Gülçin yazıyor

Gülçin TELCİ
Haberin Devamı

Sudan ucuza satış

Para pul hesabından pek anlamam, ama bu ‘‘List 2000’’in sermayesi ve satış formülüne akıl erdiremedim. 1 trilyon lira ödenmiş sermaye (şirketi satın alan Selim Oktar'ın ilk denetimlerine göre 960 milyar lira. Denetim hâlâ devam ediyor.)

Türkiye'de bu konuda ilk ciddi firma olan Medya Text'in sahibi Naci Baltacı bir yakınıma ‘‘ben 100 bin dolara benim şirketi satmaya hazırdım. 1 trilyon büyük para’’ demişti. Bunun üzerine Baltacı ile konuşmaya karar verdim. Baltacı, ‘‘Bu konuya ilk gönül veren kurum biziz. Türkiye'de bir pazarın oluşması lazım. Bütün kurumlar zararda veya bir kısmı havlu attı. 1 trilyon bu sektör için çok büyük rakkam. Süper on Line ve Escort'cuların yaptığı yatırımları ve artı değeri ortaya koyun ikisi birden satılsa iyi hesap adamı olarak bana göre 1 trilyon etmez diye düşünüyorum’’ dedi.

OKTAR'I ARADIM

List 2000'in yeni sahibi Oktar'ı aradım. Oktar'ın ‘‘Strateji Mori’’ adında bir de araştırma şirketi var. Oktar, bana ayrıca List 2000'i alışıyla ilgili olarak ‘‘kendi kendine yaptığı röportaj’’ı da faksladı. Yani, soruları kendisi sormuş, yanıtlarını da kendisi vermiş. Anlaşılan son zamanlarda televizyonlarda bu tür söyleşileri seyrede ede tesir altında kalmış.

Oktar, yeni şirketiyle ilgili olarak şu bilgileri verdi: ‘‘List 2000, ayda 18 bin dolar (3.5 milyar lira) aylık kira ödüyor, 110 bilgisayar ve üç ana survey. Bir yaşında olan şirket geçen sene 85 milyar lira zarar etti. 220 milyar da ciromuz var. Şirkette 116 kişi çalışıyordu, Orhan Aslıtürk'ün kuzenleri Semih ve Nami Üresin ayrılmadan evvel çok insanı işten çıkardılar. Şu anda 26 kişi çalışmakta. Bizim Silikon Vadisi ile hiç bir ilişkimiz yok. Orada Aslıtürk'ün arazisi var o kadar. Şişli Belediyesi'ne öğretmenleri eğitmek için internet evi kurduk. İsterlerse hibe edeceğiz. Zaten zarar ediyor.’’

Oktar'a, ‘‘List 2000'i alış şartlarını, ödeme planını’’ sordum, şu yanıtı verdi: ‘‘Bu sene hiç para ödemiyeceğim. Gelecek yıllarda ciromdan yüzde beş onlara vererek yedi yılda ödememi tamamlamış olacağım.’’

Ben böyle bir şirket alışverişi ne duydum, ne de anladım. Hani benim bu tür işlere kafam çok ermez. Ben de para pul işinden anlayanlara sordum. Onlar da anlamamışlar. İçim rahatladı.

Biri de böyle bir alışverişe inanmadı. Ben de kendisine Oktar'ın röportaj faksını gönderdim. O faksı alınca, kahkahalarla beni geri aradı.

İlk yıl ödemesi olsaydı 1 trilyon ödenmiş sermayesi olan bilgisayar donanımlı şirketi satın almak için cirodan yüzde 5, yani 11 milyar ödeyecekti. Siz buna göre hesaplayın gelecek yılları.

AKIL ERDİREMEDİM

Özelleştirme ihalelerinde bile daha mantıklı rakamlara şirketler satılırken, Orhan Aslıtürk şirketini bu şekilde niye Selim Oktar'a sattı? Anlayamadım. Yani, mesela siz iş adamısınız 6.5 milyon dolarlık bir yatırım yaptınız ve ancak yedi yıl sonra meçhul bir geri ödeme planı ile şirketinizi satar mısınız?

Bir bankacı olsanız bu konuda ne düşünürsünüz?

6.5 milyon dolara sattığınız şirketin gelecek seneki cirosunun yüzde beşini ne olacağını kestirebilir misiniz?

Ben bu işin içinden çıkamadım. Biraz da siz düşünün. Bu şekilde bir ödeme planı ile 6.5 milyon doları nasıl geri alırsınız?

Bankalar küçük döviz hesaplarına bile pazarlıksız yüzde 12 faiz verirken ne diye böyle bir rakamla iş kurulur?

Selim Bey ise iddialı. ‘‘Şirketi ben kısa zamanda kâra bile geçiririm’’ diyor.

Gazetelere kendi kendisiyle yaptığı söyleşiyi fakslayarak yeni bir çığır açmış oldu.

Soruları kendi sormuş, yanıtları da kendi vermiş. Bizleri kendisiyle söyleşi yapmak zahmetinden kurtardığı için huzurunuzda kendisine teşekkürü borç biliyorum.

Erbakan Müslüman Kardeşler’e ne demiş?

RP Lideri Erbakan, Anayasa Mahkemesi'ndeki savunmasını bitirdi. RP davasıyla birlikte, Fransa'da yayınlanan Le Monde du Renseignement dergisinin 1997 Ocak sayısında yayınlanan ‘‘Integrisme-Bütünleştirmecilik’’ başlıklı yazı yeniden güncelleşti. ‘‘Erbakan'ın iki numaralı adamı Abdullah Gül'ün organizasyonu ile Erbakan İstanbul'da Müslüman Kardeşler örgütünden Suriyeli Amin Yakan, Ürdünlü İzak Farha ve Mısırlı Mustafa Maşur ile buluşuyor’’ denen derginin görüşme tutanaklarından aktardığı görüşmelerden bir kısım şöyle: ‘‘Susurluk kazası çok şeyi belirledi. Çiller'in yasa dışı olayların içinde yer aldığı ortaya çıktı. Kazada ölen Abdullah Çatlı hem CIA işbirlikçisi, hem mafya şefi, hem eroin trafiğinin içinde, hem de siyasal cinayetlerin organizatörü. Çatlı'nın koruyucusu ise İçişleri eski Bakanı Mehmet Ağar. Kazadan sonra istifa etmek mecburiyetinde kalmış.’’

Yalova, 13 Mayıs'ta Meclis kürsüsünde bu dergiden alıntılar yapıyor. Refahlılar'ın gürültüsü arada bir Yalova'nın sözlerini kesiyor. Yalova,‘‘Erbakan'a göre Türkiye'de üç kurum var; ordu, siyasal sınıf ve işadamları. Bu adamların en etkili olanları politikacılar ve mafyacılarla dar, sınırlı ilişkilere sahipler’’

diyor ve Erbakan'ın dergide yeralan şu sözlerine yer veriyor: ‘‘Ben orduyla ilişkilerimi düzenleyebilmek için onların maaşlarını artırmakla kalmadım, dolara bağladım ve Amerikalılar'a karşı döndük.’’

Yalova, ayrıca Erbakan'ın Fransız dergisinde yer alan, ‘‘Askerler bizim partiye yakın 50 kadar subayı tasfiye etti, sesimi çıkartamadım. Dikkatli olmam gerekliydi’’ şeklindeki sözlerini de aktardı. Salih Kapusuz, bu konuşmalardan duyduğu rahatsızlık nedeniyle Yalova'nın sözlerini ‘‘Flash TV'ye gel’’ diye kesiyor. Ama bu sözler Meclis tutanaklarına geçmiş oluyor. Erbakan, dergiyi yalanlayamıyor. Yalova, o günkü konuşmasında yine Fransa'da Aksiyon adlı bir dergide yayınlanan bir haberden de kısaca bahsetmiş: ‘‘Dergi, Topal cinayetinden üç gün önce çok önemli bir siyasetçinin eşinin başkanlığındaki bir toplantıyı anlatmış.’’ Ben dergiyi buldum. Dergiye göre, bu toplantı sırasında kumarhane sahipleri ile bu ünlü eş görüşmüş ve kumarhanelerin bir kısmının kapatılması için kumarhane sahipleri ile tartışmışlar. Neyse. Herşey arşivlerde kaldı. Şimdi Refah Partisi kendini savunmakta. Dokunulmazlık bu kez de atlatıldı. Meclis'te kirli adamlar çoğunlukta olduğu için, tek ümidim referanduma.

Oktar, ANAP'tan 1 milyon dolar istedi

Selim Oktar, kendisine ‘‘Neden zarar eden bir şirketi satın aldınız?’’ diye sormuş, sonra da şu yanıtı vermiş: ‘‘Kâr eden bir şirket kolay satılmaz.’’

‘‘Bu parayla yeni bir List 2000 kuramaz mıydınız?’’

‘‘Belki kurulabilirdim. Ama gerek topluma, gerekse sektöre olan saygımdan dolayı bunca emek verilmiş ve onbinlerce kullanıcının güvenip umut bağladığı bu yatırım dururken batmaya bırakarak yeni bir şirket kurmanın doğru olmayacağını düşünmüştüm.’’

İşte beni kalbimden vuran da bu yanıt oldu. Özveriden çok hoşlanırım. Oktar, Gülay Hanım için, bu söyleşide ‘‘Gülay Hanım ilçe belediye başkanları arasında en başarılı olanı idi’’ demeyi de ihmal etmemiş. Oktar, telefon görüşmemizde ise List 2000'i alma nedenini şöyle anlattı: ‘‘Ben Strateji Mori için yaptığım araştırmaları taş ve balta teknolojisi ile yapmaktayım. Bu işin artık geleceği yok. Gelecek İnternet'te. Ben şirketi kâra geçirecek bilgi birikimindeyim. Gülay Hanım'dan 4 yılda 31 milyar hakedişim karşılığında 21 milyar aldım. Belediyeden hâlâ 10 milyar lira alacaklıyım.’’

List 2000'in eski yönetim kurulunda sadece akrabaları vardı. İki kuzen Üresinler, Aslıtürk'ün eski kayınpederi Altemur Kılıç, Devlet Bakanı Hüsamettin Özkan'ın ağabeyi Necdet Özkan. Aslıtürk'ün eniştesi eski Maliye Bakanı Sümer Oral, bakanlığı sırasında vergi affı çıkarınca çok eleştirilmişti. Acaba Sümer Bey'in vergi affından yararlananların başında Aslıtürk geliyormuydu?

Otağtepe'de kiracı olarak oturduğu yıllarda maliyeciler evi basınca kaçıp İngiltere'ye kapağı atan Orhan Bey'in İngiltere'de de Maliye ile arası açıkmış. Orhan Bey anlaşılan vergi vermeyi sevmiyor. Bir de vergiden kurtulmak için zaman zaman kurduğu şirketlerde yangın çıkarmasıyla piyasada ün salmış. Dönelim Selim Oktar'ın hesap kitap işine. Ben kendisine, ‘‘Gülay Hanım'dan araştırmalarınız için 1 milyon dolara yakın para almışsınız’’ diye sorunca, yanıtı şöyle oldu: ‘‘Hayır. 1 milyon dolar, ANAP'tan istediğim rakamdı. Mesut Bey, fiyatımı pahalı buldu ve benimle çalışmadı.’’

Selim Bey, okul arkadaşı Gülay Hanım'dan dört yılda ancak 21 milyar alabilmiş. Acaba bu kadar çok indirim niye yapmış. Ben Selim Bey'in hesabını hiç anlamadım.

Yazarın Tüm Yazıları