Giderayak Kılıçdaroğlu

Kararı eleştirenler, hatta Reha Muhtar gibi CHP ıstanbul’u kazansa bile bu zaferin “Pirus Zaferi”ne benzeyeceğini savunanlar da oldu, destekleyenler de...
Derdim, bu kararı ne eleştirmek, ne de alkışlamak.
Derdim başka, hani Nazım Hikmet misali:
“Giderayak işlerim var bitirilecek,
giderayak.
Ceylanı kurtardım avcının elinden
ama daha baygın yatar ayılamadı.
Kopardım portakalı dalından
ama kabuğu soyulamadı.”
* * *
Kılıçdaroğlu üzerinde çalıştığı dosyalar olduğunu vurgulamıştı.
Dosyalar arasında Ankara’ya ilişkin belgelerin yer aldığını da...
Dosyalardan birisinin eline yeni ulaştığını ve Ankara’da sayaçlarla ilgili yeni iddiaları içerdiğini duydum geçenlerde.
Bir başka dosya için de, “Sonra açıklayacağım” demişti, bir kaç kez.
Nedir, ne değildir bilemiyorum. Ama biliyorum ki, Kılıçdaroğlu ister istemez Ankara’ya -kısa ya da uzun vadeli- veda edecek.
Çünkü ıstanbul adaylığı yoğun, nefes aldırmayacak bir mesai istiyor.
Ve açıkladığı gibi, önceliği ıstanbul ile ilgili dosyalar alacak.
ışte derdim bu; ıstanbullu olmadan önce, Ankara’ya bir -açıklama- borcu olduğunu düşünüyorum.
Belki henüz olgunlaşmadığı için örtülü kalan bilgileri, kamuoyuyla paylaşması gerektiğini de...
O zaman bir çok Ankaralı onu alkışlarla uğurlayacaktır yeni yolculuğuna.
Seçilemezse, yeniden kollarını açacaktır hemşehrisine...
* * *
O nedenle gitmeden önce, Timur Selçuk’un Nazım’dan bestelediği, ODTÜ Konseri’nde söylediği o şarkıyı dinlemeli diyorum. Internetten de bulmak mümkün:
“Giderayak işlerim var bitirilecek, giderayak...”