Güncelleme Tarihi:
Törene, Nürnberg Başkonsolosu Serdar Deniz, Schwandorf Belediye Başkanı Andreas Feller, ailenin, kundaklama sırasında evde olmadığı için kurtulan kızları Leyla Kellecioğlu eşi ve ailesi, Schwandorf DİTİB Merkez Camisi Başkanı Osman Yıldız, Belediye Meclis Üyesi Ferdi Eraslan, Kuzey Bavyera Uluslararası Demokratlar Birliği (UID) Başkan Yardımcısı Emre Şentürk, Nürnberg Türk Toplumu Başkanı Bülent Bayraktar ile çok sayıda Türk ve Alman katıldı.
Saldırıda hayatlarını kaybeden Can ailesinin fertlerini ve Alman vatandaşı Jürgen Hübner’i unutmadıklarını belirten Schwandorf Belediye Başkanı Andreas Feller, “Saygı ile anıyoruz. Onca acısına ragmen Schwandorf’tan ayrılmayan ve burada yaşamını sürdüren Leyla Kellecioğlu’na da saygı ve minnet duyuyoruz” dedi.
Nürnberg Başkonsolosu Serdar Deniz ise şöyle konuştu: “Bildiğiniz gibi Schwandorf’da meydana gelen bu cinayet, 1960’lı yıllardan başlayarak Almanya’ya gelen vatandaşlarımızın bu ülkede maruz kaldıkları ilk ırkçı saldırı olması bakımından bir dönüm noktası teşkil etmiş ve ne yazık ki, bu tarihten sonra bir daha hiçbir şey aynı kalmamıştır. Nitekim bu tarihten sonra, Solingen örneğinde olduğu gibi, bu ülkede yaşayan vatandaşlarımız aşırı sağ ve neonazi örgütler tarafından ‘ortadan kaldırılması gereken!’ bir unsur olarak hedef tahtasına konulmuş ve maalesef bu saldırılar, NSU cinayetlerinde olduğu gibi yakın zamana kadar hız kesmeden devam etmiştir.”
“Dünya genelinde olduğu gibi Avrupa ve Almanya’da da aşırı sağ ideolojiler giderek güç kazanmakta, gerek yerel, gerek genel seçimlerde oy oranlarını yükseltmekteler. Bu durumun, bu ülkede sadece ekmek parası derdinde olan ve tek amaçları huzur içinde yaşadıkları topluma da katkıda bulunmaktan ibaret olan Türk toplumunu ne kadar tedirgin ettiğini söylemeye gerek yok.”
“Yine, özellikle başta Suriye olmak üzere Orta Doğu’daki çatışmalar sonucunda kendi evlerini bırakarak Avrupa’ya göç etmek zorunda kalan mültecilerin de aynı aşırı sağcı ve ırkçı çevrelerin nefret ve tehditleriyle karşı karşıya kaldıklarını görmek, gerçekten insanın yüreğini dağlamaktadır.”
“Bize göre, Avrupa ve Almanya’daki aşırı sağın yükselişinin sosyolojik olarak tahlili yapılmalı, gerekli tedbirler bir an önce alınmalı ve hayata geçirilmeli. Bu durumun önüne sadece, ırkçı saldırılar gerçekleştikten sonra alınan polisiye tedbirlerle geçilmesinin mümkün olmadığı yaşanan hadiselerle teyit edilmiştir. Dolayısıyla bu soruna çözüm arayışlarında Alman makamlarının yarım asırdan fazla bu topraklarda yaşayan Türkleri ve diğer etnik kökenli insanları artık yabancı olarak değil, kendilerinden biri olarak görmesinin, eğitim ve birçok alanda dışlayıcı ve ötekileştirici yaklaşımları bir yana bırakarak bir arada yaşama kültürünü geliştirme yönünde çaba göstermesinin zamanının geldiğine inanıyoruz.”
“Esasen, Schwandorf Belediyesi’nin 2009’da aldığı ve bu trajediyi hatırlamak üzere her yıl burada toplanmamızı sağlayan kararı da bu yönde atılmış doğru bir adım olarak gördüğümüzü belirtmek istiyorum. Schwandorf kentinin ve halkının bu suretle verdiği anlamlı mesajın, Almanya’nın genelinde de emsal teşkil etmesini ve bu yolla aşırı sağ çevrelere karşı birlik ve dayanışma duygularını güçlendirmesini temenni ediyorum. Sonunda, insanlığın ve insanca duyguların nefret kültürüne galebe çalmasını samimi olarak arzu ediyorum.”
31 yıl önce ‘Almanya’da ilk kundaklama olayı’ olarak kayıtlara geçen Schwandorf kurbanları için saat 17.00’de olayın yaşandığı ‘Habermeier Haus’ adlı binanın önünde önce saygı duruşu yapıldı. Konuşmaların ardından ise dekan Hans Amman, papaz Arne Lanbein ile Schwandorf DİTİB Merkez Camisi imamı Yaşar Yıldız birlikte barış duası etti. Törene katılanlar, duadan sonra hep birlikte kurbanlar adına yapılan taş anıta ve anı levhasına çiçek bırakıldı. Anma töreninin ardından katılımcılara DİTİB Merkez Camisi’nde ikamda bulunuldu.
Kundaklama sırasında 19 yaşında olan aşırı sağcı katil Josef Saller , 12.5 yıl hapis cezasına çarptırılmış ve cezası bittikten sonra yaşamını Doğu Almanya’da sürdürmeye başlamıştı.