Güncelleme Tarihi:
Serenay Sarıkaya Ayşe Barım olayında yaşanan sıcak gelişmeler kamuoyunun gündeminde yer almayı sürdürüyor. Oyunculuk alanında faaliyet gösteren bazı menajer ve cast ajansı sahipleriyle ilgili ‘tekelleşme’ iddiası üzerine harekete geçen Rekabet Kurumu, 21 şirket hakkında soruşturma başlattı. ID İletişim’in ortaklarından Ayşe Barım, “Adli sürece gideceğiz. Bir soruşturma açıldı sektördeki bazı şirketlere, bunlardan birisi de benim şirketim. Biz bunlar için cevabımızı vereceğiz. Ben hedef oldum, yapacak bir şey yok” dedi. Ortaya atılan iddialara göre Ayşe Barım'ın ünlü oyuncularına teklif getiren yapım şirketlerine, başka oyuncularını da projeye dahil etmelerini şart koştuğu yönünde. İşte, Ayşe Barım olayı ile ilgili tüm detaylar.
ID Danışmanlık Limited Şirketinin kurucusu ve ortağı menajer Ayşe Barım hakkında başlatılan soruşturma kapsamında tanık olarak dinlenen oyuncu Serenay Sarıkaya'nın ifadesine ulaşıldı.
Soruşturma kapsamında "tanık" sıfatıyla ifadesi alınan Sarıkaya, yaklaşık 17 yıldır dizi ve film sektöründe oyunculuk yaptığını, Ayşe Barım'ı ise 10 yıldır tanıdığını belirtti.
ID Danışmanlık şirketiyle devam eden sözleşmesi olduğunu dile getiren Sarıkaya, Barım'la aralarındaki iş ilişkisine ilişkin şunları kaydetti:
"Yapım şirketleri tarafından hazırlanan projenin ardından ilgili yapım şirketinin, Ayşe Barım'ın yetkilisi olduğu şirketle iletişime geçerek benim söz konusu projede yer almamı talep etmeleri halinde yapım şirketiyle sözleşme görüşmelerini benim adıma söz konusu şirket yürütmektedir. Eğer yapım şirketiyle aramızda bir sözleşme tanzim edilir ve bir projeye başlanılırsa projenin devamı sırasında yaptığım iş karşılığında ödenecek olan tutar ilgili yapım şirketi tarafından doğrudan benim hesabıma gönderilmektedir. Ancak film ve dizi dışında yer aldığımız bazı reklam projelerinde yapmış olduğum iş karşılığında ödenecek tutar önce menajerlik şirketine havale edilir, yapım şirketi kendi komisyonu ve diğer giderleri aldıktan sonra benim hak ettiğim tutarı bana gönderirler. Bana sorduğunuz şekilde Ayşe Barım'ı kendisine bağlı olarak çalışmayan oyuncuların yer aldıkları projeden çıkarılmasına ve sözleşmelerinin iptaline neden olduğuna şahit olmadım."
Sarıkaya, yapım şirketlerinin senaryo hazırladıklarında bunu kendisine sunduklarını, senaryoyu beğenirse menajerlik şirketiyle iletişime geçildiğini belirterek, bugüne kadar beğenisine sunulan ve kabul ettiği projeden çıkarılan bir oyuncuya şahit olmadığını anlattı.
Sarıkaya, Barım'ın kendisiyle çalışmayan, ancak istenilen rolü iyi oynayabileceğini düşündüğü oyuncuların projede yer almasını sağlamak için kimseyi mağdur etmeden ilgili yapım şirketine yönlendirmede bulunduğunu söyledi.
"Bu birliktelik (Mert Demir) karşılıklı olarak tamamen hür irademizle devam etmektedir"
Şarkıcı Mert Demir'i bir buçuk yıldır tanıdığını ve aralarında duygusal birliktelik olduğunu belirten Sarıkaya, "İddia edildiği şekilde Mert Demir isimli sanatçının kariyerimin başarılı şekilde devam etmesi adına kendisiyle duygusal birliktelik yaşıyormuş gibi gözükmem hususunda Ayşe Barım tarafından bana karşı bir telkin, yönlendirme veya zorlama eylemi söz konusu değildir. Bu birliktelik karşılıklı olarak tamamen hür irademizle devam etmektedir. Barım'ın iddia edildiği gibi ünlü bir iş adamından 5 milyon avro aldığına dair bir bilgim ve duyumum söz konusu olmamıştır." ifadelerini kullandı.
Soruşturma çerçevesinde oyuncu Serenay Sarıkaya tanık sıfatıyla ifade vermek üzere Çağlayan’da bulunan İstanbul Adalet Sarayı’na geldi. Adliyeye vatandaş girişinden giren Sarıkaya, avukatı ile birlikte daha sonra Talimat Bürosu'nda yaklaşık 30 dakika ifade verdi.
"Kendi adıma, benim adıma da yönlendirilen bu iddialar ve iftiralarla alakalı ben de hukuki bir süreç başlatacağım"
İfade işlemlerinin ardından adliyenin B kapısı önünde basın mensuplarına açıklama yapan Sarıkaya, "Her şey yolunda, bir problem yok çok şükür. Hakkımızda çıkan yalan ve iftira. Gerçekten noktasına, virgülüne kadar aslı astarı olmayan gerçek dışı iddiaların son bulması için ifademe başvuruldu. İfademi verdim, hiçbir problemim yok. Kendi adıma, benim adıma da yönlendirilen bu iddialar ve iftiralarla alakalı ben de hukuki bir süreç başlatacağım. Şu anda soruşturma kapsamında olduğu için başka söyleyebileceğim bir şey yok. Dişimle tırnağımla bu günlere gelmişim, bu bir itibarsızlaştırma çabası ama sorun değil. Bu işler böyle olmaz. Zaten gerçek çok net bir şekilde ortada. O yüzden ifademizi verdik ve gidiyoruz. Sürece bakacağız. Teşekkür ederim" ifadelerini kullandı.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca, bazı sanatçı ve oyuncuların menajerliğini yapan Ayşe Barım hakkında sosyal medya platformlarında yer alan paylaşımlar ve haberlerdeki iddiaları ihbar kabul edilip, maddi gerçeğin ortaya çıkartılması için resen başlatılan soruşturma sürüyor.
Soruşturma kapsamında Barım'ın menajerliğini yaptığı oyuncu Serenay Sarıkaya, "tanık" sıfatıyla ifade vermesi için savcılığa çağrıldı.
ID İletişimin kurucusu olan ve birçok ünlü oyuncunun menajerliğini yapan Barım, sektörde tekelleşmeye neden olduğu iddialarıyla gündeme gelmiş, kendisine karşı çıkan oyuncuları piyasadan uzaklaştırdığı öne sürülmüştü.
Soruşturma devam ederken, Barım’ın şirketine bağlı çalışan oyuncu Serenay Sarıkaya’nın, şarkıcı Mert Demir’le yaşadığı aşkın gerçek olmadığı, bir işadamının Barım üzerinden ikiliye 5 milyon dolar verdiği iddia edildi. Sarıkaya ve Demir’in savcılığa ifade vereceği de öne sürüldü.
Serenay Sarıkaya’nın avukatı İsmail Filiz, “Soruşturma olasılığını basındaki haberlerde gördük. Müvekkilime henüz ulaşan bir soruşturma tebligatı olmadı. Olursa ifade vermeye hazırız” dedi. Mert Demir’in avukatı Ali Cem Bilgili de 5 milyon dolar iddiasının doğru olmadığını dile getirdi:
“Süreç işlediğinde iddiaların gerçeğe aykırı olduğu ortaya çıkacaktır. İftira atılıyor. Müvekkil kendi çabası ve başarılarıyla15 yılın sonunda bu noktaya gelmiş bir isimdir. Savcılık süreciyle alakalı tarafımıza ulaşan bir belge, evrak ve tebligat bulunmamaktadır.”
Konuyla ilgili uzun süre sessiz kalan Mert Demir, dün akşam saatlerinde sosyal medya hesabında yazılı açıklama yayınladı:
"Son bir senedir hakkımda çıkan yalan haberlere ve üzerime atılan iftiralara karşı sessiz kalmayı tercih ettim. Bu ucuz spekülasyonların içine dahil olmayı, duruşumu bozmayı hiç istemedim. Fakat görüyorum ki sessiz kalmam kötü niyetli insanların ekmeğine yağ sürüyor ve bu yalan haberler bazı kesimler tarafından gerçek zannediliyor, beni, bizi sevenleri üzüyor.
Aralarında Serenay Sarıkaya ve Hazal Kaya’nın da bulunduğu çok sayıda ünlü oyuncunun bağlı bulunduğu ID İletişim’in ortağı olan Ayşe Barım, piyasadaki hâkimiyetini kötüye kullandığı iddiasıyla gündemde. Barım’ın kendisiyle çalışmayan isimlerin projelerde rol almasına engel olduğu ve kendi oyuncularının önünü açtığı öne sürülüyor. Menajerle ilgili bir başka iddia da; ünlü oyuncularına teklif getiren yapım şirketlerine, başka oyuncularını da projeye dahil etmelerini şart koştuğu yönünde.
Oyuncular peş peşe açıklamalar yaparken, suskunluğunu bozan Barım “Ben hedef oldum” dedi.
Önceki gün Etiler’de görüntülenen Serenay Sarıkaya, hem kendisi hem de menajerlik şirketine yönelik iddialara tepki gösterdi: “O kadar tuhaf ve akıl almaz şeyler ki, söylenecek hiçbir şey yok buna. Zaten mahkemeye taşıdık süreci. Mahkemede olduğu için bir şey söylemek istemiyorum. Çok garip, anlaşılması güç. Doğrudan bize yapılan ahlâksız ithamlar var. Yaşananların son bulması için elimizden geleni yapacağız.”
ID Danışmanlık Limited Şirketinin kurucusu ve ortağı olan menajer Ayşe Barım'a, hakkında başlatılan soruşturma kapsamında yurt dışına çıkış yasağı konuldu.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca, bazı sanatçı ve oyuncuların menajerliğini yapan Barım hakkında sosyal medya platformlarında yer alan paylaşımlar ve haberlerdeki iddiaları ihbar kabul edilip, maddi gerçeğin ortaya çıkartılması için resen başlatılan soruşturma sürüyor.
SAVCILIK DA HAREKETE GEÇTİ
Ayşe Barım hakkında sosyal medyada dile getirilen iddialar, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından ihbar kabul edildi. Savcılık, Ayşe Barım hakkında resen soruşturma başlattı. Savcılığın ilerleyen günlerde Barım’ı ifadeye çağırması bekleniyor.
Oyuncu Pelin Karahan, Deniz Işın, Berker Güven ve sevgilisi Nihal Yalçın dizi sektöründeki tekelleşmeye tepki gösterdi.
Pelin Karahan, "Aynı insanlar, aynı projeler, aynı kanallar. Bu artık kırılsın istiyorum" dedi. Berker Güven "Bütün sektör böyle şeylerle karşılaşıyor" diye konuştu.
Deniz Işın ise isim vermeden ateş püskürdü: "Kadın dayanışması istediğiniz kadın yüzünden kaç tane kadın oyuncunun hakkına girildiğini düşündünüz mü hiç? Kendisi bizzat işlerime engel olmaya kalktı.
SAADET IŞIL AKSOY: Çözüm için adım atılmalı
Işıl Aksoy sosyal medyada şu açıklamayı yaptı: “Sektörümüzle ilgili birkaç gündür yapılan tartışmaların en kısa sürede magazin bakış açısından arındırılması, asıl ve gerçek problemlere odaklanılması ve çözüm hedefli adımlar atılması gerektiğini düşünüyorum. Birçoğu dostum olan, sadece işini en iyi şekilde yapmaya odaklanmış kadın oyuncularımızı hedef göstermek yerine bu konuya daha profesyonelce yaklaşmak zorundayız, eğer şikâyet ettiğimiz problemlerin bir parçası olmak istemiyorsak.”
MELİSA SÖZEN: Bu düzen kabul edilemez
Melisa Sözen, görüşlerini sosyal medya hesabında açıkladı: “Bu sektörde kimse tekelleşme problemi olmadığını söyleyemez. Yapımcılara, kanallara aynı isimlerin dayatılması; kimi oyuncular için ‘Eğer onu oynatırsan o zaman bizden bu ismi alamazsın’ tehditlerinin yapıldığı bir düzen kabul edilemez. Bu güç oyunları sadece projeleri değil, oyuncuların kariyerlerini yönetirken onları kendine muhtaç etmeyi de içeriyor. 20’li yaşlarımda ‘Artık anne oynamaya hazırlan’ diyerek psikolojik olarak güçsüzleştirilmeyi de, ‘Şu yapımcı senin enerjini beğenmiyor, ben olmasam bu işi alamazdın’ gibi cümleler kurarak özgüven parçalayıp kendine muhtaç etmeyi de içeriyor. Artık herkesin şapkasını önüne koyup bu sektördeki tekelleşmeyi de, zorbalığı da kabullenmesi ve sorunu çözmeye odaklanması lazım.”
BURCU BİRİCİK: Yetenekli insanlara fırsat verilmiyor
Burcu Biricik, sosyal medyada konunun magazinel tarafının konuşulduğunu, asıl meselenin göz ardı edildiğini dile getirerek isyan etti: “Niye böyleyiz biz? Şu an sektördeki tekelleşmeyi, nasıl domine edildiğini, mesleki etiği, ahlâkı, bu koca sektörde var olmaya, nefes almaya, mesleğini icra etmeye çalışan fakat bir türlü fırsat yaratılamayan, yaratılmadığı gibi köstek de olunan onlarca yetenekli sektör insanını, o koca pastanın dilimlerini sürekli olarak kimlerin paylaştığını konuşmamız gerekirken, biz yine magazine düştük.”
NİHAL YALÇIN: Kişiler üzerinden tartışmak doğru değil
Nihal Yalçın, konuyla ilgili şu yorumu yaptı: “Bunu sadece kişiler üzerinden, hedef göstererek, itibarsızlaştırarak tartışmak doğru değil. Gerçekten böyle bir şey varsa, tekelleşmeyi tartışmak lazım, ki bu var. Bu durumla elbette karşılaşıyoruz. Bunu konuşup tartışmak lazım.”
Ayşe Barım, İstanbul'da doğmuş ve eğitim hayatına burada başlamıştır. Ortaokul ve lise eğitimini English Highschool for Girls'te tamamlayan Barım, ardından Boğaziçi Üniversitesi İngiliz Dili ve Edebiyatı bölümünden mezun olmuştur. Eğitim hayatını sürdüren Ayşe Barım, iki yıl boyunca Londra'da iletişim eğitimi almış ve burada çalışarak deneyim kazanmıştır. Türkiye'ye döndükten sonra, medya sektöründe hızla kariyer yapmaya başlamıştır.
Ayşe Barım, kariyerine 1992 yılında medya sektöründe başlamıştır. İlk olarak Kanal D, ATV ve Hürriyet gibi büyük medya kuruluşlarında promosyon direktörlüğü ve halkla ilişkiler müdürlüğü gibi görevlerde yer almıştır. Daha sonra Klan-Euro RSCG, 1 Numara Hearst ve DMC gibi önemli firmalarda müşteri ilişkileri direktörlüğü ve genel müdür yardımcılığı gibi pozisyonlarda bulunmuştur.
2002 yılında ID İletişim adlı menajerlik ajansını kurarak, sanatçılara menajerlik ve basın danışmanlığı hizmetleri sunmaya başlamıştır. Bugün, ID İletişim Türkiye'nin en tanınan ve önde gelen ajanslarından biri haline gelmiştir.
Ayşe Barım, pek çok ünlü ismin menajerliğini yapmanın yanı sıra, sosyal medya danışmanlığı ve televizyon ile sinema projelerine basın ilişkileri hizmeti de sunmaktadır.