Full ekran

Güncelleme Tarihi:

Full ekran
Oluşturulma Tarihi: Mart 14, 2004 22:10

Eksiğimiz kalmadı

Türkstar’ın değişen yalnızca ismi oldu, reytinglerde değişen bir şey yok. Cuma akşamı üç reality program birden vardı ekranda. İlk yüz program listesinde Türkstar birinci çıktı, Türkiye’nin Yıldızları dördüncü, Akademi Türkiye ise sekizinci sıradaydı. Bu üçlüye bu akşam Popstar da katılıyor (Show TV, 20.30). Yani eksiğimiz kalmadı artık!. Bu kadar pop starını, bu kadar yıldız adayını ne yapacağız çok merak ediyorum... Hakkı Devrim, ‘Kabak tadı vererek bir şeyin kökünü kurutmakta üstümüze yoktur’ diyor ya, vallahi yerden göğe haklı...

Yedi yıl sonra

İşin televizyon yanını da öğreneceğim diyerek 1 Ocak 1998’de Hürriyet’te son yazımı yazmış ve televizyona geçmiştim. Bu süre içinde çeşitli gazetelerde yazdım, televizyonlarda çalıştım. Yedi yıl aradan sonra yeniden Hürriyet’teyim. Bu süre içinde televizyon çok daha fazla hayatımıza girdi, çok daha fazla televizyon konuşmaya, yazmaya başladık. Bu köşede tüm bunların analizi olacak, günlük eleştiriler, tavsiyeler yer alacak. Gördüğünüz, sizi rahatsız eden her şeyi bana gönderdikçe de seyircinin sesi haline gelecek. Yani tembellik yok, siz de yazacaksınız. Haydi bakalım gözünüzü dört açın, mail adresim yukarıda hepimize kolay gelsin!

500 milyar istemez

Almanya’da bir fahişe en yüksek ödülü alırken bizde bugüne kadar 500 milyarı kazanan kimse niye çıkmadı? Bizdeki soruların zorluğundan falan kaynaklanmıyor bu, aksine özellikle başlardaki sorular komik denecek kadar kolay. Ama galiba işin sırrı bizim Almanlar’dan daha çok paraya ihtiyacımız olmasında yatıyor. Son bölümde bir yarışmacı 8 milyarı riske atmamak için bildiği soruyu yanıtlamadı. Üzerinde güneş batmayan imparatorluğun İngiltere olduğunu bile bile soruya yanıt vermedi. Sekiz milyarıyla mutlu mudur, yoksa kaçırdığı sekiz milyara mı üzülüyordur acaba şimdi (Kanal D, 23.00)



Kim kimi törpüler

TGRT yönetimi geç de olsa yanlıştan döndü. Muazzez Ersoy’a Çarkıfelek sundurmak ne kadar yanlışsa, Mehmet Ali Erbil’i Kanal D’den almak da bir o kadar doğru. Erbil bu akşamdan itibaren hafta içi her gün 19.45’de çarkı TGRT’de döndürmeye başlıyor. Defalarca Çarkıfelek’i en iyi sunan isim olarak uluslararası alanda ödül alan Mehmet Ali Erbil’e Çarkıfelek yakışır, Çarkıfelek’e de Erbil... Yıllarca olduğu gibi... Ama benim merak ettiğim kim kimi törpüleyecek? TGRT’nin muhafazakar yapısı Erbil’i mi, yoksa Erbil’in sınır tanımaz dili ve şovu TGRT’yi mi?

Bizim Kelebek

Nil Karaibrahimgil, hit bir şarkı gibi dillere düşecek reklam cıngılları yapmaya devam ediyor. Orkid’in ‘25 oldum’ cıngılından sonra şimdi de ‘Bizim Kelebek yine gelecek’le nefis bir işe imza attı. Bu güzel cıngıl bizim gazeteyle ilgili olunca da keyfimiz iyice arttı. Harikasın Nil! Bu arada Nil artık yalnızca müziği ve cıngıllarıyla değil yazılarıyla da konuşulacak. Bugün Kelebek’in 4’üncü sayfasında Nil’in yazısını mutlaka okuyun, bana hak vereceksiniz.

Diyaloglar

Tahir zorda

Alacakaranlık’ta Tahir (Uğur Yücel), boşandığı karısı Neslihan’a (Ayça İnci) kızlarının kaçırıldığını anlatıyor.

Neslihan: - Artık kızımı senin yanına vermeyeceğim. Hayatımızdan çıkman gerek.

Tahir: - Nasıl olacak? Ne yapacağız peki Tahir’i öldürelim mi?

Neslihan: - Suçluların peşinden koşacağına biraz da kendi peşinden koş.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!