Fransız Sarayı’nda bir Dior gecesi

İSTANBUL Dior’u sevdi, Dior da İstanbulluları. Bu karşılıklı sevgi önceki gece İstanbul’daki 170 yıllık Fransız Sarayı’nda kutlandı.

Davet sahipleri bir yanda, Dior’un İstanbul’daki ortağı Cem ve Ümit Boyner çifti.

Diğer yanda 1998 yılından beri Dior’un başında olan Sidney Toledano.

İstanbul’daki Fransız Başkonsolosu’nun ikametgáhı olan Fransız Sarayı’nda düzenlenen davetlere yıllardan beri katılırım.

İlk kez bu görkemli yapının böylesine süslendiğine tanık oluyorum.

Mumlarla donatılmış bahçeyi geçiyorsunuz.

Binaya girdiğinizde yüzlerce beyaz gül, ortanca ve müge demetleri sizi karşılıyor.

Ardından Dior’un dáhi tasarımcısı John Galliano’nun en yeni kreasyonları karşınızda.

Galliano’nun giysileri göz alıcı renklerde.
/images/100/0x0/55ea1950f018fbb8f86b2b7b
Altın desenli sarılar, morlar, turuncular.

Fransız Sarayı’nın her odası ve özellikle yemek odası davet nedeniyle baştan aşağıya "giydirilmiş".

Fransa’da 1 Mayıs’ın simgesi olan müge çiçeği her yerde.

Müge desenli masa örtüleri ve yemek takımları Dior tarafından tasarlanmış.

Bu müthiş değişimin ardında Beymen ve Dior ekipleriyle yakın bir işbirliğiyle çalışan VİP Turizm’in sahiplerinden Yasemin Pirinçcioğlu var.

Aynı masayı paylaştığımız Fransız Büyükelçisi Bernard Emie dahi binayı tanıyamadığını söylüyor.

1999’DAN BERİ İSTANBUL’DA

İstanbul
’un Fransızların "süper markası" diye bilinen Dior’u sevdiğini söylemiştim.

Dünyanın en zenginleri arasında yer alan Fransız işadamı Bernard Arnault’nun modada "amiral gemisi" Christian Dior, 1999 yılından beri Beymen mağazalarında satılıyor.

Beymen, Dior’un nadir ortaklarından biri.

Zira bu marka genellikle açtığı dükkanların sahibi.

2007 sonbaharında İstinye Park’ta açılan Dior butiği ise Beymen’in buradaki 11 butiği arasında en iyi performans göstereni.

Anne tarafından 1930’lu yıllarda Çanakkale’den Fransa’ya göç etmiş bir aileden gelen Sidney Toledano sonuçtan hayli memnun.

Pek sevdiği İstanbul’da ikinci, hatta üçüncü bir Dior butiği açmaktan söz ediyor.

"Türkler Dior markasını benimsedi" diyor.

2008 yılı içerisinde Çin, Hindistan, Ortadoğu ve Avrupa’da 15 yeni butik açmayı planlıyor.

1994 yılında sayıları sadece altı olan Dior butikleri Toledano’nun başkanlığından itibaren sürekli artmış.

Şu anda dünyada Dior butiklerinin sayısı 214.

Satışlar 2007 yılında bir yıl öncesine oranla yüzde 8 artmış.

Lüks tüketimde işler tıkırında.

Bir yanda açlık, kıtlık diyoruz.

Diğer yanda lüks tüketim artıyor.

Dünyanın hali böyle.

Christian Dior’un ’Türkiye’ elbisesi

DIOR markasının yaratıcısı moda tasarımcısı Christian Dior’un sık sık Türkiye’yi ziyaret ettiği biliniyor.

1957 yılında öldüğü halde markası bugüne dek yaşayan Fransız tasarımcının koleksiyonlarında Türkiye, İzmir, Ankara, İstanbul, Bosfor (Boğaz) isimli kıyafetler mevcut.

Bunlardan bir tanesi de Fransız Sarayı’ndaki davette karşımıza çıktı.

Şef Carlo Bernardi’nin hazırladığı mönünün arka yüzünde "Türkiye" elbisesinin çizimi vardı.

Önünde iri bir fiyongu olan elbise Dior’un ölmeden kısa bir süre önce sunduğu sonbahar-kış koleksiyonunda yer almış.

Mönüyle ilgili küçük bir detay.

Şef Bernardini, Mösyö Christian Dior’un en sevdiği yemekleri araştırıp mönüyü öyle oluşturmuş.

Sarkozy mügelerle biz biber gazıyla

FRANSIZ Büyükelçi Emie’nin de olduğu masada sohbet tabii ki Fransa-Türkiye ilişkileri arasında yoğunlaşıyor.

Bu arada yine aynı masadaki Sidney Toledano ilginç bir bilgiyi paylaşıyor.

Sarkozy’nin karısı Carla Bruni’nin babası Alberto Bruni Tedeschi’nin dedesi İstanbul’dan İtalya’ya göç etmiş.

Yani hem Sarkozy’nin kendisinin Selanikli dedesi nedeniyle, hem karısının Türkiye bağlantıları var.

Ama gelin görün ki karşımızdaki adam koyu bir Türkiye aleyhtarı.

Büyükelçi Emie’nin söylediklerine gelince...

Büyükelçi Sarkozy’nin tutumunu bir yana, Fransız-Türk ilişkilerini bir yana koyuyor.

"10, 20 yıl sonra politikacılar değişir ama iki ülke arasındaki ilişkiler devam eder" diyor.

"Fırtınalı bir evlilik geçiriyoruz" diye de ilave ediyor.

Söz Sarkozy’den açılmışken dün ajanslara düşen bir fotoğrafa gözüm takıldı.

Sarkozy Fransız işçileri 1 Mayıs’ın simgesi müge çiçekleriyle konutunda ağırlıyordu.

Bizde ise işçinin payına düşen biber gazı ve tazyikli suydu.
Yazarın Tüm Yazıları