Formula 1'de dramatik sonlar

Bu hafta sonu yapılan İspanya GP'si, McLaren pilotu Mika Hakkinen için çok dramatik bir şekilde son buldu. Yarışın son turunda ve bitime sadece beş viraj kala, Fin pilot lider durumda bulunuyor ve en yakın rakibi Michael Schumacher'in 40 saniye önünde yarışa devam ediyordu. İşte tam o anda McLaren'ın debriyajı iflas etti ve Hakkinen pitlere dönmek için takım arkadaşı Coulthard'a otostop çekmek zorunda kaldı.

Halbuki yaklaşık 90 dakika boyunca hiç sorun çıkarmayan ve binin üzerinde vites değiştiren mekanik aksam, sadece 30 saniye daha çalışsaydı, Fin pilot hem bu sezonun ilk zaferini tadacak, hem de İspanya'da arka arkaya dördüncü yarışını kazanacaktı.

Yarıştan sonra tüm otoriteler bu olayın çok büyük bir şanssızlık olduğunu konusunda fikir birliğine varırken, motorsporlarında damalı bayrağı görmeden hiçbirşeyin garanti olmayacağını da hatırlattılar. Bu tür hayal kırıklıkları Modern Formula 1 pilotlarının çok yabancı olduğu şeyler değil. İşte diğer ünlü "son tur" sürprizlerinden bir kaçı:

1991 Kanada GP'si: Williams-Renault takımının İngiliz pilotu Nigel Mansell yarışın son turuna açık farkla lider olarak girmişti. Mansell seyircilere el sallarken vites değişiminde bir hata yapmış ve motorunu stop ettirmişti. Yarışı Bentton takımından Brezilya'lı pilot Nelson Piquet kazandı.

1982 Monaco GP'si: Ferrari pilotu Didier Piorini ile Alfa-Romeo pilotu Andrea De Cesaris son tura başa baş girmişler, ancak ikisi de yarış dışı kalınca, damalı bayrağı Brabham-Ford'dan Ricardo Patrese görmüştü.

1970 Monaco GP'si: Arabaların birbirini geçmesinin neredeyse imkansız olduğu Monaco pistinde Brabham-Ford takımının Avustralya'lı sürücüsü Jack Brabham son turda Lotus Ford pilotu Jochen Rindt'e geçilmiş ve birinciliğe ulaşamamıştı.