Fatih Altaylı: Artçı şok olasılıkları

Fatih ALTAYLI
Haberin Devamı

Deprem deprem üstüne olunca deprem korkusu hayatın parçası oldu.

Ana babaların abartılı korkusu, televizyoncuların abartılı diliyle birleşince deprem fobili bir neslin temelini atıyoruz.

Çocuklarımız, akıl almaz bir korkunun esiri haline geliyorlar.

Çocuklarımızı korkutarak değil, depremde can kaybı ve hasar nedenlerinin ne olduğunu anlatıp, aynı hataları yapmamalarını sağlayarak kurtarabiliriz.

Artçı şoklara gelince.

Oluyor ve olacak.

Daha yüzlerce artçı şok olacak.

Korksanız da olacak, korkmasanız da.

Ama şunu bilin ki, ana depremde hasar almayan binalar bu artçı şoklarda yıkılmayacak.

Hasarlı binaların kimileri yerle bir olacak ki, onlar depremle yerle bir olmasalar da dozerle zaten yıkılacaklar.

Gelelim artçı şokların hangi zaman diliminde, hangi güçte olacağına.

Tabii bunlar sadece tahmin. İstatistiklere ve verilere dayalı tahmin.

U.S. Geological Survey'de yer alan bilgiler bir süredir elimde.

Gerçi kimi ucuz gazeteler bu kuruluşun internet sayfasındaki verilerini Başbakan Ecevit'e sunulmuş bir rapor gibi gösterip paniği artırıyorlar ama bunlar tahminden öte değil.

Bu bilgilere göre, eylül ayı sonuna kadar 6'dan büyük bir artçı şok meydana gelme olasılığı yüzde 20.

6'dan büyük bir depremin Şubat 2000 sonuna kadar meydana gelme olasılığı ise yüzde 50.

Eylül ayının sonuna kadar 7'den büyük bir artçı şok meydana gelmesi olasılığı yüzde 3 iken, aynı büyüklükte depremin Şubat 2000 sonuna kadar oluşma ihtimali yüzde 7.

Pazartesi günü yaşanan 5.8'lik deprem ilk tahmindeki beklentinin karşılanmış olması anlamına gelebilir.

Ancak 7 veya daha büyük bir deprem düşük de olsa bir olasılık.

Bütün bu bilgiler Los Angeles depremine neden olan San Andreas Fay Hattı'nda yapılan incelemelerle bulunmuş.

Yani birebir bize uygun olmayabilir.

Bununla ilgili detaylı bilgiyi U.S. Geological Survey'in internetteki sayfalarında bulabilirsiniz.

Korkmanın yararı yok. İlk depremde hasar görmeyen ev artçı ile yıkılmaz. Söz konusu depremler ise olabilir veya olmayabilir.

Çok korkanlara tek bir tavsiyem var. İstanbul'u terk edip Karaman'a taşınsınlar.

Deprem eğitimi için RTÜK'e görev düşüyor

MADEM deprem mevzuunu açtık, gelelim deprem bölgesinden gelen son sorunlara.

1. Almanya'da yaşayan Türk işadamlarının, Alman yetkili makamlarının da desteğiyle topladığı prefabrik ev, seyyar tuvalet, sağlık malzemesi gibi eşyalar Türkiye'ye getirilemiyor. Çünkü taşımacı bulunamıyor. 150 TIR dolusu malzemeyi taşıyacak nakliyecilere ihtiyaç var. Varsa taşıyacak bir veya birkaç hayırsever; ben aracılığa hazırım.

2. Çokuluslu bir ilaç firmasının yurtdışındaki merkezi büyük miktarda ilaç yardımı yapacak. Bu ilaçların depremzedelere verilmesi için gümrükten geçebilmeleri gerekiyor. Bunun için bir kolaylık neden yapılmaz?

3. Deprem bölgesinden başka bölgelere taşınmak isteyenlere kriz masaları tarafından nakil yardımı yapılıyordu. Eşyalarını başka bir ile taşımaları için gereken para kriz masalarından Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Fonu tarafından veriliyordu. Adapazarı'nda üç günden beri bu paralar verilemiyor. SYDF'de para kalmadığı söyleniyor. ‘‘Acaba Sayın İstanbul Valisi, İstanbul SYDF hesabına aktardığı paralardan biraz buraya yollayabilir mi?’’ diye soruyor bölgedeki depremzedeler.

4. Geçen haftalarda defaten sorduğumuz deprem yardımlarının nasıl nemalandırıldığı sorumuza sonunda yanıt gelir gibi oldu. Ancak yanıtı tatminkár bulmadım. Sürekli denetlenebilir ve açık bir yöntem istiyoruz.

5. TÜPRAŞ yangını ile ilgili bir soruşturma açıldı mı? Açılmadıysa, açılması düşünülüyor mu?

6. RTÜK televizyonlara ceza kesmektense, günün belirlenmiş saatlerinde depreme karşı korunma metotlarını anlatan ve halkı panikten uzaklaştırıcı bir filmi yayınlamaları konusunda televizyonlardan talepte bulunsa daha iyi olmaz mı?

Başka sorular da var. Onlar daha sonra...

Kokteyller iptal

TÜRKİYE Büyük Millet Meclisi'ne teşekkür ediyorum.

Halkın büyük tepkisini çekmesi muhtemel yeni yasama yılı açılış kokteyli Meclis Başkanlığı tarafından iptal edildi. Ayrıca da Meclis bütçesinden 2 trilyonluk bir kısıntıya gidilerek Hazine'ye destek sağlanmış.

Yüce Meclis'e de böylesi yakışırdı.

Bu arada Almanya Büyükelçiliği de, Almanya'nın Birleşme Günü nedeniyle elçilik bahçesinde her yıl 3 Ekim'de düzenledikleri kokteyli iptal etmişler. Bu kokteyl için yapılması düşünülen harcama, Almanya'dan gelecek yardım fonuna aktarılmış.

Almanya Büyükelçiliği'ne de teşekkür...

Özür

SAYIN Nevval Sevindi ve Sayın Oktay Ekinci'nin yazılarıma verdikleri yanıtlar bir süredir elimde duruyor.

Gündem yoğunluğunda bir türlü yayınlama fırsatı bulamadım.

Her ikisinden de özür diliyorum.

Yanıtları oldukça uzun. En kısa sürede her ikisini de yayınlayacağım.

Gecikme için özür dilerim.

NE ZAMAN ADAM OLURUZ?

Geç kalan adaletin adalet olmadığını kendimiz de fark ettiğimiz zaman.



Yazarın Tüm Yazıları