Faks yerine, Çiller bizzat götürseydi

İsmet SOLAK
Haberin Devamı

DTP lideri Hüsamettin Cindoruk'a, NTV'deki kendi programımda sordum:

‘‘DYP lideri Tansu Çiller, görüşülmekte olan RP davasına karşı tavır aldı ve bunu 'sivil muhtıra' diye takdim ettiği bildiriyle kamuoyuna açıkladı. Bu muhtıra metnini başta Cumhurbaşkanlığı olmak üzere, TBMM Başkanlığı ve Genelkurmay'a yolladı. Bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?’’

Cindoruk, tebessüm ederek yanıt verdi:

‘İyi ki faks icat edildi. Ya kendisi gidip vermeye kalksaydı?’

Program sonrasındaki sohbetimiz de buraya takıldı:

‘‘Düşünün, nizamiyeye gitmiş, Albay da muhtıra dediği metni almış!.. 'Ne alaka kadın?' diye sorarsa ne yapacak? Veya bizzat Genelkurmay Başkanı'na sunmak istese, Karadayı Paşa da ciddi şeyler söyler diye randevu verse ne olurdu? 'sivil muhtıra getirdim' mi diyecekti? Aklı bir karış havada!’’

Refah yarın kapatılsa, Çiller, belki de ana muhalefet lideri olacak! Orhan Birgit ağabeyimiz köşesinde bu olasılığı yazdı. Bir ana muhalefet lideri düşünün ki, Cumhurbaşkanı ile kavga ediyor. Başbakan ve yardımcıları ile, en yüksek yargı organı ile sürekli kavga ediyor. Askerlerle kavga etmeyi hüner sanıyor! 20 milyon insanın örgütü TESK, iki milyon işçinin sendikal örgütü Türk-İş, bir milyonun örgütü DİSK ve işverenlerin evi TİSK ile, Üniversiteler, TOBB ve TMMOB ile kavgalı. Bu manzarayı çizerek Cindoruk'a, ‘‘Bu nasıl iş Başkan?’’ diye sordum. El cevap:

DYP YÖRÜNGEDEN ÇIKTI

‘‘Ben artık DYP'yi ciddiye almıyorum. Olacak iş değil! Bana göre DYP uzaya gönderilmiş, tamiri mümkün olmayan ve yörüngesinden çıkarılmış hurda bir uzay mekiğinden başka birşey değil. Artık ayaklanamaz ve bitmiştir.’’

Cindoruk liderler zirvesini, ‘‘Türkiye'de kaybedildi sanılan kalitede bir görüşme ve üst düzeyde bir uyum arayışı’’ olarak niteledi. Bu çok önemli! DTP lideri ve diğer DTP yöneticileri, personel atamaları başta olmak üzere, belli uygulamalardan çok şikayet ediyorlardı. Başbakan Mesut Yılmaz'ın, ‘‘Yaptıklarımız hatalıydı, bunu kabul ediyorum’’ demesini çok sevindirici buldu. Hatta, ‘‘Bu büyük erdem' dedi ve ekledi:

‘‘Büyük bir erdemdir. Avrupa'da siyasetin gereği sayılan bu seviyeyi tutturması büyük aşama ve koalisyon için de önemli bir avantaj.’’

Peki ya ekonomi? Cindoruk'a bunu sordum:

‘‘Bu hükümet sekiz yıllık kesintisiz eğitimle halkın sempati ve güvenini kazanmıştı. Ancak enflasyondaki hızlı tırmanış, insanların üstüne kabus gibi çöken hayat pahalılığı umutları yıktı.’’

GÜNEŞ TANER'E ÖVGÜ

Bu görüşümü haklı buldu:

‘‘Çok haklısın, şimdi eğitimde yeni aşama olan sekiz artı üç sistemini kabul ettik. Halkın geçim sıkıntısı içimizi yakıyor. Ancak, ekonomiyi idare eden arkadaşımız Güneş Taner, çok mantıklı ve güven veren bilgiler verdi. Enflasyon rakamını önceden bilen tek kişi... Bütçe disiplini bozulmamak kaydıyla bunun nasıl düşeceğini çok iyi izah etti.’’

Yıllar önce, siyasi yasaklara karşı mücadelede birbirlerine en ağır sözlerle yüklenen Cindoruk ile Taner, zirveden anlaşmış ve uzlaşmış iki siyaset adamı olarak ayrılıyor; bu çok büyük bir aşama.

Hem hükümet açısından, hem siyasi tıkanıklıklara bakış açısından çok önemli bir aşama! Cindoruk, Güneş Taner'i inandırıcı buluyor ve güveniyor. Taner de, Cindoruk'a kızıp küsmeden bilgi tekmilini veriyor. Az şey mi bu?



Yazarın Tüm Yazıları