Esnaf ve köylü hapis kuyruğunda

BALIKKESİR'in Havran İlçesi Büyükdere Beldesi'nde kredi borçlarını ödeyemedikleri için haklarında icra takibi yapılan yaklaşık iki bin üretici, süresi içinde mal beyanında bulunmadıkları için on gün hapis cezasına çarptırıldı.

İcra takibine süresi içinde mal beyanında bulunulmaması durumunda on gün hapis cezası veriliyor ve bu hapis cezası paraya çevrilemediği gibi, tecil de edilemiyor.

Haber Türk internet sayfalarından öğrendiğimize göre, Ziraat Bankası, Tarım Kredi Kooperatifi ve Esnaf Kefalet Kooperatifi'nden kredi alan esnaf ve çiftçiler kredi borçlarını ödeyemediler. Sorun ise Havran Cezaevinin 60 kişilik olmasında. Tarım faaliyetinin bulunmadığı kış aylarında bir an önce hapse girerek cezalarını (!) çekmek isteyen iki bin köylü, cezaevi kuyruğunda birbirini yiyor. Mapusluk sırası hasat zamanı gelirse mahsul tarlada kalacak. Bu nedenle çevre köylerde listeler hazırlanıyor. Torpillilerin hapishane sırasında başa geçmemesi için kur'alar çekiliyor. Hapse girme talebi yoğun!

Bir kısmı ise borçlu da değil. Kredi kooperatifi kanalı ile birbirlerine kefil olmuşlar.

Mal beyanında bulunmak basit bir formalite. Ödeme emrine karşı yedi gün zarfında, varsa 'mevcut mallarınızı' bildiriyorsunuz vaya 'malım yoktur' diyorsunuz.

Bu tür 'borçluların' bir formaliteyi yerine getirmedikleri için hapse girmelerini önlemek amacıyla sür'atle yasada bir değişiklik yapılamaz mı acaba? Örneğin bu tür cezalara tecil imkanı sağlanması veya bu tür cezaların, bu gibi kişilere 'evlerinde' çektirilmeleri sağlanamaz mı?

Çiftçi ve esnafımızın hapise girmesi, bu borçların ödenmelerini sağlamayacak. Neden vatandaşlarımıza sabıkalı (!) damgası vurup, hapishane hayatı tatmalarına neden oluyoruz. Ve hırsızları, kapkaççıları, adam dövüp şiddet kullananları yedi günde çıkartıyoruz. Ferhan Şensoy'un kapkaççısı her hafta Dolapdere kavşağında bizi beklemiyor mu ?
Yazarın Tüm Yazıları