Ereğli Başsavcısı'na suç duyurusudur
Güncelleme Tarihi:
Ak göle kafayı taktı demeyin, işin içine biraz daha dalınca işler boka sarıyor. Milli Parklar Başmühendisi'nin tezgahladığı tabiatı koruma alanının dokunulmaz sazlık ihalesini, Bakan Sn. Ersin Taranoğlu durdurmuş, Teftiş Kurulu kararı ile başmühendisi de görevinden almıştır. Seyahatten henüz dönmüş olan Milli Parklar Genel Müdürü, hemşehrisinin imdadına yetişmiş, makaam onayı ile 26 Kasım 1998 tarihinde, Bakan'dan habersiz tekrar göreve iade etmiştir!
Kamışlar, başmühendisin komşusu Cihat İnşaat'a 17.400.000.000. TL'ye ikinci kez ihale edilmişken, Bakan tarafından durdurulmasına rağmen ilgili firma ve orman memurları tarafından çevre köylülerine emrivakiyle kestirilen 300 bin bağ kamış köylünün elinde mahsur kalmıştır. 300 kamyon yükü malın yöreden dışarı çıkarılması halinde, haliyle jandarma olaya el koyacak, tabiatı koruma ve SİT alanını tahripten kesenler haklarında Ağır Ceza Mahkemeleri'nde dava açılacaktır.
Sazları kesin talimatı veren müteahhit de, ormancılar da ortada yoklar. Bakanlık müsteşarı telefonlarıma çıkamıyor. Sayın Bakan ise, ‘‘Benim talimatıma boş verenler hak ettikleri cezayı mutlaka çekeceklerdir’’ diye öfkesini dile getiriyor. Şu anda en mağdur olan köylü, bir bağı 120 bin liradan anlaştıkları, yaklaşık 40 milyar liralık sözlü alacağının beklentisi içinde, kandırılıp kestikleri sazların arasına gömülüp kalmışlardır. Bir sorumlunun aklına gelip de, ‘‘Elin sözüne inanarak bu sazları niye kestiniz?’’ diye soracak olursa; işte o zaman ‘‘yandım keten helva.’’ Adamların gölden başka bir yerden gelirleri yok! Kayıkla avcı gezdiremezler, avcılık yasaktır. Balıkçılık yapamazlar, balık bitti. Ereğli Belediye Başkanı Sn. Kenan Akpınar hangi akla hizmet etti bilemiyorum. Ereğli'nin bütün kanalizasyonu DSİ'nin açmış olduğu kanaldan Kuş Cenneti Ak göle postalıyormuş! Anlayacağımız civarda tek bir göl kaldı, onun da içine ettiler! Çok geçmez kuşların bu kuluçka ve doğal konaklama mekanları da Ereğli Sazlığı gibi yok olup gidecek!
Biz tekrar köylünün elinde kalan 300 kamyon saza dönelim! Bu sazları köylüden alanlar Avrupa'ya ihraç ediyorlar. Hem de köylüden bir bağını 120 bin liraya aldıkları kamışın bir bağını, 10 Alman markına satıyorlarmış. Bu da yaklaşık 510 milyar lira ediyor. Anlayacağınız devlete 17 milyar, köylüye 40 milyar, gerisi cebe! Neredeymiş bu paranın bolluğu?
Bana kalırsa tek çözüm yolu köylüyü dara sokan bu duruma Başsavcılığın acilen el koyup, köylüye bu kesim fermanını verenler hakkında; SİT alanını tahrip edip insanları suça teşvik etmekten dava açması gerekiyor! Bu yazım bir suç duyurusudur. Ülkenin doğal kaynaklarını sorumsuzca yağma etmeye kimsennin hakkı yoktur. Edenlerin de cezasını çekmesi gerekir. Başta Milli Parklar Genel Müdürü olmak üzere, bu tezgahta görev alanlar birinci derecede sorumlu tutulmalı! Ereğli Belediye Başkanı da bir kenarda unutulmamalıdır. Ne demişler; ‘‘Kurbağayı hükümdar edersen etrafını bataklık eder.’’ Elbetteki karar yüce yargınındır.