Erdal Sağlam: Banka batıran, ‘ödeme planı’yla kurtulamayacak

Erdal SAĞLAM
Haberin Devamı

ETİBANK ve Bank Kapital'e el konulduktan sonra, eski sahipleri Bilgin Grubu ile Ceylan Grubu birer açıklama yapıp, ‘‘Borcumuzun arkasındayız, öderiz’’ dediler. Ancak, Bankacılık Üst Kurulu ödeme planlarını kabul etse de, arkadan suç duyuruları gelebilecek.

CUMA gecesi, iki bankanın Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu'na (TMSF) alınması kararının açıklanmasından sonra, karşılıklı açıklamalar yapıldı. Fon'a alınan bankalardan birinin sahipleri, ‘‘Ödeme planı’’ sunulduğunu açıkladılar. Ancak ertesi gün Üst Kurul Başkanı Zekeriya Temizel, ‘‘Kendisine bir ödeme planı gelmediğini’’ söyledi.

Üst Kurul bir-iki hafta içerisinde Fon'a yeni aldığı iki bankanın tüm hesaplarını çıkaracak. Banka sahiplerinin bu süre içerisinde ya da inceleme sonucunda Kurul'a ‘‘ödeme planı’’ sunma hakları var. Bu her zaman mümkün. Ödeme planı laflarını Fon'daki 8 banka için de daha önce duyduk.

Fon yetkilileri, ‘‘Mühim olanın kamu alacaklarının biran önce tahsili’’ olduğunu belirterek, ödeme planlarının makul olması koşuluyla kabul edilebileceğinin altını çiziyorlar. Ancak bunun Nasrettin Hoca'nın borç hikayesine dönmemesi gerekiyor. Yani ‘‘Koyunlar tellerden geçerken yünler takılacak, onlar toplanacak, eğrilecek, iplik olacak, onlardan kazak yapılacak, satılacak, borç ödenecek...’’ gibi uzayıp giden bir plan olmaması koşuluyla...

AMME ALACAKLARI YASASI

Üst Kurul gerçekten de kamu alacaklarının peşinde. Kurul, icra-iflas kanununa göre yapılan tahsilatların önüne geçen 6183 sayılı amme alacaklarının tahsili hakkındaki kanununa göre tahsilat yapacak. Bu, Kurul'a çok büyük avantaj sağlıyor. Bununla birlikte yakında 6183 sayılı kanuna göre kamu alacaklarının daha hızlı tahsili için, kanundaki bazı kavramlara açıklık getirecek olan yeni kanun maddeleri hazırlanacak.

Kurul'un elinde bu kanuna göre alacaklarını tahsil etmek için zaten büyük yetki bulunuyor. Örneğin, banka kaynaklarıyla alındığı belirlenen bir gayrimenkul, başka birine devredilmişse ya da ucuza satılmışsa bile, Kurul bu gayrimenkule alacaklarını tahsil için el koyup satabiliyor. Ancak kanun değişiklikleri işi çok daha hızlandırmak için istenecek.

‘‘Dünyanın herhangi bir yerinde bu bankalara ait tek kuruşluk tahsilat imkanı varsa, onu da alırız.’’

Bu sözler Üst Kurul'a ait. Belki birkaç yıl süre alabilir, ancak Fon yetkilileri bu bankalara ilişkin her kuruşun alınacağına inanıyorlar. Böylece, Hazine'den önümüzdeki hafta alacakları 6 milyar dolarlık kağıda ilişkin borçlarını da, son kuruşuna kadar geri ödeyeceklerini belirtiyorlar.

Bu arada insanların kafasını karıştıran başta bir unsur da ‘‘ödeme planı sunulduğu takdirde herşeyin hallolmuş olup olmayacağı’’na ilişkin. Bu ikisi, ayrı olarak ele alınacak.

Yani, bankasının kaynaklarını kullanan ve borçlu görünen, dolayısıyla bankası fona geçtiği için kamuya borçlu görünen eski banka sahipleri, borçlarını ödemek için bir ‘‘ödeme takvimi’’ sunabilirler. Bu takvim Kurul tarafından da kabul edilebilir.

Ancak, ödeme planının kabulü herşeyi çözmüyor. Eğer banka sahipleri banka kaynaklarını ‘‘suç sayılabilecek fiiller’’ ile kullanmışlarsa, kanuna aykırı kararlar almışlarsa, Kurul onlar hakkında suç duyurusu yapacak.

Son el konulan Etibank ve Bank Kapital için de durum farklı değil. Bilgin Grubu da, Ceylan Grubu da hemen ‘‘Borçlarımızı ödeyeceğiz’’ açıklaması yaptı.

Ancak, gerek son iki banka, gerekse daha önce el konulanların sahipleri, borçlarını ödeseler de, eğer suçlu görülürlerse Kurul tarafından mahkemeye verilecekler. Hukuki olarak sorumlukları ödeme planıyla bitmiş olmayacak ve yine kimseye ayrıcalık yok.

Temizel de Sabancı'yı

mahkemeye veriyor

DEVLET Bakanı Recep Önal'ın suç duyurusuyla hakim karşısına çıkan İTO Başkanı Mehmet Yıldırım'a bir ‘‘dava arkadaşı’’ daha geliyor. Bankacılık Üst Kurulu, ‘‘20 banka daha var’’ diyen Sakıp Sabancı'yı mahkemeye verecek.

‘‘Bu sektörde 20 tane daha Egebank var.’’

Bu sözler, Türkiye'nin en büyük 3-5 işadamından biri olan Sakıp Sabancı'ya ait.

İşte bu sözleri Sabancı'nın başına iş açıyor. Sabancı, yakında Bankacılık Üst Kurulu tarafından mahkemeye verilecek. Bu işlem zorunlu olarak yapılacak, yapılması gereken bir işlem. Kanuna göre Bankacılık Üst Kurulu, Sabancı için savcılığa suç duyurusu yapmak zorunda.

Kurul'un bu görevini önümüzdeki hafta yerine getirmesi bekleniyor.

Üst Kurul Başkanı Zekeriya Temizel sürekli olarak, ‘‘Kimseye ayrıcalık tanınmayacağını’’ açıklıyor. Sadece açıklamakla kalmıyor, son olarak iki bankanın Fon'a alınmasında görüldüğü gibi, bankalara sahip olanların politik gücüne, iktidarlara yakınlıklarına bakmadan, ‘‘kanunun gereğini yerine getireceği’’ni de kanıtlamış durumda.

YILDIRIM'IN DAVASI

Üst Kurul faaliyete geçmeden önce Bankalar Birliği'nin uyarısı üzerine Hazine'den sorumlu Devlet Bakanı Recep Önal, İstanbul Ticaret Odası Başkanı Mehmet Yıldırım hakkında savcılığa suç duyurusunda bulunmuştu.

Üst kurul faaliyete geçtikten sonra Önal'ın görevi Üst kurula geçmiş durumda. Bankalar Birliği'nin Mehmet Yıldırım olayında olduğu gibi, Sakıp Sabancı'nın sözleri konusunda Kurul'a bir uyarıda bulunup bulunmadığını bilmiyoruz. Birliğin bu uyarıyı yapması gerektiği belirtiliyor. Üst Kurul'un da Sabancı hakkında mahkemeye gitmesi kaçınılmaz.

BELGE SORULACAK

Sabancı, mahkemeye verildiği takdirde, ‘‘Sektörde 20 tane daha Egebank var’’ sözlerini açıklamak zorunda kalacak. Elinde bir kanıt varsa, kimsenin bilmediği somut belge ve verilere göre konuşmuş ise bunu da mahkemeye verip, neden böyle bir açıklama yaptığını açıklamak zorunda olacak. Açıklayamadığı takdirde ise mahkeme süreci başlamış olacak.

Üst Kurul sektöre ilişkin yapılan açıklamalar konusunda çok hassas. Hassas olması da gerekiyor.

Üst Kurul yaptığı açıklamalarda, yetkisiz kişilerin sektöre ilişkin açıklamalarını sert bir biçimde eleştiriyor ve zaman zaman, bunun yaptırımı olduğunu da hatırlatıyor.

Artık bankalarla ilgili açıklamalara bir disiplin getirmek Kurul'a düşüyor.

Yazarın Tüm Yazıları