En kritik hafta

Hayri ÇETİNKAYA
Haberin Devamı

Geçen haftayı da Körfez krizinin gölgesinde geçiren piyasalarda, kritik günler başlıyor.

Körfez krizinde bugüne kadar barışcı çözüm için başlatılan diplomatik temaslar ön plandaydı. Japonya'daki Kış Olimpiyatları da sona erdiğine göre, Körfez krizinde, bu hafta yeni bir sayfa açılmasına kesin gözle bakılıyor. Savaş veya barış..

Son günlerde sürekli tedirginlik içinde olan piyasalarda da, krizin çözüm şekline bağlı olarak farklı senaryo ve beklentiler üretiliyor.

Bu senaryoların en olumlusu kuşkusuz, barışcıl bir çözüme bağlı olarak üretileni. Saddam'ın ülkeyi BM denetçilerine tamamen açmayı kabul etmesiyle krizde ulaşıbilecek mutlu son, piyasaların hemen kendine gelmesini sağlar. Barşcı çözümün ardından, dövizde spekülasyon kesilirken borsa da yeni zirvelere yönelebilir.

Siyasetçisinden, işadamı ve en küçük yatırımcısına kadar çoğunluğun istediği böyle bir sonuç, piyasalarda dengesizliğin çok kısa sürede ve enaz zararla kapatılmasını da beraberinde getirecektir.

Fakat ABD'nin isteği muhtemelen barışcıl bir çözüm değil. Körfez'de olası bir savaşın çıkması halinde ise boyutuna bağlı olarak iki ayrı senaryodan sözediliyor.

İlki ABD'nin Irak'a gözdağı vermek için sadece hava saldırı ile yetinebileceği üzerine kurulu. Bu durumda, Bağdat'a ilk bombanın atıldığı andan itibaren krize bitmiş gözüyle bakılacağı için, borsanın tavan yapacağına inananlar çoğunlukta. Aynı şekilde petrol ve döviz piyasalarında da hızla normale dönüş bekleniyor.

Sonuçta kısa süreli bir hava saldırısının piyasalar üzerindeki olumsuz etkisinin fazla kalıcı olmayacağı düşünülüyor.

Piyasaların en çok korkutan senaryo ise Irak'a olası hava saldırısının ardından oldukça uzun sürecek bir kara harekatının başlaması.

Körfez krizinin uzun süreli bir savaşa dönüşmesi halinde, borsayı bir süre unutmakta fayda var. Bugünlerde, artı eksi 100 puanlık oynamayla, 3 bin puan sınırında gezinen İMKB Endeksi'nin, çok daha aşağılara inişi kaçınılmaz olabilir.

Vergi reform tasarısının da etkisiyle son günlerde Merkez Bankası'nı bile zorda bırakan dövizde kur artışı da hızlanacaktır. Merkez Bankası, Körfez'de savaş ihtimali üzerine artan spekülasyonu önlemek için geçen hafta bir milyon dolara yakın döviz satmak zorunda kaldı. Şu anda döviz rezervi açısından rahat olduğu için piyasaya satış yaparak müdahale etmekten çekinmeyen Merkez Bankası, uzayacak olası bir Körfez savaşında aynı rahatlığı gösteremeyebilir.

ZOR GÜNLER

Şubat ayında faizleri yükseltme pahasına 1.1 katrilyonluk iç borcu geri ödemeyi başaran Hazine'yi de zor günler bekliyor. Mart ayında da katrilyonluk iç borç ödemesi yapacak olan Hazine'nin, sınırımızda uzun süreli bir savaşın çıkması halinde işinin daha da zorlaşacağı kesin.

Fakat piyasalarda Körfez krizine bağlı olarak hemen herkes kendi çapında önlem almaya çalışıyor. Şirketler bile, olası bir savaşta elinin altında bulunması için bankalardan yeni kredi almaya başladı.

Gerçek yatırımcılar borsadan uzaklaşmış durumda. Son dört aydır İMKB'de net satışta olan yabancıların ise alımlarından sözetmek zor. Savaş halinde ise yerli veya yabancının borsaya dönüşü biraz daha gecikecek. Tasarrufçu için riskin yüksek olduğu böyle dönemlerde, parayı döviz veya kısa vadeli repoda değerlendirip, likitte olmak tercih edilen yoldur. Keza likitte olmak kriz sonrasına dönük hareket kolaylığı da sağlar.













Yazarın Tüm Yazıları