Yoksulluk ve sağlık IMF-DünyaBankası'nın gündeminde

Uluslararası Para Fonu (IMF) ve Dünya Bankası'nın yarıyıl toplantılarında, düşük ve orta gelir grubundaki ülkelerde yoksullukla mücadele ve sağlık durumunun iyileştirilmesi konuları gündemin en önemli maddelerini oluşturuyor.

Toplantılarda, düşük ve orta gelirli ülkelere yardımda diğer çok taraflı kalkınma bankalarıyla ortaklık ve işbirliğinin teşviki, kredi kullandıran kuruluşların faaliyet politikaları ve işlemlerinin ahenkleştirilmesi de ele alınıyor.

Dünya Bankası, "kalkınma yardımlarının hem kullanıcılar hem de kalkınma kuruluşları için devir-işlem maliyetlerinin azaltılması ve kalkınma etkisinin iyileştirilmesi için ahenkleştirme çalışmalarının devamının önceliğini koruduğu" görüşünde.

IMF ve Dünya Bankası kaynaklarının verdiği bilgiye göre, Kalkınma Komitesi'nin bugünkü toplantısında, ticaretin, kalkınma, yoksulluğun azaltılması ve sürdürülebilir büyümeye katkıda bulunacak şekilde teşvikinde Dünya Bankası'nın rolü de ele alınacak.

Toplantıda, uluslararası mali sistemin bütünlüğünü korumada Dünya Bankası ve IMF'nin rolü konusunda da görüş alışverişinde bulunulacak. IMF'nin politika belirleyici Uluslararası Para ve Maliye Komitesi Başkanı olan İngiltere Hazine Bakanı Gordon Brown, basın toplantısındaki açıklamasın da, dünya liderlerinin, "borç indirimi, yoksulluğun azaltılması ve sürdürülebilir kalkınma erdemli döngüsünü yaratmaya söz verdiklerini bildirdi.

Kalkınmakta olan ülkelerin içinde bulunduğu duruma "borç, yoksulluk ve istikrarsız ekonomi, dengesiz, eşitsiz kalkınma döngüsü" deniliyor.

Ağır Dış Borç Yüklü Yoksul Ülkeler Girişimi (HIPC) çerçevesinde, Dünya Bankası ve IMF, en yoksul 22 ülkenin dış borç anapara ve faiz geri ödemelerinin 34 milyar dolar azaltılması hedefleniyor. Alacaklı ülkelerin de, bu girişime katılımıyla, yoksulların borçlarındaki azalışın 53 milyar dolara çıkarılması mümkün.

Brown, HIPC girişiminin 22 ülkeden sonra, halen borç indirimi programı kapsamının dışındaki "çatışma ülkeleri" denilen diğer 11 ülkeye de yayılacağını bildirdi. Brown, bu ülkelerde dış borç ödeme harcamalarının sağlık harcamalarını aştığına dikkat çekti.

IMF ve Dünya Bankası komitelerince yayınlanan bildirgede de, dış borçlarda sürdürülebilirliğin, eğitim ve sağlık hizmetlerinde yetersizlik, zayıflık gibi yoksulluğun altındaki sorunların çözümü halinde mümkün olabileceği belirtildi.

Dünya Bankası ve IMF, Dünya Sağlık Teşkilatı (WHO) ve Birleşmiş Milletler'in de katılacağı çalışmalar yapacak, bu amaçla en az 1 milyar dolarlık fon oluşturulacak. Bu fondan yapılacak harcamalarda verem ve sıtma hastalıklarıyla mücadeleye ağırlık verilecek.

Dünya Bankası'nın 2001 Dünya Kalkınma Göstergeler raporuna göre, acil önlem alınmadığı takdirde, Afrika başta olmak üzere, birçok kalkınmakta olan ülkede yoksulların sayısının yarıya indirilmesi hedefine ulaşılamayacak.

Banka'ya göre, Doğu Asya'da belki bu hedefe ulaşılabilir, ancak, diğer ülkelerde uluslararası işbirliği olmaksızın bu hedefe ulaşılamayacak.

Dünya Bankası verilerine göre, 1990-98 döneminde aşırı fakir insanların sayısı yaklaşık 100 milyon azaldı, ancak, bu iyileşme esasen Doğu Asya'da ekonomik büyüme sayesinde kaydedildi. Sahra'nın altındaki Afrika ülkeleri ise okullaşma, bebek ve çocuk ile anne ölümleri gibi birçok alanda geride kaldı. Dünyada HIV/AIDS hastalarının yüzde 70'i de bu bölgede yaşıyor.

Gelişmiş ülkelerden sadece Danimarka, Hollanda, Norveç ve İsveç gayrisafi yurtiçi hasılalarının binde 7'sini dış yardıma aktarıp, bu alandaki hedefi tutturabildi.